Bina güvenliği için hayati önem taşıyan su yalıtımında yaşanan sorunlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İZODER’in işbirliği ile gerçekleştirilen ‘Su Yalıtımı Konferansı’nda masaya yatırıldı. BİTÜDER’in destek sponsoru olduğu konferansın konusu, binalarda su yalıtımının mevcut durumu, bu alandaki yönetmelik ihtiyacı ve haksız rekabet gerçeğiydi…
Su yalıtımının, korozyonu önleyerek depreme dayanıklı binalar oluşturmak için olmazsa olmaz bir unsur olduğu tartışılmaz bir gerçek. Su yalıtımı yapılmayan binalar 10 yılda çürüyerek taşıma kapasitesini kaybediyor. Bu gerçekten hareketle, sektör paydaşları konferansta ülkemizde yapı güvenliği için büyük önem taşıyan su yalıtımı mevzuatının hazırlanması, bu çalışmada ilgili kurumların işbirliği yapması konularında fikir birliğine vardı.
Konferansın ilk oturumunda konuşan Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Karahan, su yalıtımının öneminin anlaşılmasıyla birlikte her geçen gün büyüyen sektörün haksız rekabet tehdidi ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Karahan, bina güvenliğini doğrudan etkileyen bu durumun sadece sektörü değil tüm toplumu ilgilendiren bir sorun olduğunu vurguladı.
Su yalıtım sektörünün karşı karşıya olduğu haksız rekabetin ana sebepleri; Merdivenaltı ürün, yanlış malzeme seçimi, uygulama hataları ve denetimsizlik olarak özetlenebilir. Bu dört ana başlık aslında sektörü olduğu kadar bina güvenliğimizi de tehdit ediyor. Burhan Karahan, bunlardan birinin bile eksik olması durumunda, su yalıtımı için harcanan paranın da zamanın da boşa gideceğini açıkladı. Karahan, Sektörde yaşanan haksız rekabetle mücadele edilebilmesi için Türkiye’nin acilen bir Su Yalıtım Yönetmeliği’ne ihtiyacı olduğunu vurgulayarak “Merdivenaltı üretilen standart dışı, etiket beyanına uygun olmayan malzemelerle yapılan su yalıtımı uygulamaları, binaların su yalıtımı ihtiyacını karşılayamaz” dedi.
Doğru detayda doğru malzeme seçimi şart!
BİTÜDER Başkanı Burhan Karahan, yanlış malzeme seçiminin su yalıtımında vahim hatalara yol açtığı konusunda da uyarılarda bulundu ve şunları söyledi: “Temel ve çatı için üretilen su yalıtım örtüleri farklı özelliklere sahiptir. Bilinç eksikliğinden dolayı birçok projede temel su yalıtımında aslında çatılar için geliştirilmiş ürünler kullanılıyor. Bu da ne yazık ki kötü sonuçlara yol açıyor. Su yalıtımı uygulaması teknik bilgi gerektiren bir konudur ve ancak yeterlilik belgesine sahip ustalarca yapılan su yalıtımı istenilen sonucu verir. En iyi malzeme bile yanlış ellerde olumsuz sonuçlar doğurur.”
Denetim ayağında bağımsız laboratuvarların önemi büyük!
Su yalıtımında haksız rekabetin önüne geçilmesi için gerek ürünün gerekse uygulamanın çok iyi denetlenmesi gerekiyor. CE kriterlerine göre su yalıtım uygulamasında kullanılan ürünlerin performansı firma beyanları ile belirleniyor. Burhan Karahan, “Ürünlerin etiket beyan değerlerinin mutlaka bağımsız laboratuvarlarca kontrol edilmesi gerekiyor. Bu denetim ancak kamu otoritesince ele alınırsa sağlıklı olur’’ dedi.
Maalesef piyasada birçok malzeme hiçbir kurala uyulmadan uygulanıyor. Haksız Rekabetin ana sebebinin standart dışı ürünler ve yanlış uygulamalar olduğunu vurgulayan Karahan, haksız rekabetin önüne geçmemizi sağlayacak Su Yalıtım Yönetmeliği’nin mevzuat hazırlığında BİTÜDER olarak Bakanlık yetkilileri ve ilgili tüm kurum temsilcileri ile birlikte çalışmaya hazır olduklarını dile getirdi.
