Kuzu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kuzu, konutta ihtiyaç ve tarzların değiştiğini belirterek, “İnşaat sektörü ölüyor, gayrimenkul sektörü doğuyor. İnşaat sektörü diye bir sektör yok artık.” dedi.
Kuzu, Dünya gazetesine verdiği röportajda, gayrimenkulde “Life style” tarafının daha fazla ön plana çıkmaya başladığını belirtti.
Türkiye’de bunun çok büyük bir açık olduğunu ancak çok hızlı geleceğini anlatan Kuzu, hızlı bir dönüşümün söz konusu olacağını aktardı.
“İnşaat sektörü ölüyor”
“İnşaat sektörü ölüyor, gayrimenkul sektörü doğuyor” diyen Kuzu, şöyle devam etti:
“İnşaat sektörü diye bir sektör yok artık. Gayrimenkul sektörü ya da parantez içinde gayrimenkul zaten Türkiye’de gayrimenkul değildi. Bir ara enflasyondan korunmanın yatırım aracıydı. Daha sonra rant aracıydı. Daha yeni yeni gayrimenkul, gayrimenkul olmaya başlıyor.”
Selim Kuzu bu değişimi tüketicilerin oluşturduğunu dile getirerek, “Tüketici talepleri değişti. Tüketici pazarı terbiye eder. Siz de tüketicinin, o son kullanıcının ihtiyaçlarına hitap etmiyorsanız, ürününüzü satamaz hale geliyorsunuz. Hitap ediyorsanız ürününüzü satıyorsunuz. Arz talep dengesinde özellikle büyük şehirlerde bu ön plana çıkacak. İnsanların, hedef kitlenizin ihtiyaçlarını çok daha iyi analiz etmeniz gerekecek. İsteklerine hitap etmeniz gerekecek. Metrekarelerin kullanımı değişecek. 90 metre kare konut gösteriyorlar, bakıyorsunuz içine dolap koymanız bile mümkün olmuyor. Efektif metrekare ve iç mimari artık ön plana çıkmaya başladı. Artık tüketici özellikle yurt dışına çıktıkça standartları da görüyor ve dönünce Türkiye’de de aynı standartları arıyor.” dedi.
“İstanbul yeniden şekillenecek”
Kuzu, yurt dışına açılma ve yeni şeyler keşfetmenin Türkiye’deki piyasayı değiştirdiğini vurgulayarak, “Türk halkı yurt dışına gidiyor. ‘Ne kadar iyi korumuşlar, ne kadar basit ve kullanışlı yapmışlar, ne kadar sade ve güzel’ diye söylemler ortada. Biz de ne yapıyoruz, şöyle bir avantajımız var. Türklerin geleneksel değerlerini modern mimariyle, modern çağın beklentileriyle bütünleştirmeye çalışıyoruz. Bazı girişimlerin Avrupa ve ABD’de çıkış noktasını çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bazı süreçlerin burada nasıl işleyeceğini daha iyi görebiliyoruz. İstanbul örneğin bu şekilde yeniden şekillenecek. Ne zaman olacak, bilmek zor ama bugün yeni yapılanlar dahil olmak üzere hepsi tekrar dönüşüme girecektir.” diye konuştu.
“Tüketicinin ihtiyaçları değişiyor”
Şehir merkezlerinde ihtiyaçların da farklı bir biçimde geliştiğini kaydeden Kuzu, “Bir de şehir merkezinde yaşamak isteyen insanlar var. Şehir merkezine yakın ama gürültüsüne uzak mesafede yaşamak isteyenler var. Şehir merkezine mesafeli kalmak isteyen insanlar da var. Biz ikinci ayrımı da bu üçgen içinde yapıyoruz… Şehir merkezinde yaşamak isteyen insanların da lüks, ihtiyaç, tercih kategorileri değişiyor. Eskiden bunlar hep ekonomik dengeye endeksliydi, artık öyle değil. Artık insanlar yaşam felsefesi peşinde. Örneğin inanılmaz bir organik yaşam, organik beslenme trendi var. Yogalar, detokslar… Yine yaşlanan nüfusa göre yeni bir yaşam biçimi oluşturmak. Türkiye için geleceğin en önemli trendi.” ifadelerini kullandı.
“İnsanlar kendileri için yaşamaya başladı”
Kuzu, insanların kendileri için yaşamaya başladığını anlatarak, “Eskiden ne vardı? Salon diye bir şey vardı ya… Sadece misafir geldiğinde kullanılan, salon diye bir şey vardı. Bir dairenin yüzde 30’unu kaplayan ama yaşamın yüzde 5’ini kapsayan yapılar vardı. Bugün böyle bir şey yok ve olmaması da gerekiyor. Metrekareler pahalı ve insanların günlük yaşamda kullandığı metrekareler artık çok çok önemli… Bu metrekarelerin ne kadarı ihtiyaç ne kadarı lüks? İşte insanlar bu ihtiyaç ve beklentiler çerçevesinde hareket etmeye başlıyor. Bunların içinde lokasyonlar seçiyor. Bizim uzmanlık alanımız da bunları araştırmak, incelemek ve insanların alışkanlıklarını analiz etmek.” değerlendirmesini yaptı.