Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, ‘5 Haziran Dünya Çevre Günü’ dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Kaynakların akılcı ve etkin kullanılmasının daha önemli hale geldiği günümüzde, gelecek nesillere daha temiz ve sağlıklı bir dünya bırakmak adına uzun vadeli stratejiyle hareket etmeliyiz. Çevre dostu bir gelecek inşa ederken, ülkemizdeki sürdürülebilir malzeme ihtiyacının karşılanması için inovatif ürünler geliştirmemiz ve sanayide enerji tüketimini azaltmamız çok önemli” dedi.
Gelecekte çevre dostu, enerji verimli, sürdürülebilir sanayi ve binaların, ülkelerin en önemli gündemi olacağını vurgulayan Tayfun Küçükoğlu, “Bugün tüm sektörlerde aşmamız gereken en önemli konu, olaylara kısa vadeli bakış açısının değişmesi olmalıdır. Büyük başarılar, örnek ve sürdürülebilir çalışmalar, akıl, bilim, kararlılık ve adanmışlıkla, uzun soluklu mücadelelerle elde edilir. Dolayısıyla gelecek nesillere daha temiz, daha sağlıklı bir dünya ve çevre bırakmak adına uzun vadeli stratejiyle hareket etmeliyiz. Sürdürülebilir bir gelecek için inşaat malzemeleri sanayisinin sorumluluğu her geçen gün daha da artıyor. Türkiye inşaat malzemesi sanayicileri olarak, enerji verimli ve çevre dostu bir üretimi hedeflerken, ülkemizdeki sürdürülebilir malzeme ihtiyacının karşılanması için inovatif ürünler geliştirmeye devam etmeliyiz” diye konuştu.
Sanayide üretim çok daha verimli hale geldi
Kaynakların akılcı ve etkin kullanılmasının çevremizi korumak için çok önemli bir hale geldiğini belirten Küçükoğlu, “Ülke olarak yaklaşık yüzde 70’ini ithal ettiğimiz enerjinin yüzde 35’i konut ve hizmetlerde, yüzde 34’ü sanayide, kalan kısmı ulaştırma, tarım ve hayvancılık ile enerji dışı alanlarda tüketiliyor. Enerji verimliliği sadece enerji maliyetini düşürmekle kalmıyor aynı zamanda daha büyük bir tehdit olan sera gazı emisyonunu da azaltıyor. Dolayısıyla binalarda ve sanayide daha az enerji tüketimi sağlayabilir, enerji ithalatı ve sera gazı salımını azaltarak ekonomiye ve çevreye katkı sağlayabiliriz. Sanayideki yüksek enerji tüketimi, yeni yatırımlarla eskiye kıyasla çok daha verimli hale geliyor. Bu gelişmelerle birlikte sektörler arasında en fazla iyileşmenin yaşandığı sanayi sektörünün, daha az enerji tüketimiyle çevreye katkı sağlamaya devam edeceğine inanıyoruz” dedi.
Yeşil Mutabakat sürecini iyi yönetmeliyiz
Doğanın korunması, gelecek nesiller için sağlıklı bir ortam hazırlanması ve Avrupa’nın 2050 yılına kadar karbon-nötr bir kıta olmasının hedeflendiği Yeşil Mutabakat konusuna da değinen Tayfun Küçükoğlu, şunları söyledi: “Yeşil Mutabakat ve Sınırda Karbon Vergisi konusunu artık ülkemizde gündemin en önemli maddelerinden biri olarak değerlendirmemiz gerekiyor. Avrupa Birliği 2011 yılında, 2020’den itibaren sınırda karbon vergisi uygulanacağını açıklamıştı. 2022 Ocak’ta başlayacak bu uygulama ile ülkeler, küresel ve bölgesel ticarette AB’nin ticaret ortağı olarak yoluna devam edecek. Türkiye’yi üretim üssü olarak düşünürsek, bizim gibi enerji yoğun sektörlerin ağırlıklı olduğu bir ülkede gerekli dönüşümü sağlamamız ve bu süreci iyi yönetmemiz gerekiyor.”
Zararlı madde salımı engellenerek çevremiz daha da korunacak
Son dönemde hazırlanan taslak yönetmeliklerin çevre hassasiyetine yönelik önemli gelişmeler olduğunun da altını çizen Küçükoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan, zararlı maddelerin çevreye salınmasına ya da farklı bir yere taşınmasına ilişkin düzenlemeler içeren Kirletici Salım ve Taşıma Kaydı (KSTK) Yönetmeliği taslağının çevreyi korumak adına fevkalade önemli bir girişim olduğunu düşünüyoruz. Bu yönetmelikle zararlı madde salımı engellenerek hem hava hem de çevremiz daha da korunacak, ayrıca oluşturulacak KSTK sistemi ile de bir kirlilik envanteri yapılarak daha geniş kapsamlı önlemler alınması için de zemin hazırlanacak. Bu sayede çevreye duyarlılık daha da artacak. Biz de Türkiye İMSAD olarak bu tarz çalışmaları çok önemsiyor ve destekliyoruz.”