Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün son projesiyle başlayan, "İnönü Stadı'nın yıkılıp, yerine yenisi yapılsın mı, yapılmasın mı?" tartışmalarında sona adım adım yaklaşılırken, Beşiktaş'ın bozulan siluet ve tarihi dokusuyla ilgili tarışmalarınında odağını, yine bu stat oluşturuyor.
İnönü Stadı'nın yapımını 1939 yılında dönemin İstanbul Valisi Lütfü Kırdar'm onaylamasıyla başlayan Beşiktaş'taki bozulma tartışmalan, Menderes'in İmar Planı'yla 1958 yılında Mimar Sinan'ın eserlerine kadar sıçradı. Sultan Abdülaziz'in yaptırmaya başladığı Aziziye Camisi'nin temelleri üzerinde yükselen Swiss Otel ve Süzer Plaza ya da bilinen adıyla Gökkafes'le de doruğa ulaştı.
En temiz semt
İkinci Abdülhamid döneminde İstanbul'un en güvenli, sakin, sokakları düzgün ve yine en temiz semti, Beşiktaş'tı. Kabadayı ve serseriler, adımlarını atmadan önce iki kere düşünmek zorunda kalırdı. Kalabalık nüfusuna rağmen, İstanbul'un en seçkin ailelerini de bünyesinde topluyordu.
1939 yılma gelindiğinde ise İtalya'dan davet edilen mimar Paolo Vietti Violi, iki Türk mimarla birlikte, bugün tartışmalara yol açan İnönü Stadı'nın projesini hazırladı. Stad için Dolmabahçe Sarayı'nın eski has ahırlarının bulunduğu yer seçildi. Vali Lütfü Kırdar'm onayıyla stadın temeli, atıldı. Ancak, İkinci Dünya Savaşı'yla birlikte inşaata ara verilmek zorunda kaimdi. 1943 yılında inşaata yeniden başlanmasıyla birlikte, hasahırlar ortadan kaldın-lıp, Osmanlı'nın ilk tiyatrosu olan Saray Tiyatrosu ile Valide Camu'nin dış avlu duvarları çevre düzenlemelerine kurban gitti. 1947 yılında açılışı gerçekleşen stad, o dönemin parasıyla 5 milyon liraya mal oldu.Stadın yapılışı, yoğun tartışmaları da beraberinde getirdi. O dönem Beşiktaş'ın geleceğinden endişe duyanların başmda da Tarihçi Ord. Prof. Cavid Baysun geliyordu. Baysun, Dolmabahçe Stadı'nın yapımına yeniden başlanmasıyla birlikte, "Beşiktaş'ta imar yüzünden bir çok eserin gürültüye gittiğini gördükçe endişe duymamak mümkün değil" diye tepkisini ortaya koyuyordu.
Sinan'ın hamamı yıkıldı
O dönem, genişletilen sokaklar, eskilerinin yerinde yükselen binalar Beşiktaş'ın gerçekten de çehresini değiştiriyordu. Ancak, bu değişim, Beşiktaş Köprüsü gibi daha önce yok olup giden bir çok tarihi esere yenilerinin de ekleneceğinin habercisiydi.
Nitekim, 1958 yılında, "Menderes İmarı" diye adlandırılan imar planından, Mimar Sinan'ın 16'ncı asırda yaptığı Beşiktaş İskele Hamamı da nasibini aldı. Sinan Paşa Camisi ile beraber yapılan bu hamam, Akaretler'deki sıra evlerin yapımı aşamasmda doldurulan Beşiktaş Deresi'nin üstündeki taş köprünün hemen yanında bulunuyordu. Bu nedenle Beşiktaşlılar arasında köprü hamarm olarak da anılıyordu. İmar düzenlemeleri sırasında, bu nadir tarihi eserde yıkıldı.
Sultan Azizin Camisi
1980'li yıllarda iseSultan Abdülaziz'in yaptırmaya başladığı Aziziya Camisi'nin temelleri üzerinde Swiss Otel'in yükselmesi, yeni bir
tartışmayı da beraberinde getirdi. Sultan Abdulaziz'in Maçka sırtlarında yapımını başlattığı bu 4 minareli caminin mimarı da Sarkis Balyan'dı.Abdülaziz Sulatnahmet Camii kadar görkemli olmasını istediği ve 4 büyük fil ayağı üzerine oturan büyük kubbeli caminin giderleri için Akaretlerdeki sıra evleri yaptırdı.Ancak 1874'te büyük bloklar halindeki temel taşlan yerleştirilerek, yükselmeye başlayan caminin inşaat, Abdülaziz'in ölümüyle birlikte durdu. Camiden geriye kalan duvarlar ve fil ayakların temel taşları uzun sure kaldı .Bu da olduğu yerin Taşlık adını almasını sağladı. Daha sonra bu temeller üzerinde önce Taşlık Gazinosu, 19801i yıllarda ise Swissotel-Bosphorus yükseldi.
Süzer'in Gökkafes'i
Swissotel'in ardından Süzer Holding'e ait Süzer Plaza yada bilinen adıyla 'Gökkafes'le ilgili tanışmalar alevlendi.1983 yılında Süzer Grubu, Taşkışla binasını aşmamak kaydıyla, 24.5 metre ya da 8 kat yüksekliğinde inşaat izni aldı. O dönem araziyi sekiz ayrı kişiden 159 milyon lira karşılığında alan Süzer Holding, Belediye Başkanı Bedrettin Dalan döneminde, projenin inşaat yüksekliğini 134 metreye çıkarttı. 1988'de inşaat başladı. 1989 yılında Nurettin Sözen, 'Gökkafes'i mühürledi. Ancak mahkemeyi Süzer Grubu kazandı. Aynı yıl plan tadilatı yapılarak, inşaat izni yeniden 24.5 metreye çekildi.1994'te Belediye Başkam seçilen Tayyip Erdoğan'ın Gökkafes'in yıkımı için çabaları da sonuçsuz kaldı.
Hürriyet-Erkan Çelebi