Uzun yıllardır inşaat ve sağlık sektöründe insan odaklı faaliyet gösteren ve Türkiyem TV ile ulusal basında yayın yapan Gözde Grup, İzmir’de kentin ihtiyacı olan projeler ve yatırımlar ile inşaat sektöründe çıtayı yükseltirken aynı zamanda uzun vadeli çözümler üretiyor.
İzmir’de gerçekleştirdiği projeler ile kent yaşamı kimliğine farklı bir değer katan; İnşaat ve sağlık sektörünün Malatya merkezli lider firması, Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kalı, Kentsel dönüşüm ile ilgili görüşlerini bizimle paylaştı.
“İnsan değişime ve gelişime açık oluşu nedeniyle kendini, çevresini en önemlisi de yaşam alanını sürekli olarak değiştirir. Değiştirmesi de gereklidir” diyen Kalı, “İnsana yatırım yapan bir şirketler topluluğuyuz ve stratejik yatırım alanlarımız bir toplumun en temel sorunlarına cevap veriyor, hizmet üretiyor: Sağlık ve Yapı. Her iki alanda da proje geliştirici olarak “yaşam alanları” inşa ediyoruz” dedi.
İşte Kalı’nın açıklamasının satırbaşları…
Türkiye’nin yorgun, plansız ve sağlıksız yapıları ulusal güvenlik sorunudur…
Özellikle bu hızlı değişim ve gelişim süreci yapı sektörüne girişimiz konusunda tetikleyici unsur olmuştur. Türkiye’nin yorgun, plansız, sağlıksız ve güvensiz olan yapılardan hızla kurtularak bu dönüşümü bir an önce tamamlaması artık neredeyse ulusal bir güvenlik konusu kadar önem kazanmıştır. Yakın geçmişte hiç beklenmedik bir anda ve toplam bir dakika için de İzmit’te daha sonra Van’da meydana gelen depremlerde bir şehir neredeyse yok olma seviyesine gelmiştir. Sadece bu depremlerden İzmit ve Van illerimiz değil, bölgenin en büyük şehirlerinden biri olması sebebiyle bütün bölge hatta ülkenin tamamı hem maddi hem manevi olarak etkilenmiştir. Şehir bir savaştan çıkmış gibi adeta yıkılmış, ölümler ve göçler meydana gelmiştir. İşte bu yüzden de sağlıklı ve planlı kentleşememe ulusal bütünlüğümüzü ve güvenliğimizi tehdit etmektedir. Düşünün ki; bu depremler İstanbul, Ankara, Bursa, Manisa veya İzmir’de meydana gelse ki bu durum kaçınılmaz bir gerçektir (bunun sadece zamanı bilinmemektedir) Türkiye çok ciddi yaralar alır ve tek tek toplanan kazanımlar toplu halde ve bir anda kaybedilir. Ülkemiz her anlamda inanılmaz derecede çok geriye sürüklenir. Nihayet, bu durum stratejik öneme sahip bir sorun olarak kabul edildi ve gerekli adımlar atılmaya başlandı.
İzmir Özeli
Türkiye’nin nüfusunun artıyor olması, deprem merkezlerinden biri olması, üretim yatırımlarının artması, iç göçün hala devam etmesi, eğitim politikaları vb nedenler ile inşaat sektörü yine uzun yıllar en önemli sektörlerden biri olmaya devam edecektir. Ayrıca İzmir bu konuda bize göre Türkiye’nin en önemli kentidir. Bunun nedenlerine baktığımız da karşımıza birçok unsur çıkar.
1. İzmir çarpık ve düzensiz yapılaşmada büyük kentler içinde neredeyse ilk sıradadır.
2. Şehir bir kolye gibi yerleşime sahiptir. Üzerine inşa edilemeyecek önemli bir deniz hacmi bulunmaktadır. Bu durum da şehrin yapıda sıkışması için önemli bir neden oluşturmaktadır.
3. Türkiye nüfus artışından daha hızla nüfusu artan bir şehirdir. (Anadolu’dan göç)
4. İzmir Üniversiteler şehri olma konusunda önemli adımlar atmıştır. Şu anda 8 üniversite bulunmaktadır ve bunun artması beklenmektedir. (Öğrenci göçü)
5. İzmirli değişime ve gelişime herkesten daha fazla açıktır, bu değişimi istemektedir ve güzel, iyi ve kaliteli yaşamayı her şehirden daha fazla hak etmektedir. Ve bu beklentisini her ortamda ortaya koymaktadır.
Bu nedenler İzmir’in kentsel dönüşümü konusunda ki ihtiyacını açıkça ortaya koymaktadır. Ama daha önemli olan yakın zamanda İzmir’in aldığı göçün şeklinin değişeceğini bu günden görememek oldukça önemli bir vizyon eksikliğini ortaya koymaktadır. İzmir – İstanbul otobanı tamamlandığında ulaşım süresi 3 – 3,5 saatlere kadar düşecek ve sadece kuzeyinde yaşayan 30 milyon insan artık daha kolay ulaşacaktır. Bunun sonucu olarak da daha yaşanabilir kent sıralamasında 1. sırada yer alması kaçınılmaz olacaktır. Eğer bu hızlı değişime kentsel dönüşümde paralel hızla eşlik ederse İzmir’e eğitim ve ekonomik göçün artması kaçınılmaz olacaktır. Bunu Türkiye’nin birçok büyük yapı grubu fark etmiş ve yatırım yapmış, yatırım yapmayı planlamış durumdadır. Ancak bu konunun ortaya koyabileceği sonuç çok fazla kamuoyunda bilinmemektedir. Bu açıdan baktığımızda önümüzdeki süreçte İzmir de konut fiyatları bugün bulunduğu seviyelerin bir hayli üstünde talep görecektir. Bugün yapılan yatırımların karlı yatırımlar olacağı yakın zamanda ortaya çıkacaktır.
Bu değişime yerel yönetimlerin, belediye başkanlarının, belediye meclislerinin bakışı ve tutumları, kararlı adımları önemli katkı sağlayacaktır. Bu adımların atılması İzmir’in İzmirlinin kazancı olacak ve bu kamuoyu tarafından takdir edilecektir. Bunun aksi bir durum ise yine İzmirli tarafından çok hızlı cevap bulacaktır.
Hizmetin Merkezi “İnsan”
Kentsel dönüşüm sadece binaların yapılanması olarak düşünülmemelidir. Kentsel dönüşüm eğitimden sağlığa pek çok alanı kapsamaktadır. Gözde Grubu olarak sağlık sektöründe insan odaklı çalışmalar yürütüyoruz. Her şeyin merkezinde “insan” olduğu yaklaşımını asla unutmuyoruz. Bu bakış açımızı yapı sektörüne taşıyarak sağlıklı yaşam alanları oluşturmayı hedefledik. Projelerimizin tamamına yakınını kentsel dönüşüm alanlarında başlattık ve oldukça başarılı sonuçlar aldık.
Gecekondular “Kentsel Dönüşüm” için Bir Avantaj
Biz aslında gecekonduların bu şehir için bir şans olduğunu fark ettik. Şehrin üzerine ince bir örtü gibi yayılmış durumdalar. Daha hantal büyük binalar olsaydı bunların renovasyonu daha da zor olacaktı. Bunları yıkıp, arsa haline getirmek oldukça kolay olmakta ve o ince örtüyü kaldırdığınızda gerçek kıymet ortaya çıkmaktadır. İzmir kentsel dönüşümü konuşuyor, çalışmalar başladı ve er ya da geç tamamlayacaktır. Herkesin konuştuğu konuyu Gözde Grubu olarak hayata geçirmeye devam ediyoruz. Amacımız, karanlığın içine bir mum yakarak, projelerimizin devam ettiği ve planlandığı bölgenin yaşanabilir, her türlü sosyal alt ve üst yapıya sahip yaşam merkezleri olması için son hızla gece gündüz çalışıyoruz.
milliyet