Ankara Üniversitesi Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Bölümünce düzenlenen “3. Uluslararası Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Konferansı”na katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türk gayrimenkul sektörünün büyük bir başarı örneği gösterdiğini, büyüme ivmesini artırdığını ve yoluna kararlı adımlarla devam ettiğini belirterek, “Tüm dünyada sosyal devlet anlayışı bu dönemde rafa kalkmıştır. Biz tüm sektörlerimize destek olduk, olmaya da devam edeceğiz. Bu sıkıntılı sürece rağmen; ülke olarak inşaat sektöründe dünyada 2. sıradayız” dedi.
Konferansta yaptığı konuşmasında Türkiye Mekansal Strateji Planı’na ilişkin de bilgiler veren Kurum, şunları söyledi:
“İnsanımızın hayat kalitesinin artmasını ve istihdamın güçlendirilmesini sağlayacağız. Doğru yatırımların doğru yerde kullanılmasını sağlayacağız. Kent içi raylı sistemler, bisiklet yolları, yeşillendirilmiş ve güvenliği sağlanmış yürüme ağlarının kurulması gibi uygulamalar ile bireylerin kent içi hareketliliğini de artıracağız. Gelecek 10 yıl içinde şehirlerimizin tamamının yapısal dönüşümünü tamamlayacağız. Mart ayında da Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleri ve siz değerli hocalarımızla birlikte Türkiye Mekansal Strateji Planımızın Tanıtım Toplantısını gerçekleştireceğiz.”
Açıklamalarında sürdürülebilir kriterlere uymayan gayrimenkullerin değer kaybı yaşamasının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Kurum, “Rekabette geri kalma, müşteri bulma sıkıntısı, finansmana erişme sorunu, karbon vergisi ödeme ve faaliyetlerinin durdurulması gibi risklerle karşı karşıya kalacak” diyerek sözlerine devam etti..
Gayrimenkul sektörü için sosyal sorunları hesaba katmanın bir esas olduğunu belirten Bakan Kurum, “Çevreyi merkeze alan, sosyal boyutu önceleyen, yönetişimi, yani birlikte karar almayı esas alan gayrimenkul tedarikçilerinin gittikçe öne çıkacağına ve farkı açacağına inanıyorum” diye konuştu.
Sürdürülebilir kriterlere uymayan gayrimenkullerin değer kaybı yaşamasının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Kurum, “Rekabette geri kalma, müşteri bulma sıkıntısı, finansmana erişme sorunu, karbon vergisi ödeme ve faaliyetlerinin durdurulması gibi risklerle karşı karşıya kalacak” açıklamasını yaptı.
Kurum, gayrimenkul sektörü için sosyal sorunları hesaba katmanın bir esas olduğunu belirterek, “Çevreyi merkeze alan, sosyal boyutu önceleyen, yönetişimi, yani birlikte karar almayı esas alan gayrimenkul tedarikçilerinin gittikçe öne çıkacağına ve farkı açacağına inanıyorum” diye konuştu.
