Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 1. ve 2. el konutlar için konut kredilerinde kredi değer oranlarını değiştirdi.
Değeri 10 milyon TL üzeri olan konutlar için kredi imkanı olmayacak. 2 ile 5 milyon TL arası konutlarda ise yüzde 70 kredi kullanılacak.
BDDK’nın aldığı kararın sadece emlak sektörüne değil beraberinde birçok sektöre de zarar vereceğini söyleyen TheOz Gayrimenkul CEO’su ve Gayrimenkul Değerlendirme Uzmanı Özgür Tandoğan, “Bu karar sadece emlak sektörüne değil, vatandaştan bankalara, inşaat firmalarına hatta devlete de büyük zararlar verecek” dedi.
Türkiye’deki yüksek emlak bedelleri yüzünden ev sahibi olmak isteyen vatandaşların zaten zorlandığını dile getiren Özgür Tandoğan, “Vatandaş artık ev sahibi olmanın hayalini bile kuramayacak. Yüksek fiyatlar sebebiyle ev sahibi olmak isteyenler mecbur kredi çekiyordu. Şimdi o musluk kesiliyor. İnternet sitesinden baktığımızda 6 bin 423 satılık daire var ve bunların 3 bin 579 tanesi 5 milyon liranın üzerinde. Alınan kararla Kadıköy’ün yarısından fazlası olan bu evler satılamayacak” şeklinde konuştu.
Kararın dolaylı olarak inşaat ve bankacılık şirketlerini de zarara uğratacağına dikkat çeken Tandoğan, “Bu karar yüzünden inşaatlar duracak. Çünkü satamayacağı evi neden yapsın şirket? Bankalar da zarar edecek, çünkü para satamayacaklar. Bütün bir sektöre adeta dinamit kondu. En büyük zararı da devlet görecek. Bu satışlar yapılmayınca birçok vergi kaleminden devlet mahrum kalacak.” ifadelerini kullandı.
Satılık evlerin yanı sıra kira bedellerinin de artacağını söyleyen Özgür Tandoğan, “Evler satılmayınca yeni inşaatlar yapılmayacak. Haliyle talebi karşılamadığı için kiralık evlerin fiyatlarında da yükselme meydana gelecek” diyerek sözlerini tamamladı.
BDDK’nın kararını yorumlayan Ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir ise yapılan değişim oranlarının asıl sebebinin yüksek enflasyon-düşük faiz arasındaki dengesizliğin etkilerini kapatmak olduğunu söyledi.
Krediyle konut alımının enflasyon sebebiyle oluşan faizler karşısında zaten imkansız hale geldiğini belirten Demir, “Bu karar aslında sadece yüzde 5’lik bir kesimi ilgilendiriyor. Alınan ekonomik kararlar, uygulanan politikalar öyle bir dengesizlik yarattı ki bu dengeyi başka yöntemlerle kurmaya çalışıyorlar. Ancak yüksek enflasyon-düşük faiz ile hareket edildikçe hiçbir adım kalıcı olmayacaktır” dedi.
Lüks Konut Uzmanı Sühran Aras ise alınan kararın amacının konut alım-satımında kredi kullanmak yerine vatandaşın banka hesabında yatan parasının, dövizinin, altınının sıcak para olarak piyasaya sürülmesini sağlamak söyledi.
Öte yandan düşük kredilere izin verildiğini belirten Aras, “Belki dar gelirlileri doğrudan etkilemiyor gibi gözüken bir karar ama baktığımızda da izin verilen kredi tutarlarında ev bulmak imkansız. Sadece üç büyük il değil, artık tüm büyükşehirlerde o fiyatlara yaşanabilir ev bulmak zor” diye konuştu.
Kaynak: Odatv
