Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformu, diri faylar veya fay segmentleri üzerinde paleosismoloji temelli çalışmalar yürütecek, çalışmalar neticesinde Türkiye Deprem Tehlike Haritası güncellenecek.
Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformu imza töreni gerçekleştirildi.
TÜBİTAK’ın paydaş kuruluşlarla ortaklaşa yürüttüğü deprem araştırmalarının açıklandığı törende, üniversite rektörleri ve araştırmacılar da yer aldı.
Platform, Türkiye diri faylarının paleosismolojik özelliklerini inceleyerek, bulundukları bölgeler için yerleşim alanlarını etkileyebilecek nitelikte deprem senaryolarını ortaya koymak amacıyla oluşturuldu.
Önceliği belirlenmiş diri faylarla fay segmentleri üzerinde paleosismoloji temelli çalışmaların yürütüleceği ve diri fayların geometrilerinin ortaya konulacağı platformla, tekrarlanma periyotlarının belirlenmesi, son yüzey kırılmasının tarihlendirilmesi, kayma hızı verisinin elde edilmesi, her bir depremdeki ortalama kayma miktarının ve çok segmentli kırılma senaryolarına bağlı olarak oluşabilecek tahmini en büyük deprem büyüklüğünün belirlenmesi hedefleniyor.
Proje sonucunda elde edilecek çıktılarla nüfus yoğunluğuna sahip bölgelerde, olası yıkıcı depremlere karşı yerleşim alanlarının uğrayacağı deprem zararları en aza indirilecek.
Kurumların veri tabanlarının geliştirilmesine katkı sağlayacak çalışma, AFAD tarafından oluşturulan “Türkiye Deprem Tehlike Haritası”nın güncellenmesinde kullanılabilecek önemli bir veri kaynağı olacak.
Elde edilen bilimsel ve teknik veriler Türkiye’de yatırım projelerinin ve yerleşim alanlarının planlanmasında organize sanayi bölgelerinin yer seçiminde, ulaşım ve enerji nakil hatları gibi altyapı projelerinde ilgili kurumlara önemli bir rehber olacak.
Platform kapsamında TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezinin (TÜBİTAK MAM) proje yöneticiliğinde, 14 üniversite ve MTA yürütücülüğünde, 19 üniversite ve 3 kamu kurumundan 100’den fazla bilim insanı ve araştırmacı katılımıyla, toplam 19 iş paketiyle 2 yıl boyunca çalışmalar gerçekleştirilecek. 150 kişilik araştırmacı ve bursiyer ekip tarafından yürütülecek proje kapsamında çok sayıda lisansüstü öğrenci yetiştirilecek.