İlk etabı 17 nisanda açılan İstanbul Finans Merkezi’nde ilk ekonomi zirvesi gerçekleştirildi..
Turkuaz Medya tarafından düzenlenen ‘’İstanbul Finans Merkezi Zirvesi’’ne Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof Dr. Göksel Aşan, SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül, BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, İstanbul Finans Merkezi Genel Müdürü Ahmet İhsan Erdem, İFM’de yer alan kamu banklarının genel müdürleri ile finans ve ekonomi dünyasından önemli isimler katıldı.
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Hazine ve Maliye Bakanı Doç. Dr. Nureddin Nebati Finans Merkezi’nin İstanbul ve Türkiye’ye büyük güç katacağını söyledi:
“Küresel finansın ağırlık merkezi giderek daha belirgin şekilde Batı’dan Doğu’ya doğru kayarken, bizler de 10 yıllık bir gayret sonrasında İstanbul Finans Merkezi’ni ülkemize kazandırdık. Tarihi olarak doğu ve batı arasında bir köprü görevi üstlenen İstanbul, günümüzde finansal piyasalar arasında da aynı bağı kurma potansiyeline sahip olan göz bebeğimiz, kadim şehrimizdir. Bu Merkez, Türkiye’yi, önce bölgesel ve sonrasında da küresel bir finans merkezi haline getirmek hedefiyle milletimize kazandırdığımız güçlü bir potansiyeldir. Bizler, finansal piyasalarımız ve reel sektör arasındaki ilişkinin sağlıklı ve güçlü olmasını ve finans sektörünün sağlam temeller üzerinde gelişmesini çok önemsiyoruz. Son 21 yıllık süreçte attığımız devrim niteliğindeki adımlar, ülkemizin gerek yasal altyapısıyla gerek denetim ve gözetim çerçevesiyle dünyada parmakla gösterilen bir finansal sisteme kavuşmasını sağlamıştır.”
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, Türk finans sektörünün son yıllarda yaşanan küresel şoklara rağmen aynı güvenle yoluna devam ettiğini söyledi:
“Küresel finansal krizde ve sonrasındaki şok dönemlerinde, birçok gelişmiş ekonomide finans sektörü ile reel sektör arasındaki bağın kopmuş olmasının tetiklediği sorunlara şahit olduk. Bizler, finansal piyasalarımız ve reel sektör arasındaki ilişkinin sağlıklı ve güçlü olmasını ve finans sektörünün sağlam temeller üzerinde gelişmesini çok önemsiyoruz. Bu doğrultuda gereken tüm çalışmaları kararlılıkla sürdürüyoruz. Son 21 yıllık süreçte attığımız devrim niteliğindeki adımlar, ülkemizin gerek yasal altyapısıyla gerek denetim ve gözetim çerçevesiyle dünyada parmakla gösterilen bir finansal sisteme kavuşmasını sağlamıştır. Hayata geçirdiğimiz yapısal reformlarla güçlenen finansal sektörümüz, son yıllarda karşılaştığımız küresel şoklar karşısında ekonomimizin en önemli direnç unsurlarından birisi olmuştur. Bugün, uluslararası standartlarda düzenleme ve denetleme alt yapısına sahip olan Türk bankacılık sektörü, hem aktif kalitesi hem de sermaye yeterliliği açısından sağlamlığını sürdürmeye, Basel kriterlerini karşılamaya devam ediyor.”
Zirvenin açılışında konuşan İstanbul Finans Merkezi Genel Müdürü Ahmet İhsan Erdem İFM’nin küresel bir finans merkezi haline geleceğini söyledi:
“Sahip olduğu coğrafi konum ile İstanbul, bölgesinde ve dünyada doğal bir merkezdir. Sadece birkaç saatlik uçuşla, trilyonlarca dolarlık pazar hacmi bulunan bir bölgeye İstanbul’dan ulaşmak mümkündür. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, ülkemizin son 20 yılda, ulaşımdan – altyapıya, enerjiden – finansa, turizmden -sağlığa, eğitimden -teknolojiye, sanayiden – ticarete kısacası her alanda yaşadığı büyük değişim ve dönüşüm, İstanbul’umuzun doğal merkez olma konumunu daha da perçinlemiştir. Bugün İstanbul küresel ekonominin kalbinin attığı uluslararası bir üretim, ticaret ve yönetim merkezi konumundadır. İnşallah İstanbul finans merkeziyle birlikte İstanbul’umuz finans sektöründe de bölgesel ve küresel bir merkez haline gelecektir.”
Ahmet İhsan Erdem İstanbul Finans Merkezi hakkında da zirveye katılanlara bilgi verdi:
“Bir bölgenin finans merkezi hüviyetini kazanabilmesi için çeşitli bileşenlerin bir araya gelmesi gerekmektedir. Bu bileşenlerden biri de günümüz ihtiyaçlarına cevap verecek modern fiziki şartların oluşturulmasıdır. İstanbul Finans Merkezi; 1,3 milyon metrekare ofis alanı, 100 bin metrekare ticari ve sosyal alan, 2.100 kişilik kongre merkezi, akademi ve araştırma merkezi ve 5 yıldızlı otel ile tüm bu ihtiyaçlara cevap verecek nitelikte tasarlanmıştır. Dünyanın en gelişmiş teknolojileriyle donatılan, enerji verimliliği ve sürdürülebilirliği ön planda tutan tüm bu fiziki tesis yapısının yanı sıra tasarlandığı ilk günden itibaren İFM’nin bir gayrimenkul projesi olmanın çok daha ötesinde bir amaca hizmet etmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda, Yüce Meclisimizin takdiri ve Cumhurbaşkanımızın onayıyla İFM Kanunu 2022 yılının haziran ayında yürürlüğe girmiştir. Ülkemizin uluslararası finansal rekabet gücünü artırmayı hedefleyen İFM kanunu, merkezimizde yer alacak katılımcılara çeşitli teşvikler ve operasyonel kolaylıklar sunmaktadır.”
Erdem, düzenlemeyle birlikte İstanbul Finans Merkezi’nin yakın gelecekte küresel alanda ön plana çıkacağını ifade etti:
“Yerli ve uluslararası şirketler ile yatırımcılara çeşitli iş ve yatırım fırsatları sunacak olan İstanbul Finans Merkezi, Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ve finansal piyasaların gelişimine önemli katkılar sağlayacaktır. İFM bünyesinde, finans alanında faaliyet gösteren tüm kamu ve özel sektör paydaşları ile sektörü destekleyecek danışmanlık ve finansal teknoloji şirketleri gibi geniş yelpazedeki kurum ve kuruluşlar tek bir çatı altında birleşecek, böylelikle çok boyutlu bir finansal hizmetler ekosistemi oluşacaktır. Ayrıca, stratejik sektörlere yönelik başta diğer finans merkezleri olmak üzere uluslararası kurumlar ve ülkelerle yapılacak iş birlikleri, önümüzdeki dönem İstanbul Finans Merkezi’ni küresel alanda ön plana çıkaracaktır.”
Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan ise zirvede yaptığı kıonuşmada, “Doğu ile Batı arasındaki çekişmenin nereye gideceğini de önceden kestirip ona göre pozisyon alabilirsek, coğrafi konum itibarıyla Türkiye’nin önünde çok büyük bir potansiyel var” dedi. Aşan, Doğu ile Batı arasındaki çekişmenin iyice su üzerine çıktığını belirterek, dünya ticaretinin çok büyük bir kısmının Doğu ile Batı arasında yapılıyor olsa da bunun istikrarlı bir şekilde devam etmeyebileceğini söyledi.
Bu büyük çekişmenin ticaret ve üretim alanında başladığını ve artık çok belirgin hale geldiğine dikkati çeken Aşan, “Doğu ile Batı’nın çekişmesinde henüz o kadar belirginleşmediği alan finans ve parasal taraftı. Son 1-2 yıldır, savaş da bunu hızlandırmış olabilir, görüyoruz ki artık finansal tarafta da çekişme hızlanacak. Bu durum üretimdeki kayma kadar basit ve hızlı olmayabilir ama birtakım gelişmeler olacağı açık” diye konuştu.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül ise açılış konuşmasında finans merkezlerinin ülkelere pek çok avantaj sağladığını belirterek, “İstanbul’un kısa vadede bölgesel, orta ve uzun vadede küresel finans merkezi olmasıyla Türkiye’ye farklı ülkelerden global şirketler gelecektir. İFM ile sermaye piyasamız, dünya klasmanında önemli bir yere sahip olacaktır. Böylece İFM’de oluşturulacak sinerji, toplumun tüm kesimlerine pozitif yansıyacaktır” dedi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben de İstanbul Finans Merkezi’nde düzenlenen ilk etkinlikte konuşmacı olmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti ifade ederek, İstanbul Finans Merkezi’nin, Türkiye’nin finansal ve ekonomik bir güç haline gelme sürecinde önemli bir adım olduğunu söyledi.