Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın Hürriyet Gazetesinden Elif Ergu'ya verdiği röportajda ilginç şeyler söyledi. Özellikle 3. havalimanının açılarak devreye girmesinden sonra Atatürk Havalimanı'nın ne olacağı sorusu kamuoyunun kafasını kurcalarken TAV'ın da organik bağının bulunduğu Akfen Holding'in patronu bu konu ile ilginç şeyler söyledi.
Hamdi Akın , Atatürk Havalimanı’nın kapanmayacağını belirterek, “Bizim 2021 yılına kadar sözleşmemiz var. 3. havalimanı diyelim ki 2019’da bitti, onun kabulleri, THY’nin hazırlanması, her şeyin hazır olması bir günde olmayacak. Atatürk Havalimanı, Ulaştırma Bakanı’nın açıkladığı gilbi ‘City Airport’ olduğunda da yeniden ihale olacak” dedi.
Hamdi Akın 22 yaşındayken Akfen Holding’in temellerini attı. Ankara’da KOBİ olarak başladığı iş hayatında basamakları adım adım çıktı. Gayrimenkul, inşaat, liman, havalimanları, enerji ve deniz taşımacılığı alanlarında faaliyet gösteren şirketi Akfen Holding 40 yılı geride bıraktı. Girişimcilik ruhunu hiç kaybetmeyen Hamdi Akın bu yıl ilk kez Türkiye’nin en zenginleri içinde serveti milyarı aşanlar arasında.
Elif Ergu'nun Hamdi Akın ile İstanbul Levent’teki ofisinde yaptığı röportaj şöyle:
TAV BİZİM İÇİN BİR DÖNÜM NOKTASI OLDU
İş yaşamında eşikten ne zaman atladınız? 1986’da havaalanı işine girişiniz eşik olabilir mi?
İş hayatı bir maraton, birden fazla eşik var. Mesela ilk bakışta TAV benim şirketimin başarısı ve bilinirliği açısından eşik gibi görülebilir ama o ihaleye girip o yarışmacı dev firmalar arasında bulunmak ve aralarından sıyrılarak bu işi alıp gerçekleştirebilmek için iş hayatımın ilk 20 yılında tahkimat yaptığımı rahatlıkla söyleyebiliriz. Oraya gelene kadar 5 adet çeşitli tip ve büyüklükte havaalanı işini bitirip, kendimi devlete karşı ispatlamıştım. Ama yine de TAV’ı bir dönüm noktası olarak kabul edebiliriz…
Türkiye’nin en soluksuz izlediği ihalelerden biri 3’üncü havalimanı oldu. TAV göz bebeği şirketiniz. Yeni stratejik planları ne olacak TAV’ın?
TAV hisselerimiz azalmasına rağmen göz bebeğimiz malum. Hala büyüyoruz. 3. Havalimanı’nın işletmesinde yer alabileceğimizi düşünüyoruz. Atatürk Havalimanı’nın kapatılmayıp City Airport yapılacağı yönündeki Ulaştırma Bakanı’nın açıklaması DHMİ’nin ve TAV’ın Atatürk’te hala yatırımlarının devam ediyor olması önemli işaretler.
KURALLAR KANLA YAZILDI
Bir ara “Atatürk Havalimanı kapanacak” da dendi…
Atatürk Havalimanı kapanmıyor. Bir müteahhit arkadaş “kapanacak” dedi, Ulaştırma Bakanı ise City Airport olacağını açıkladı. Biz resmi ağızdan söylenene itibar ediyoruz. Bizim 2021 yılına kadar sözleşmemiz var. 3’üncü havalimanı diyelim ki 2019’da bitti, onun kabulleri, THY’nin hazırlanması, her şeyin hazır olması bir günde olmayacak… Havacılık kuralları kanla yazılmıştır. Uzun süreli çalışılacaktır üzerinde. Kulesinin organizasyonu, uçaklarla kombinasyon vs…Defalarca eğitimler olacaktır. Hepsi de yapılacak. Bunlar da zaman alacaktır. City Airport olduğunda da yeniden ihale olacak. Daha küçük olacağı için ihale miktarı da düşer. 2-3 milyar dolar değil de 300-500 milyon dolarlık olacak. Çünkü küçülecek.
İHALEYİ 1 SAATTE KAYBETTİK
En zor ihale 3’üncü havalimanı mıydı?
Hayır, en kolayı diyebilirim, 1 saat içinde kaybettik. İlle de alacağım diyen birileri varsa kazanma şansınız yoktur zaten, sadece karşı tarafın “hangi bedelle” işi alacağını belirleme gücümüz vardı, onu yaptık.
En keyifli işiniz?
En keyifli işim Araç Muayene İstasyonları’nı geliştirmek ve başarıyla çıkış yapmak olmuştu.
Dünyada en etkilendiğiniz şirket hangisi?
Şüphesiz Google. Hala akıl erdiremiyorum!
EL BİRLİĞİYLE HER ŞEYİN ÜSTESİNDEN GELİRİZ
Son dönemde yolcu sayısında düşüş yaşanıyor. Bu sizi nasıl etkiliyor?
TAV bunları açıklıyor. Tam bilmiyorum ama artışlar azaldı. Bunlar Türkiye’nin cazibesi meselesi. Türkiye sihrini kaybediyor. Dünya gündemine uzun zamandır kötü bir şekilde geliyoruz. Bomba patlamalarıyla, komşularla sorunlarla, mültecilerle gündeme geliyoruz. Bunlar etkiliyor. Şu anda Batı’dan bakıldığında, tekrar PKK ile savaşan henüz iç barışını sağlayamamış ve ne zaman biteceği kestirilemeyen, sınır komşularıyla hiç de iyi ilişkileri olmayan, sanki barış gelse bile onlarla kolay kolay ticaret yapma imkânı bulamayacak bir ülke gibi duruyoruz. Biran evvel bu girdabın içinden çıkmamız gerekiyor. Unutmamak gerekir ki en fazla ve en kolay ticareti komşularımızla yapabiliriz. Komşuları zengin olan bir mahallede bizim fakir olma şansımız kalmaz.
2016 planlarınızı, stratejilerinizi değiştirdiniz mi?
2016’nın 2015’den daha iyi olacağını ve yeni bir çıkış planı ile önemli değişikliklerin olacağı bir yıl olarak görüyorum. Bölgede de ciddi kararların uygulamaya konmasını bekliyorum. “Bölgenin bozulma değil düzelme sürecinin başlangıcı” olabilir 2016. Bizim siyasetimizin de buna göre revize olacağına inananlardanım.Bizim ülke olarak radikal tedbirler alıp dönüşüm geçirmemiz gerekiyor. Orta gelir tuzağından çıkmak bu olsa gerek. Türkiye kaybettiği cazibesini kazanmak zorunda. Biz bundan 7-8 yıl evvel cazip bir ülkeydik, parlıyorduk. Bunu kazanmamız lazım. Bu cazibe her yönüyle kazanılmalı. Ekonomi, siyaset, hukuk yönüyle bir bütün. Biz kendi kendini yenileyen, gelişmenin son aşamasına gelmiş, ekonomik olarak gelişen, kendini yenileyen bir ülkeyiz. Eğer biz yabancı sermaye akışını 20-25 milyar dolarla oturtamazsak büyüyemeyiz. Hızla bunu sağlamalıyız.
YATIRIMLAR YERİNE MUTFAĞA DÖNDÜK
2015 hem Türkiye’de hem de dünyada zor bir yıl oldu. Siz Akfen Holding olarak nasıl geçirdiniz?
Doğrusu biz son 3-4 yıldır çok önemli yatırımlar yerine kendi mutfağımızı düzeltmekle meşgulüz. 2008-09 krizi gösterdi ki mutfakları düzgün olmayan ve kendi içinde belirsizlik yaşayan ve çok fazla devlete bağlı iş yapan şirketten birden kâğıttan kaplana dönüşebiliyorlar. O yüzden çok uzun zamandır şirket satışları, halka arzlar ve nakit pozisyonumuzu güçlendirmek üzerine çalıştık. Tabi ki genlerdeki girişimcilik nedeniyle olsa gerek bu arada birkaç yatırımı da yapmadık değil. 2015’te yaptığımız en önemli iş Akfen Holding’in halka açık olan hisselerini geri toplamaktı. En iyi yatırım o göründü bana. Yani en iyi tanıdığım şirketin hisselerini aldım. Şu anda en önemli şirketimiz enerji şirketimiz. Yenilenebilir alanda büyük bir platform yaratmaya başladık. EBRD’nin ortaklığından sonra sırada alacağım başka ortaklar olacak, sonrasında da hepinizin bildiği gibi halka arz ve “Exit”.
HATA YAPILARAK ÖĞRENİLİR
Şimdi 21 yaşında ve yeni bir iş kuracak olsanız ne yapardınız?
Kesinlikle aynı şeyleri yapardım. İşime 24 saat odaklanır, network için Türkiye’nin ve dünyanın her tarafına giderdim.
İş yaşamında hata yaparak öğrendiğiniz en önemli kriteriniz nedir?
Hatanın yapılarak öğrenileceğini diyebilirim. Bu yüzden sıfırda başlayanların bu anlamda şansı daha fazla onlar yaşayarak öğreniyorlar. Çünkü kaybedecekleri şeyler çok fazla olmayabiliyor ve riske girebiliyorlar.
Oğlunuz ve kızınız sizle çalışıyor. Onlara hangi nasihatlerde bulunuyorsunuz?
Hatalarını gördükçe düzeltmeye çalışıyorum.
DÜNYADA HUZURLU BÖLGE KALMADI
Bundan 20 yıl önce de benzer işler yapıyordunuz. O zamanki ortamla şu andaki ortam arasında en büyük fark nedir?
Ekonomideki 7-10 yıllık periyotların bozulması dünyada savaşa sebebiyet verir. Bu seferki biraz uzun sürdü. Hiçbir şey sürekli çıkış içinde olmaz, inişleri vardır. Morgan Stanley’in dünya ekonomisindeki gidişatı yorumladığı raporlarına 1992-1999, 1999-2007, 2007-2015 arasına baktığımızda son dönemde inişlerin sert ve uzun sürdüğünü görüyoruz. Sıkıntı Türkiye için şu, 2012-2013’teki çıkışta Türkiye yok.
O dönemde dünyadaki birçok ülke çıkışta, Çin yükseliyor, ABD yükseliyor, o dönemde Türkiye durgun. Avrupa’da da aynı şekilde durgunluk var. Bu durumlar uzun sürdü. Askerlerin köprüden uygun adım yürürken sinüzoidal dalgaya eğriye geçmesi ve bir anda durunca köprünün yıkılması gibi..Eğrilerin düzgün gidebilmesi sıradışı olayların olmamasına bağlı. Bu eğri istenilen düzeyde gitmiyor. Amerika büyüyor mu büyümüyor mu tam belli değil, Çin’in büyümesi durdu.
Avrupa zaten para basmaktan bıktı, tam ne yapacağını bilmiyor. İngiltere AB’den çıkmayı tartışıyor. Kafkaslar’da kaos var, Rusya’da kaos var. Ne daha iyiye gidecek? diye sorduğunuzda iyiye gidecek bir şey görünmüyor. Ne daha kötüye gidecek diye sorduğunuzda ise kötüye giden çok şey var. Dünyanın huzurlu olan bölgesi kalmıyor. Bu da ekonomilerin rayına oturmasını, birbiriyle ticareti engelliyor. Biz sonuçta en iyi ticareti kimle yaparız, komşularımızla. Komşularla aramız iyi değil. Nasıl ihracatımızı artıracağız? Komşuları fakir olan zengin olamaz. Onların da zenginleşmesi lazım.
AKFEN HOLDİNG’İN DEVAM EDEN PROJELERİ NELER?
Mersin Limanı, PSA ile gerçekleştirdiğimiz iş en başarılı operasyonlardan birisi ve giderek büyüyor ve şehre olan katkısı artıyor.
PPP hastane projeleri en önemli yatırımlarımızdan yaklaşık 1 milyar dolar yatırım yapıyoruz bu alana ve gelecekte en önemli asetlerimizden olacaklar.
İDO, başlangıçta şanssızlıklar yasamasına rağmen gayet güzel giden bir şirketimiz. İzmit Körfez geçişinin açılmasından sonra ne olacağını çok daha net olarak göreceğiz.
Accor Gurubu’na yapıp işletmeye verdiğimiz toplam 20 adet Novotel ve Ibis otelimiz var. 2015’i kötü geçirmesine rağmen geleceğe umutla bakıyoruz.
Ankara ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde Konut ve Yurt inşaatlarımız devam ediyor.
En önemli şirketlerimizden biri de IBS sigorta şirketimiz. Her sene portföyüne yeni iş anlaşmaları koyarak büyüyorlar.
Elif Ergu / Hürriyet