Türkiye’de “faizsiz bankacılık” gibi büyümesini hızla sürdüren ve satışlarını artıran “faizsiz konut” sektöründe faaliyet gösteren şirketlere regülasyon geleceğini söyleyen FuzulEv Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal, bu alanda faaliyet gösteren şirket sayısının 35’lere kadar yükseldiğini belirterek faizsiz konut ve otomobil finansmanı sisteminin yasal altyapısının şu ana kadar yürürlüğe girmediğini söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bünyesinde konu ile ilgili bir çalışma başlattığını kaydeden Akbal, Hükümetin bu konunun üzerinde titizlikle durduğuna dikkat çekerek “Yasal mevzuatın 2020 sonuna kadar hazır olacağını düşünüyoruz. Hükümetin yasal düzenlemesiyle sistem ve katılımcılar güvence altına alınacak.” şeklinde konuştu.
Otomobil veya konut alımına yönelik hizmet veren tasarrufa dayalı faizsiz finansman sisteminin, özellikle faiz hassasiyeti bulunan ya da banka kredisindeki ek faiz maliyetini yüklenmek istemeyen kesimler tarafından ilgi gördüğünün altını çizen Akbal, sistemin Türkiye’deki toplam konut satışlarından aldığı payın yüzde 15’e yaklaştığını belirterek “Yıl sonuna kadar yapılacak regülasyon sayesinde sistemin yasal güvenceye kavuşmasının da olumlu etkisiyle bu payın ikiye katlanacağını öngörüyoruz.” diye konuştu.
Son yıllarda sektördeki firma sayısı ve satışlardaki artışın bazı riskleri de beraberinde getirdiğini dile getiren Akbal; hem bu alanda faaliyet gösteren firmalar için sermaye şartı aranmamasının hem de sisteme dahil olan katılımcıların bu firmalara yaptıkları ödemelerin devlet güvencesinde olmamasının sisteme ilişkin önemli riskler oluşturduğunu söyledi.
Sistem dahilindeki katılımcı sayısının 250 bin civarında olduğunun tahmin edildiğini aktaran Akbal; “Yasal düzenleme için sektör adına Ankara ile görüşmeleri Fuzulev olarak yürütüyoruz. Sistemde şu ana kadar bir sorun yaşanmamış olmasının sistemin risk içermediği anlamına gelmediğini kamu otoriteleriyle paylaşıyoruz. Çünkü bu aslında bir ekonomik model. Ama daha önce çok ciddi rakamlar oluşmadığı için hükümetin dikkati bu noktaya çekilmedi, herhangi bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç görülmedi. Ama geldiğimiz nokta itibarıyla son 4-5 yıldır sektörde ciddi anlamda birçok firma çıkmaya başladı. Artık hükümetin dikkatini de çekmeye başladı. Kesinlikle bu sisteme bir regülasyon gelmesi lazım.” diyerek açıklamalarına devam etti.
Bankacılık lisansı için çok ciddi sermaye şartının istendiğini anımsatan Akbal, şu açıklamalarda bulundu:
“Bizim sektördeki firmalar için de benzer bir şart olacak. Tabi banka kurmak için sadece sermaye yeterliliğiniz değil; tecrübeniz, ticari anlamda geçmiş dönemde yaşanmış herhangi bir olumsuzluğunuz olmaması önemli. Bütün bu unsurlar toplandığında bizim de karşımıza ciddi bir regülasyon çıkacak. Regülasyonla birlikte işlemler garanti kapsamına gireceği için talebin de önemli ölçüde artacak.”
Faizsiz finansman sisteminde konut bedelinin tamamı için finansman sağlanabildiğini kaydeden Eyüp Akbal, bu durumun özellikle dar gelirli ve birikimi olmayan kesim için sistemi cazip kıldığını vurguladı.
Özellikle dar ve ortanın altı gelire sahip olanların tasarrufuna talip olduklarını ifade eden Akbal, “Banka kredisinin getirdiği faiz yüküyle konuta toplam ödenen rakam ciddi şekilde artıyor. Kredi aldığınızda 2 kat maliyet oluşabiliyor. Tasarrufa dayalı faizsiz finans sisteminde ise paranın herhangi bir maliyeti olmuyor. Sistem herhangi ek bir mali yük içermediği için vatandaş rahatlıkla evine ve arabasına sahip olabiliyor. Sadece biraz sabretmek gerekiyor.” diyerek sözlerini tamamladı.