İstanbul’daki binaların yenilenmesinde büyük bir stok olduğunu ve bunun ancak %10-15’inin yenilenebildiğinin altını çizen Keten Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Keten, Depreme karşı tam anlamıyla güvenilir bir şehir haline gelebilmek için 25 yıla daha ihtiyaç olduğunu belirtti. Keten, Kentsel Dönüşüm’ün parsel parsel değil de daha geniş ölçeklerde yapılmasının daha doğru olacağını söyledi.
Keten, “şu an Türkiye’deki Kentsel Dönüşüm çalışmalarında; şehir, ilçeler ve bölgeler bir bütün olarak ele alınıp alt yapı ve donatı ihtiyaçları dikkate alınmadan yapıldığı için, uzun vadede deprem riski ortadan kalkacak ancak şehirlerimizdeki yaşam kalitesi azalacaktır" dedi. Depreme dayanıksız binaların yeniden yıkılıp yapılmasının daha sağlıklı olacağını söyleyen Keten, “Bina tarihi değilse ve niteliği yoksa kesinlikle yıkmak lazım. Güçlendirmek, topal bacağa protez takmaktan başka bir şey değil. Öbür türlü binayı tamamen depreme dayanıklı hale getiremiyorsunuz.”dedi.
Bence iki temel problem var biri Kat Mülkiyeti kanununun getirdiği kısıtlamalar nedeniyle planlama tarafında çözüm üretilmesinin zor hatta neredeyse imkansız olması, İkincisi ise bürokrasi diyen Keten, "Büyük ölçekli dönüşüm projelerinin kamu yararına yapılabilmesi, sosyal donatılar eklenebilmesi, altyapının geliştirilebilmesi için KMK ve Planlama süreçlerinin daha hızlı, şeffaf ve objektif kriterlerle tüm vatandaşlara aynı imkanlar tanınarak yapılabilmesi gerekli. Bürokraside ise tek elden, şeffaf, hızlı ve objektif süreçler oluşturulmalıdır" dedi.