Reklam
24 Mart 2025 Pazartesi
Reklam
Ana SayfaSektörden HaberlerAyazağa'daki Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi'ni IGLO Architects tasarladı..

Ayazağa’daki Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi’ni IGLO Architects tasarladı..

IGLO Architects, Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi projesiyle Ayazağa’nın sanayi mirasını geleceğe taşıyan, güncel ihtiyaçlara uygun bir yeniden işlevlendirmeye imza attı.

Bugüne kadar farklı sektörlerdeki işverenleri için Türkiye’deki birçok şehirde ve yurt dışında mimari tasarım, proje ve uygulama alanlarında hizmet veren, mimarlık alanında işlevsel tasarımlar ve uygun maliyetli çözümler üreten Mimar Zafer Karoğlu ve Mimar Esen Akyar liderliğindeki IGLO Architects, Ayazağa’da güncel  ihtiyaçlara yönelik bir yeniden işlevlendirme projesi olan Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi’ni tasarladı.

Geçmişte güçlü bir sanayi merkezi olarak bilinen Ayazağa, son yıllarda artan ofis ve konut gelişimleriyle yeni bir kimlik kazanmaya devam ediyor. Bu dönüşüm sürecinde, Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi, bölgenin endüstriyel mirasını hatırlatan çarpıcı bir yeniden işlevlendirme projesi olarak dikkat çekiyor. Başlangıçta tekstil sektörüne hizmet vermek üzere inşa edilen mevcut yapı, kapsamlı yenileme çalışmalarıyla gıda işleme sektörüne uygun hale getirildi. Bu dönüşümde temel hedef, yapıya minimum müdahale ile gıda sektörünün gerektirdiği yüksek hijyen standartlarına uygun bir üretim tesisi oluşturmak oldu.

Yapının cephesinde kullanılan endüstriyel malzemeler, Ayazağa’da artan konut ve ofis dokusu içerisinde dikkat çekmesini sağlarken, aynı zamanda tesisin sanayi kimliğini öne çıkarıyor. Sanayi kökenini kaybetmeden bölgenin dönüşümüne uyum sağlayan Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi, endüstriyel kimliği görünür kılan bir mimari unsur görevi üstleniyor.

Tesisin tasarımında, çevredeki sınırlı açık alanlar önemli bir kriter olarak ele alınıyor. Sevkiyat ve mal kabul işlemlerinin ana yol üzerinde konumlandırılması sayesinde araç giriş-çıkışları rahatlatılırken, yükleme boşlukları etkin bir şekilde optimize ediliyor. Bu fonksiyonel çözümler, yoğun saatlerde dahi operasyonel süreçlerin sorunsuz işlemesine imkân tanıyor. Tesisin kullanıcı ve ziyaretçi girişleri daha sakin ancak bir yandan dikkat çekici olabilmesi için Ayazağa Deresi kıyısında konumlandırılmış. Bu stratejik yaklaşım, operasyonel süreçlerden izole edilmiş huzurlu bir alan yaratarak, tesisin doğal çevre ile olan ilişkisini güçlendiriyor. Bu sayede Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi, ziyaretçiler ve kullanıcılar için daha keyifli ve konforlu bir deneyim sunuyor.

Iglo Architects, yapının dönüşüm sürecinde mevcut taşıyıcı sistem ve yapı kabuğunu büyük ölçüde koruyarak, hem maliyet verimliliği sağlamış hem de yapının sanayi kimliğini devam ettirebilmesini mümkün kılıyor. Gıda işleme tesislerinde aranan yüksek hijyen standartlarıyla uyumlu olarak iç mekanın zemin, duvar ve tavan kaplamalarında, sağlık ve güvenli üretim gerekliliklerini karşılayan ve kolay temizlenebilir, kimyasal direnci yüksek, antibakteriyel özellikler taşıyan malzemeler kullanıldı. Projeye entegre edilen havalandırma ve iklimlendirme sistemleri, havadaki partikül yoğunluğunu en aza indirgemek için özel filtreleme sistemleri ile donatıldı. Bu HVAC sistemi, sürekli temiz hava akışı sağlayarak gıda işleme tesislerinin hijyen koşullarını eksiksiz bir şekilde karşılayacak şekilde tasarlanırken, üretim alanlarında çalışanlar için hijyen geçiş alanları, giyinme odaları ve steril çalışma alanları da oluşturuluyor.

Backhaus Üretim ve Yönetim Tesisi’nde yer alan yatakhane ve ortak alanlar, tesisin 24 saat çalışmasıyla beraber vardiyalı çalışan personelin dinlenme ve sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlandı. Bu sayede çalışanların verimli dinlenme alanlarına erişimi sağlanırken, işlevsel ve konforlu bir çalışma ortamı oluşturulmuş. Tesisin idari katında yer alan çatı ışıklığı, doğal ışığın mekâna derinlemesine nüfuz etmesini sağlayarak iç tasarımın karakterini belirleyen bir unsur olarak öne çıkıyor. Çatıdan gelen ışık, gün boyu değişen ışık oyunlarıyla mekâna dinamizm kazandırırken, ferahlık ve açıklık hissini güçlendiriyor. Bu ışıklık, “iç sokak” olarak adlandırılan ve çalışanlar ile ziyaretçiler için bir toplanma, etkileşim ve dinlenme alanı işlevi gören merkezi bir mekânın oluşumuna katkı sağlıyor. Ofislerin ve toplantı alanlarının çevresinde konumlandığı bu iç sokak, idari katın dolaşım ekseni olarak kurgulanmış. Kullanıcıların kolayca yön bulabileceği ve farklı birimlerin etkileşime geçebileceği bu ortak alan, kısa molalar ve sosyal iletişim için ideal bir ortam sunuyor. Çatı ışıklığı ise bu benzersiz alanın ruhunu ve estetik kimliğini tanımlayan en önemli tasarım öğesi olarak dikkat çekiyor.

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI