Adana Ticaret Odası’nda (ATO) inşaat malzemesi tacirlerinin oluşturduğu 22. Meslek Komitesi Başkanı Ahmet Tekcan, deprem bölgesindeki inşaatlardan dolayı sektörün tam kapasite çalıştığını belirterek “Talep o kadar arttı ki artık alıcılar fiyata da markaya da bakmıyor, ‘yeter ki malımı gönder’ diyor” dedi.
İnşaat sektöründe, ülke ekonomisindeki durgunluğa bağlı bir durgunluk olduğunu ancak deprem bölgesindeki illerde tam tersi bir durum yaşandığını belirten Tekcan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu dönemde inşaatta ülke genelinde bir durgunluk var. Bunun ekonomideki genel durgunluk, krediye ulaşılamaması, konut kredilerinin faizinin yüksek olması, devletin ‘İlk Evim Kredisi’nin daha onaydan geçmemesi gibi nedenleri var. Kredi geçse bile, anne-babasının durumu iyi ise kendisi alamayacak, yani şartları çok zor. Sonuçta müteahhitlerin daire satamaması en büyük sorun.”
Deprem bölgesindeki inşaatlar sektörü ayakta tutuyor
Şu anda sektörü ayakta tutan tek konunun deprem bölgesine gönderilen malzemeler olduğunu vurgulayan Tekcan, “Deprem bölgesindeki ihtiyaçtan dolayı tam kapasite çalışıyoruz. Çimento ve alçı fabrikaları da tam kapasite çalışıyor. Hatta mal bulmakta zorlanıyoruz. Mesela bu zamana kadar Ankara’da hiç alçı almamıştım ancak deprem bölgesindeki talepten dolayı tedarikini yapmaktan zorlandığım için oradan getirdim ve ihtiyacı karşıladım. Biz tedarikçiyiz, müşterimizin istediği malı Adana’da bulamazsam başka yerden bulup getirmem gerekiyor” diye konuştu.
Ciro artışının bir nedeni enflasyon, diğer nedeni talebin fazla olması
Adana’nın deprem bölgesine en yakın tedarik merkezi olduğunun altını çizen Tekcan, “Depremden sonra talep çok arttı. Ben firma olarak geçen yıl yaptığım ciroyu bu yılın beşinci ayında tamamladım. Bu durum sektörün geneli için geçerli. Ciro artışının bir nedeni enflasyon ise bir diğer nedeni talebin fazla olması. Deprem sonrası ilk beş ay ‘sersemleme’ zamanıydı, insanlar ne olacağını bilmiyordu ama sonra işler hızlandı. Talep o kadar arttı ki artık alıcılar fiyata da markaya da bakmıyor, ‘yeter ki malımı gönder’ diyor. Sektör olarak altın çağımızı yaşıyoruz” yorumunu yaptı.
Depremin vurduğu illerde bu durumu fırsata çevirenler oluyor
Adana’da inşaat malzemesi çimento, kireç, alçı üretimi yapıldığını aktaran Tekcan, “İskenderun bölgesine yakın olmamız nedeniyle demir-çelik ürünleri de bu bölgede üretiliyor, buna yassı mamuller dahil” diye konuştu. Adana Ticaret Odası’na kayıtlı 500 civarında firmanın inşaat malzemesi tedarikçisi olduğunu söyleyen Tekcan, “Bizim burada karlılık açısından bir değişiklik yok ama depremin vurduğu illerde bu durumu fırsata çevirenler oluyor. Mesela Hatay’a çimento 130 liraya mal oluyor ama biliyorum ki orada 200 liraya satan var” iddiasında bulundu.
Çalışan bulmakta zorlanılıyor, maaşlar çok arttı
Ahmet Tekcan, şoför bulmakta zorlandıklarını açıklayarak, şöyle konuştu: “Kamyon şoförlerinin, kepçe operatörlerinin maaşları çok arttı, çünkü bulmak çok zorlaştı. Bir kamyon şoförü 25-30 bin lira maaş istiyor, ayrıca sefer başı 200 lira alıyor. Vermez isen gidiyor, versen diğer personele vermediğinde dengeler bozuluyor. Şoföre 25 bin verip de ona talimat veren üzerindeki memura 15 bin lira verip nasıl çalıştıracaksın? Mavi yakalının bu kadar değerli olduğu bir ortam görmedim. Adana’da belediyelerde kamyon şoförü kalmadı, hepsi özel sektöre geçti, çünkü belediye asgari ücret veriyor. Şantiyede amelenin yevmiyesi 1.500 lira. Onu kontrol eden mühendisin maaşı 20 bin lira. Dengeler alt-üst oldu.”
(Haber kaynağı: Eray Şen-Ekonomim)
