TSKB Gayrimenkul Değerleme, Dünya gayrimenkul piyasasının en önemli buluşmalarından birisi olan Mipim 2015’e bu yıl da katıldı. Geçtiğimiz hafta Cannes'da düzenlenen Mipim 2015'te, TSKB Gayrimenkul Değerleme'nin standı yakın ilgiyle ziyaretçilerle buluştu.
Rusya ve Suudi Arabistan’ın yer almadığı Mipim 2015, Türk katılımcıların ön plana çıktığı bir platform haline geldi. 2013 ve 2014 yıllarında üst üste iki yıl ‘Onur Ülkesi’ seçilerek pek çok etkinliğe imza atan Türkiye, bu yıl da Fuar’daki etkinliğini sürdürdü.
Mipim 2015'te, Türkiye gayrimenkul piyasası açısından en çok konuşulan konular; Türkiye'nin yakın dönemde içinde barındırdığı fırsatlar, Avrupa Merkez Bankası politikalarının önümüzdeki 2 yıl için Türkiye piyasaları açısından teşkil edebileceği avantajlar ve Kentsel dönüşümün uzun soluklu olarak Türkiye gayrimenkul sektörü için olumlu fırsatlar yaratabileceği oldu.
Mipim 2015, bu yıl 93 ülkenin gayrimenkul alanındaki en büyük isimlerinin katılımıyla düzenlendi. Fuarda yaklaşık 3.200 üst düzey yönetici, 4.500 yatırımcı, 3.700 proje geliştiricisi, 1.600 mimar, 370 siyasi lider ve 350 yerel yönetim ve şehir planlayıcısı bir araya geldi. Fuardaki ziyaretçi sayısı ise 22.500’e ulaştı. Türkiye’den ise 21 firma stant ile ve yaklaşık 700 kişi bireysel katılım gösterdi.
TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Makbule Yönel Maya'nın moderatörlüğünü yürüttüğü ‘Bakış ve Fırsatlar’ başlıklı oturumda Türkiye'deki temel ekonomik göstergelerin ve gayrimenkul piyasalarına yönelik temel göstergelerdeki iyileşmelerden bahsedildi. Vadi İstanbul Yönetim Kurulu Üyesi Alpay Çepni; yabancı yatırımcıların Türkiye algısından ve yaşadıkları tecrübelerden bahsederek, yabancı yatırımcıların Türkiye’de doğru yönlendirildikleri takdirde büyük bir potansiyel içerdiklerinden bahsetti. Oturumdaki diğer konuşmacı Ali Alp ise bir ekonomi profesörü olarak Türkiye’deki ekonomik göstergeleri istatistiki olarak yorumladı ve Türkiye’nin bireysel ve kurumsal yatırımcı anlamında barındırdığı potansiyellere değindi. Türkiye'de yıllık satılan konut adedinin son iki yılda 1 milyon adet üzerinde olması, özelikle İstanbul’un son bir yılda konut fiyatları anlamında yaklaşık %25 artış oranına sahip olması ve kurumsal yatırımcı bazında artık pazarda ürün segmentine yönelik çalışmaların olması da oturumda değerlendirilen konular arasındaydı.
