İklim değişikliğini son yıllarda İstanbul’da ciddi olarak hissetmeye ve gözlemlemeye başladık. Bu değişikliğin yansımalarını metropoller ve kasabalarda görmeye başlayacağız.
Su sesi… Para sesi… diye dinlemekten keyif aldığımız ses türleri hayatımızın içinde, ancak erişim her geçen gün zorlaşıyor.
Su; içme ve kullanma dışında son yıllarda gayrimenkul projelerinde satışa giden yolda, pazarlamada görsel zenginliğin önemli unsuru olmaya başladı.
Projeler arası rekabette; özellikle sosyal ve sportif tesislerde yüzme havuzları; hacimleri – büyüklükleri – açık / kapalı alanları – bay / bayan / çocuk olanakları ile dikkat çekiyor.
Proje alanlarında süs havuzları – suni göletler – süs şelaleleri – suni akarsular yeşil peyzaj uygulamaları ile farklı bir zenginlik sunuyor.
Villa projelerinde; her villaya özel açık havuz projelerin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Peki şimdi soruyorum;
havuzlar, süs havuzları – suni göletler – akarsuların suları nereden geliyor ? Nereden takviye ediliyor? Bahçe Peyzaj alanlarının İçme suyu – tatlı su ile sulanması daha ne kadar devam edecek? Görselliğin pazarlamanın dışında çoğu atıl duran bu alanların maliyet, işletme giderlerinde tasarrufa gidilmesini öneriyorum.
Su; artık kıt kaynaklar içinde tasarruf edilmesi, toplumsal bilincin geliştirilmesi gelecek nesiller bırakılması önemli bir miras.
Gayrimenkul projeleri için SU POLİTİKALARI kapsamında kullanım sularına yönelik suyun etkin ve verimli kullanılması, su israfının önlenmesi sağlanmalıdır, diyorum.
Gayrimenkul projelerinde peyzaj ve sosyal – sportif alanlarda su kullanımına yönelik sınırlayıcı önlemlerin alınmasına yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı yönlendirici ve düzenleyici role davet ediyorum.
Toki – Kiptaş- Emlak Konut projelerinde ve GYODER – INDER – KONUTDER üyelerini su politikalarına uygun; projelerinde su kullanım alanlarını planlamaya hatta planlamamaya çağırıyorum. Rekabetin yaparak değil; yapmayarak özendirilmesini tüketicilerin bu yönde bilinçlendirilmesini öneriyorum.
Yerel yönetimleri; projelerde su kullanım alanlarının planlanmasında hatta planlanmamasında peyzaj – sosyal ve sportif alanlarda ruhsat alınmasına ve ruhsata uygun çalışmaların onay ve denetim görevinin tanımlanmasını gerekliliğine inanıyorum.
Çevre, Doğa, Doğal kaynaklar hepimizin… Bu kaynakların pazarlama aracı olarak kullanılmadan önce bir kez daha düşünülmesi gerekiyor.
Bilge Özdemir
CuEngine 3D OnLine Project Sales Platform Yönetim Ortağı