Türkiye cam sektörü, ülkemizdeki mimarlar ile 150 ülke mimarlarının ihtiyaçlarını karşılamaktadır.
Gayrimenkul sektörünün önemli yan sanayilerinden mimarı cam segmentini Trakya Grup Cam Üretim Mühendisi Alihan Taşdemir’in değerlendirmeleri ile inceleme fırsatı buldum.
Alihan Taşdemir; 1969 yılında perakende cam satışı ile sektöre adım atan ve babadan oğula geçen bu mesleğin genç jenerasyon üyelerinden.
Trakya Grup Cam, 27 yılı aşkın mimari cam işleme tesisi olarak ülkemize ve yurt dışında 3 kıtaya yayılmış olan ağıyla hizmet veriyor.
Tarihsel gelişiminde Cam; sadece iç mekân ile dış mekânı ayıran bir yapı malzemesi olmaktan çıkmış, bugün geldiği noktada; Enerji tasarrufu (ısı yalıtımı+güneş kontrolü), emniyet ve güvenlik, gürültü kontrolü, dekorasyon gibi çok önemli fonksiyonları da sağlayabilen en önemli yapı malzemelerinden biri olmuştur.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Enerji tasarrufu planı ile Türkiye ve İstanbul gündemine taşıdığı, enerji tasarrufunda mimari cam kullanımı büyük önem taşımaktadır.
Tek cam’dan, çift cam’a ve üç cam yolculuğunda; Isı yalıtımında tekcam yerine standart çiftcam kullanılması ile ısı kayıpları yarı yarıya azalmaktadır.
Ancak camla daha etkin ısı yalıtımı ve dolayısıyla enerji tasarrufu sağlamak amacıyla cam teknolojisinde yapılan yoğun çalışmalar sonucu Low-E kaplamalı camlar geliştirilmiştir.
Bu tür camların kullanılması ile iç mekandaki sıcaklığın pencerelerden dışarı kaçışı engellenmekte ve daha iyi yalıtım sağlanmaktadır.
Günümüzün Cam teknolojisi, Pencere önlerinde kışın soğuk bölge oluşumunu engellerken, İç mekanda bulunan radyatör, soba, halı v.b. cisimlerden ışınım (radyasyon) ile yayılan ısıyı tekrar içeriye yansıtarak bina içinden dışarıya olan ısı kaybını azaltmaktadır.
Türk cam sektörü; ulaştığı ölçek, ihtisaslaşma derecesi ve rekabet gücü ile iş kolunda dünyanın en seçkin üretici ülkeleri arasında farklı sıralama kriterlerine göre üçüncülük ile yedincilik arasında yer almaktadır.
Cam, mimarlar tarafından 20. yüzyıl başlarında küçük pencerelerden alınıp modern bir yapı malzemesi olarak cephelerin bütününe taşınmıştır.
Günümüzde Yerden; Göğe kullanım alanları hızla artan cam sektörü, balkondan; duşa kabine, duvardan; merdivene, kapıdan; katlanır kapılara, rüzgarlıktan; pergolaya, dış cepheden; çatıya hızla tırmanıyor…
Enerji verimliliği sağlayan camlar, gün ışığı geçirgenliğini, iç ve dış yansımayı, rengi, güneş kontrolünü, ısı yalıtımını, binaların aydınlatma masraflarını azaltmaktadır.
Cam kullanım özellikleri; Bina içine güneş ısısı girişini sınırlayarak ve güneşin aşırı parlaklığını denetleyerek rahat bir çalışma ve yaşam ortamının oluşmasına imkan verirken, UV ışınlarının iç mekana girişini azaltarak eşyaların daha uzun süre doğal renklerini korumasını sağlamaktadır.
Bununla birlikte, gürültü kontrol camları, insan sağlığını tehdit eden gürültünün yaşanan mekana girişini azaltırken, cam özellikleri klima kullanılan ortamlarda soğutma enerjisi tüketiminin ve dolayısıyla soğutma giderlerinin azaltılmasını sağlamaktadır.
Statik hesaplarda taşıyıcı sisteme fazla yük bindirmeyen; yapı brüt kullanılabilir alanından yer çalmayan; dayanıklı ve kolay temizlenen cam, 20. yüzyılın sonunda diğer cephe elemanlarıyla ısı ve güneş kontrolü, gürültü kontrolü, emniyet ve güvenlik ölçütlerinde kıyaslanabilir bir konuma gelmiştir.
Türkiye cam sektörü, enerji tasarruflu, güvenli ve estetik ürünleriyle mimariye zenginlik katmaktadır.
Yapı mimarisinde önemi ve kullanım alanları her geçen gün artan cam sektörü geleceğin mimarisine imza atmaya devam edecek.
Bilge Özdemir
Marketing and Sales Solution Partner of Real Estate Projects