Medyacity Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kurt, Katar'ın tedarikçileri arasındaki Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan'ın devreden çıktığını belirterek, "Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın boşaltacağı yerde yıllık 5 milyar dolarlık ihracat hacmini doldurabiliriz. Bu da Türkiye ile Katar arasındaki ihracatın çok kısa zamanda 10 katına çıkması demek." dedi.
Kurt, Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır'ın Katar'a karşı uyguladığı diplomatik ve lojistik ambargoya, Katar'daki iş fırsatlarına ve Türkiye ile Katar arasındaki ihracat hacmine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Katar'ın dünyanın birinci sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatçısı konumunda bulunduğunu aktaran Kurt, "Dünyanın bir numarası. Bu da ister istemez ülkeye büyük bir zenginlik katıyor. Ülkede 260 bin Katarlı var. Diğer kesimler ise işçi sınıfı. Dolayısıyla nüfusu da çok az." diye konuştu.
Kurt, nisan ayında gerçekleştirdikleri Expo Turkey by Qatar Fuarı'nda şirketlerden elde edilen bilgiye göre, gayrimenkul sektörünün 100 milyon liranın üzerinde satış gerçekleştirdiğini aktararak, "Sanayi birleşmeleri de oldu. Şehircilik bakanı 5 şirketten bakanlığıyla ilgili sipariş verdi. Mobilya sektörümüzün yoğun katılımı vardı. Fuarda sergilenen tüm mobilyalar satıldı ve yüksek siparişler alındı." bilgisini verdi.
Bugün Türkiye için ekonomik ve iktisadi çıktı açısından çok daha güçlü bir Katar bulunduğunu dile getiren Kurt, şunları kaydetti:
"Son dönemde gerek Türk Hava Yolları gerek Qatar Airways kargo uçaklarıyla ülkeye yüksek düzeyde gıda sevkiyatı yapıldı. Katar ile Türkiye arasındaki ihracat 400 milyon dolar seviyelerinde kalıyordu. Artık iki ülke arasındaki ihracatın bu yılın sonuna kadar 1 milyar doları göreceğini düşünüyorum. Çünkü Katar'ın sınır bağlantısı yok. Ülkeye giriş gemi ve hava yolu ile olmak zorunda. Dolayısıyla dost ve güven duydukları ülkelerden mal tedarik ediyorlar. Bu anlamda birinci sırada Türkiye geliyor. Hatta Katar Ekonomi Bakanlığı, 'Türk ürünleri nelerdir, nasıl kullanılır, nereden tedarik edebilirsiniz' mesajları yayınlıyor. Bu gelinen iyi bir nokta. Katar her sene 100 milyar dolar bandında yurt dışı yatırımı gerçekleştiriyor. Biz bundan yıllık 1-1,5 milyar dolar çekebiliyorduk. Katar'ın Türkiye'deki yatırımlarının da artacağını tahmin ediyoruz. Piyasa, şu andan itibaren Katarlı bireyin Türkiye'deki doğrudan yatırımlarının arttığını çok net görecek ve çok köşeli şekilde artacak yani 1 lirayken 3 lira değil, 1 lirayken 5-10 liralık yatırım yapacaklar."
Kurt, Katar'ın hem dış ticaret hem de ülkeye doğrudan yatırım için Türkiye'nin bir numaralı partneri olduğunun altını çizerek, "Bunu iş dünyasının çok iyi değerlendirmesi lazım. Onlarla birlikte ortak sürdürülebilir platformlar oluşturmaları lazım. Katar ayrıca sanayi alanında kendi ürününü, kendi sanayisini ve kendi üretimini oluşturmayı planlıyor. Bunun için Türkiye yine büyük bir fırsat. Çünkü üretim know-how'ı var. Hem burada hem de Katar'da üretim anlamında çok iyi fırsatlar var. Onların finansal ve coğrafi avantajları var. Vergi yok. İşçi maliyetleri de nispeten buraya göre daha ucuz." yorumunu yaptı.
"Expo Turkey by Qatar'ın gelecek yıl önemi daha çok artacak"
Medyacity Yönetim Kurulu Başkanı Kurt, Expo Turkey by Qatar Fuarı'nın ikincisini 18-20 Ocak'ta yapacakları bilgisini vererek, "Bu yılki fuarımızda iş hacminde 2 kat büyüme bekliyoruz. Türkiye'den 200'e yakın firmayı seneye fuara götürmeyi hedefliyoruz. Bu sene 154 firma katılmıştı. Gıda firmaları ve makine sektöründen yoğun talep var. Gayrimenkul de Katar ekonomisi için satılabilir ve kolay bir ürün. Expo Turkey by Qatar'ın gelecek yıl önemi daha çok artacak." şeklinde konuştu.
Özellikle gayrimenkul, sanayi ve gıda sektörlerinde oldukça talep bulunduğuna dikkati çeken Kurt, şunları aktardı:
"Katar oldukça güvenli bir ülke. 100 görüşmemizin 3'ünde 4'ünde 'Şu an Katar'a gitmek için doğru zaman mı?' sorusunu alıyoruz. Katar savaş bölgesi değil, güvenliği üst düzeyde bir ülke. Ayrıca, artık Türk ordusu da orada. Güvenlik açısından sorun yok, ticaret açısından da eskisinden çok daha pozitif süreç yaşandığını söyleyebilirim. Artık Katar'da işlerimizi daha hızlı ilerletiyoruz. Bu açıdan Türk firmaları tedirgin olmadan Katar'a gidip ticaret hacimlerini artırmalılar. Biz bu meseleyi sadece ticari çıktı olarak da görmüyoruz. Türkiye'nin uzun soluklu dostluklara ihtiyacı var. Katar da Türkiye'nin kötü gün dostu olduğunu birçok seferde gösterdi. En son 15 Temmuz'da da gösterdi. Şu an Katar'ın zor bir dönemi. Biz de Katar'a olabildiği kadar destek olabilmeliyiz, oluyoruz da. Tek seferlik satışlar yerine Türk iş adamının kalıcı iş birliklerine gitmesi lazım."
Kurt, dış ticaret anlamında daha önce Katar'ın tedarikçileri arasında bir numarada Japonya, iki numarada ABD, sonrasında ise Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın geldiğine işaret ederek, "Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın Katar'ın temel tedarikçileri olarak devreden çıktı. Bu nedenle bu sırayı dolduracak ülke lazım. En yakın ve en güçlü ülke ise Türkiye. Burada 4-5 milyar dolarlık bir pasta var. Sadece Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın boşaltacağı yerde yıllık 5 milyar dolarlık ihracat hacmini doldurabiliriz. Bu da Türkiye ile Katar arasındaki ihracatın çok kısa zamanda 10 katına çıkması demek." değerlendirmesinde bulundu.