23 Aralık 2024 Pazartesi
Ana SayfaYazarDaha iyi bir gelecek için “yeşil kentsel dönüşüm”

Daha iyi bir gelecek için “yeşil kentsel dönüşüm”

 

Dünya genelinde kentler; hızlı nüfus artışı, ekonomik ve sosyal nedenler ya da deprem, sel gibi doğal afetler sonucunda bazı dönemlerde dönüşüm projelerine ihtiyaç duyuyor. Yenilenme, yeniden yerleştirme ve iyileştirme gibi farklı uygulamalarla sorunlu bölgelerden yeni kent alanları oluşturuluyor. İlk olarak, 19. yüzyılda Avrupa’da uygulanan, Türkiye’de ise 1980 sonrası kentlerin hızlı ve kontrolsüz büyümesi nedeniyle ele alınmaya başlanan kentsel dönüşüm uygulamaları, çok sayıda vatandaşımızı yitirdiğimiz Van Depremi’nin ardından bugün, gündemimizde daha önemli bir yer edindi.

Sadece Van’da değil, fay hattının geçtiği tüm illerimizde veya niteliğini kaybetmiş konutlarda yaşayan, çalışan çok sayıda vatandaşımızın bulunuyor olması konunun acilen ele alınması gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Kentsel dönüşüm çalışmalarının henüz başındayken vizyonumuzu ortaya koymamız; kentsel dönüşümün sadece mekansal bir dönüşüm değil aynı zamanda sosyal ve kültürel gelişimin sağlanmasına yönelik bir mesele olduğunun altını çizmemiz gerekiyor.

 

Bu yenilenme ve dönüşümün, hem şehrin yapısı ve gelenekleri hem de yaşayanların fiziksel, sosyal ve ekonomik geleceği ile uyumlu olması; yeni kentsel alanların, yeni altyapı ve ulaşım sistemlerinin, günümüz ihtiyaç ve beklentilerine cevap vermesigerekiyor. Bu nedenle, sadece mimar, mühendis ve farklı sektörlerden uzmanların değil ekonomist, sosyolog, şehir bölge planlamacılar gibi akademik dünyanın çeşitli disiplinlerinin birlikte çalışması ile doğru bir planlama yapılmalı ve uygulanmalı.

 

Kamu, özel sektör, sivil örgütler ve üniversitelerin işbirliği ile oluşturulacak ortaklıklarla yürütülecek kentsel dönüşüm çalışmaları, gayrimenkul sektörünü de hareketlendirecektir; ancak özel sektörün hızı ve kapasitesinin yasal düzenlemeyle artırılması gerekiyor. Bu kapsamda kentsel dönüşümün daha hızlı hayata geçirilmesi için 4 maddelik bir reçetemizi KONUTDER olarak bakanlığa sunduk. Reçetemiz özetle; a) kat maliklerinin 2/3 çoğunluğunun oyuyla binanın yenilenebilmesi, b) özel sektörün dönüşüme iştirakini teşvik etmek amacıyla toplulaştırmaya ilave imar hakkı verilmesi, c) bu ilave imar hakkının fiziken kullanılamaması durumunda başka parsellere transferi, d) transfer olabilecek başka parsel yoksa menkul değer olarak ticaretinin yapılabilmesi maddelerinden oluşmaktadır. Reçetemizdeki ilk 3 madde yasada yer bulmuş ancak sermaye piyasalarına önemli bir enstrüman olabilecek dördüncüsü ise yer almamıştır.

 

Kentsel dönüşüm çalışmalarında bir diğer önemli husus ise; yeşil bina kriterlerine uygun, enerji verimli projelerin hayata geçirilmesidir. Karbondioksit gazının dünyadaki salımının yüzde 50’sinin binalara ait olduğunu, enerjinin yüzde 40’ının da binalarda kullanıldığını düşünecek olursak; çevre dostu yeşil binaların giderek daha da önem kazandığı açıkça görülmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın "Yeşil binaların yapımı ve doğa dostu malzemelerin üretilmesi konusunda teşvikler gelecek” açıklaması da önemli adımlar atılmasının yolunu açacaktır. Bu doğrultuda, tüm gayrimenkul sektörünü “yeşil kalkınma” için “yeşil kentsel dönüşüm”ü gerçekleştirmeye davet ediyoruz.

 

 

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI