Geçtiğimiz dönemlerde “İstanbul siluetini bozduğu” iddialarıyla gündeme gelen ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sahibiyle konuşmuyorum“ dediği OnaltıDokuz İstanbul projesinin bazı katları için yıkım kararı çıktı. Daha önce projenin uygulama imar planları ile yapı ruhsatını iptal eden İstanbul 4. İdare Mahkemesi bu kez tarihi siluete etki eden katların yıkılmasına karar verdi.
İki ayrı dava açılmıştı
Radikal gazetesinden Ömer Erbil’in haberine göre, İstanbul Zeytinburnu Kazlıçeşme’de 89 pafta 771 ada 12 parselde yapılan 3 gökdeleni Radikal, 14 Eylül 2011 günü ‘Tarihi siluete giren gökdelen’ haberiyle gündeme getirmişti. Ardından tüm kamuoyunda gökdelenlere nasıl izin verildiği tartışmaları yaşanmış ancak inşaatlar hızla yükselmişti. Gökdelenler için Bölge İdare mahkemesinde iki ayrı dava açıldı. Davalardan biri gökdelenlerin yapımına izin veren 1/5000 ile 1/1000 ölçekli nâzım imar planlarının iptaline, diğeri ise Avukat Cihat Gökdemir tarafından açılan ve inşaatın mühürlenerek durdurulması, silueti bozan kısmın yıkılmasıan yönelikti.
Astay Danıştay’a gitmişti
İlk dava ile ilgili İstanbul 4. İdare Mahkemesi bilirkişi tayin etmişti. Mimar İhsan Sarı, Doç. Dr. Darçın Akın, Prof. Dr. Can Binan, Doç. Dr. Mehmet Küçükmehmetoğlu ve Mimar Mehmet Kaya’dan oluşan bilirkişi 38 sayfalık raporda, ‘Daha önce 1 olan emsalin 2.5’e çıkarılarak İmar Yasası’na aykırı hareket edildiği; (inşaatın) Dünya Miras Alanı Tampon Bölgesi sınırı içinde yer aldığı; İstanbul kara surlarının silueti içinde kaldığı, (inşaatın) İstanbul’un tarihi siluetini olumsuz etkileyerek kamu yararı taşımadığı’ sonuçlarına varmıştı. Mahkemede bilirkişi raporuna uyarak; “Yapıların İstanbul’un Tarihi Yarımada bölgesi ve Türkiye ’nin korumayı taahhüt ettiği Dünya Mirası Alanı üzerinde olumsuz bir durum ortaya koyduğu, Dünya Miras Alanı koruma ilkeleri ve ulusal koruma ölçütleri ile uyuşmadığı anlaşıldığından dava konusu planların şehircilik ilkeleri, planlama esas ve teknikleri ile kamu yararına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır” diye karar verdi. Gökdelenlerin sahibi Astay İnşaat ise bu kararı temyiz için Danıştay’a gitmişti.
“Silueti doğrudan etkiiyor”
Ancak Avukat Cihat Gökdemir’in, koruma kurulunun 15.08.2011’de gökdelenlerin siluete olumsuz etki ettiği yönündeki kararının uygulanması, siluete etki eden kısımların yıkımı için İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nde açtığı dava ise devam ediyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi mahkemede inşaatın yürürlükte olan plana uygun olarak yapıldığını savunurken, Zeytinburnu Belediyesi yıkım talebinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürdü. Dosyayı inceleyen mahkeme önce davalıların usul yönünden yapılan itirazlarının hukuki zemini olmadığını ve davacının dava açma ehliyeti bulunduğu tespitini yaptı. Mahkeme yine, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde olan Tarihi Yarımada’ya dikkat çekerek, inşaatın sur tecrit bandı içinde kaldığını, İstanbul’un Tarihi Alanları Yönetim Alanı sınırı içinde olduğunu, İstanbul’un Marmara silueti kapsamında kaldığını, dünya miras alanı üzerinde olumsuz bir durum oluşturduğuna yönelik İstanbul 4. Numaralı Koruma Bölge Kurulu’nun 15.08.2011 tarihli kararda belirtildiği gibi Tarihi Yarımada siluetini doğrudan etkilediği vurgusu yaptı.
“Fazla katları yıkın”
Mahkeme kararında 09.05.2013 tarihli yapı ruhsatını ve imar planlarını iptal ettiği kararını da hatırlatarak şunları dile getirdi: “Yapıya ilişkin yapı ruhsatlarının ve dayanağı imar planlarının hukuka aykırı olduğunun yargı kararıyla ortaya konularak iptaline karar verilmiştir. Bu iptal hükmü ile söz konusu yapıların, hukuka uygun olarak tesis edilen bir takım işlemler silsilesini geçirmek suretiyle inşa edilmemiş olduğunun belirlenmesi hususu da göz önünde bulundurulduğundan 2863 sayılı kanunun 61. maddesinde öngörülen ‘Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler koruma kurullarının kararlarına uymak zorundadır’ hükmü karşısında İstanbul 4 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 15.08.2011 tarihli kararı doğrultusunda uyuşmazlığa konu yapıların yıkımı gerekirken aksi yönünde tesis edilen işlemlerde hukuka uygunluk bulunmamıştır.’’
Şimdi ne olacak?
Davalı şirket tarafından mahkemenin kararı temyiz edilebilir. Ancak idare mahkemesi kararları 30 gün içinde ilgili belediye tarafından uygulanmak zorunda. Yani İBB bir ay içinde yıkıma başlamak zorunda. Sadece davalı olan şirket Danıştay’dan yürütmeyi durdurma talebi isteyebilir. Eğer bu kararı çıkaramaz ise siluete etki eden katlar belediye tarafından yasa gereği yıkılmak zorunda. Daha önceki mahkeme kararında imar planları ve yapı ruhsatı iptal edildiğinden yıkım kararı yoktu. İBB, Astay İnşaat şirketine siluete etki eden 36 katlı gökdelenlerin 8 katının tıraşlanmasını daha önce teklif etmiş ancak şirket buna yanaşmamıştı. Siluete etki etmemesi için 85 metre yüksekliğindeki binaların 45 metreye düşürülmesi gerekiyor.