Uzun yıllardır markalar ve alışveriş merkezleri arasında çekişme konusu haline gelen kira artış oranı, cadde mağazalarında farklı bir boyuta taşındı. İstanbul’un yanı sıra Türkiye’nin en büyük tekstil merkezleri ve bazı cadde mağazalarında mal sahipleri, esnafın kapısına kilit vurma noktasına gelmesi nedeni ile harekete geçerek kirada indirime gitmeye başladı.
Laleli Sanayici ve İş insanları Derneği (LASİAD) Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, 7 bin işyerinin faaliyet gösterdiği bölgede işlerin geçen yıla göre yüzde 50’den fazla azaldığını belirterek “Piyasada uzun süredir bir durgunluk var. Geçen yıla oranla işler yüzde 40-50 düştü. Krizin etkilerini atmak için herkes üzerine düşeni yapmaya, elini taşın altına koymaya başladı. Kiralar yüzde 30’a kadar düşürülüyor. Yüzde 40 indirim yapan bile var. Aksi halde esnaf kapısına kilit vurmak zorunda kalacak. Mal sahipleri ‘indirim yapayım devam et’ diye teklifte bulunuyor. Kiracı ile mal sahibi el ele verdi” ifadelerini kullandı.
Merter’in dezavantajı Laleli’den göç edenler
Bir başka örnek de 10 bin işletmenin faaliyet gösterdiği Merter Bölgesi’nde yaşanıyor. MESİAD Başkanı Gürbüz Oruç, yılın ilk yarısında krizin etkilerinin ilk hissedildiği dönemde mülk sahipleri ile konuştuklarını belirterek, “Kiraları makul tutmalarını söyledik. Biz de birkaç han sahibi ile birlikte bu sene hiç zam yapmama kararı aldık. Kirada yüzde 40 indirim yapan da oldu. Tabi direnenler de var” dedi.
Merter’in bir dezavantajının Laleli’deki daralmadan dolayı esnafın bu bölgeye yönelmesi olduğunu vurgulayan Oruç şu bilgileri paylaştı: “Bizdeki durum Laleli ve Osmanbey’deki kadar vahim değil. Burada iş olduğu için buraya göç oluyor. Bu nedenle biz bu anlamda biraz dezavantajlıyız. Ama yine de bu sene zam yapmayacak olan var, yapsa da çok daha uygun seviyelerde kalacak. Bunları konuşuyoruz. Burada 9 bin 3002ü tekstil, yan sanayi ve konfeksiyon alanında olmak üzere 10 bin işletme var. Ancak tarihinde görülmediği kadar da kiralık ilanı görüyoruz. Emlakçılara eskiden iş düşmezdi, el altından verilirdi ve çıkan da daha büyük yere çıkardı. Şimdi emlakçıları arayan da yok. Birkaç çarşımızın direncini kıramıyoruz ama onun dışındakiler ile kira artışı konusunda hemfikiriz.”
“2025 muamma, önemli riskleri barındırıyor”
Sektör temsilcileri, sıkılaştırma politikasının devam edeceği 2025 yılının da zorlu geçeceğini ve kurumların ayakta kalma mücadelesi vermeye devam edeceklerini hatırlatıyorlar. Zincir Mağazalar Derneği Başkanı Serhan Tınaztepe “2025’te maliyet artışları ile birlikte başka bir dönemin kapısı aralanacak. Şu ana kadar enflasyonist sürecin ilk aşamasında bu maliyet artışlarını bir şekilde fiyatlarımıza yedirebiliyorduk. Artık yediremez hale geldik. Gelecek yıl kur böyle gittiği durumda çalışanlara yapılacak zam kira artışı derken ciro artışının olmadığı, giderlerin ise yüzde 50-60 arttığı bir döneme gireceğiz. Orası asıl muamma ve önemli riskleri barındırıyor” dedi.
Cironun düştüğü dönemlerde kiranın payı yükseliyor
Ortalamada cironun yüzde 10’una denk gelen kira gideri, cironun düştüğü dönemlerde çok daha yüksek oranlara çıkıyor. Bu da esnafın tamam mı devam mı noktasına gelmesine yol açıyor. Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu verilerine göre bu yıl ocak-kasım döneminde 80 bin 626 esnaf kapısına kilit vurdu. Piyasanın kabusu haline gelen konkordatolarda da korkutan rekor kasım ayında geldi. Geçen ay 152 dosya için konkordato geçici mühlet kararı verilirken, 11 ayda bin 504 konkordato başvurusu yapıldı. Böylece, bin 387 konkordato başvurusunun gerçekleştiği 2019 yılındaki zirve aşılmış oldu. En fazla konkordato ilan eden sektörlerde ise ilk sıraya tekstil oturdu.
Tüm ticari gayrimenkullerden aynı adımı bekliyoruz
Laleli gibi bölgelerde uzun zamandır sıkıntı yaşandığını ve Türkiye’nin artık pahalı bir ülke haline geldiğini savunan Birleşik Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, “Akıllı mal sahipleri indirime başladı. Yasal artış oranı 12 aylık ÜFE ama daha düşük olan TÜFE oranında artış yapanları duyuyoruz. Bu tarz örnekleri cadde mağazalarında çok görüyoruz. Çünkü aksi halde kiracı bulamayacaklar. Bu işin süreklilik, enflasyon ve yabancı boyutu var. İş devam etmeyecek. Yabancı pahalı olduğumuz için gelmiyor, gelen de az alıyor. Yerli daha çok indirim dönemlerini bekliyor. Onların da alım gücü düştü. Biz indirim yaparken diğer taraftan fahiş kira artışı talepleri ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu şekilde enflasyonu düşürmemiz mümkün değil. Bu işin sürdürülebilir olması için tüm ticari gayrimenkullerden indirim bekliyoruz. Daralmanın yeni yılda da devam edeceği düşünülürse bu noktada aklınıza gelebilecek tüm ticari alanlar ve cadde mağazalarında ve ofisler çok ciddi sorunlar yaşanacak” yorumunu yaptı.
(Haber kaynağı: Ekonomim.com – Yener Karadeniz’in “Kira indirimi tekstile can suyu oldu” başlıklı köşe yazısı)