Akıllı Yatırımcının Tercihi Konut Olmalı..

Birçok inşaat firmasının satış ofisi bayram günlerinde bile açık… Ancak sıcakların üzerimize kabus gibi çöktüğü bugünlerde bayram olmasa insanın bir yere gidesi gelmiyor. Herşeyi oturduğu yerden takip edip, sorunlara çözüm aramak da her zaman mümkün değil. Son dönemde emlak piyasasında en çok konuşulan konuların başında yeni hükümetin piyasayı rahatlatıcı tedbirleri geliyor. Tapu dairelerine gidilmeden önce binlerce lirayı bulan damga vergisinde daha az ödeme yapılacak olması hem iç piyasaya hem de yabancı yatırımcılara moral verdi. Yabancı yatırımcı demişken, mütekabiliyet yasasının yürürlüğe girdiği 2012 yılından bugüne 5 milyar dolara kadar çıkan yıllık potansiyelin kısa zamanda 10 milyar dolara çıkması için planlamalar devam ediyor. Bu noktada DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz'ın 'tanıtım elçisi olmaya hazırız' mesajını dikkate almakta yarar var. Öte yandan kentsel dönüşüm süreci de sektörün önemli dinamiklerinden birisi. Tabi ki burada da hiç bir kimsenin açgözlülük yapmadan adım atması tıkanıklığa meydan verecek açıklamalarda bulunmaması gerekiyor. 
Sektörde 'akmazsa damlar' misali ard arda gündeme gelen satış kampanyaları ise morallerin yüksek tutulmasında bir teselli kaynağı…
mart, nisan, mayıs ve haziran aylarında 60 civarında markalı konut projesinin lanse edildiği sektörde eskiden olduğu gibi 'müthiş' diyebileceğimi satışlar gerçekleşmiyor. Ama patronlar buna rağmen 2016 yılı sonunda hiç olmasa 2015 yılı satış rakamlarının gerçekleşmesi için canhıraş çalışıyor.  
Bunlara bir kaç örnek verecek olursak; Avrupa Konutları projeleriyle dikkat çeken Artaş İnşaat 'iyi yapanın, söz verdiğini zamanından önce teslim edenin, doğru yerde ihtiyaca cevap verenin kazandığı' bir bakışla üretimlerine devam ediyor. Şirket, Halkalı ve Başakşehir (Kayabaşı) gibi gelişime açık iki bölgede markasının bayrağını dalgalandırmanın gururunu yaşıyor. Ancak eskisi gibi 'rekor' diyebileceğimiz satışların gerçekleşmediği bu projelerde alım gücü olanlar bile 'şimdi ev mi alsak yoksa altın ya da dövizde mi kalsak?' sorusuna cevap arıyor. Bize sorarsanız, böylesine önemli iki lokasyonda banka kredisinin dışında alım seçeneği sunan bir şirketin tekliflerine 'hayır' dememek lazım. Altında doyum noktasının yaşandığı , dövizin ise daha ötesine gidemediği bugünlerde tercihler gayrimenkulden yana olmalı. Çünkü son 6 ayını, artan maliyetlere rağmen sürekli zam erteleterek geçiren gayrimenkulcüler işlerin açılması ile erteledikleri zamları da gündemlerine alacak ve piyasa rayına girecektir. Bundan önce fırsatları değerlendirmek ise 'akıllı yatırımcı'nın tercihi olmalıdır. 
 
Mehmet Canıtatlı / Emlakdream.com