Danıştay, Zeytinburnu’ndaki 156 dönüm alana sahip Nakliyeciler Sitesi’nin arazisine Akzirve Gayrimenkul tarafından yapılması planlanan projeyi durdurdu.
Söz konusu arazi, 2014’te Suudi Arabistan merkezli Al Qemam Grubu’nun yatırım şirketi Akzirve Gayrimenkul tarafından 2014 tarihinde satın alınmak istendi. 180 ortaklı İstanbul Nakliyat Ambarları İşletme Kooperatifi’ne (NAKO) ait arazideki 245 ambar için 750 bin dolar nakit, 250 bin dolarlık da daire teklif edildi. Nakliyecilerin bir kısmı firmayla anlaşma sağlarken bir kısmı ise teklifi kabul etmedi.
Bu arada, Şubat 2017’de Bakanlar Kurulu kararı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayıyla, üzerinde sadece TIR’ların yanaştığı tek katlı yapıların bulunduğu arazi kentsel dönüşüm kapsamında riskli alan ilan edildi.
Oy birliğiyle durdurma kararı
Söz konusu kararla gayrimenkullerini satmak istemeyen nakliyecilerin, mülklerinin elinden alınmasının da önü açılmış oldu. Nakliyeciler ise kararın iptali için Danıştay 14. Dairesi’ne başvurdu. Bilirkişi raporlarını dikkate alan Danıştay üyeleri, oy birliğiyle yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Kararda, Bakanlar Kurulu’nun riskli alan ilanının hukuka uygun olmadığının altı çizilerek, “Alanın zemin yapısı, genel olarak konumu, ulaşım ağı ve altyapı durumu nedeniyle de riskli olmadığı anlaşıldığından, işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için kanun ve yönetmeliğin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Bakanlar Kurulu’nun riskli alan kararı almasından sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü kentsel dönüşüm yasasını dayanak göstererek anlaşmaya yanaşmayan hak sahiplerinin paylarını satış kararı aldı.
“Hatalı rapor olduğu ispatlandı”
Nakliyeciler Sitesi arazisinde 40’a yakın hak sahibinin avukatlığını yapan Pervin Çelik, Danıştay kararıyla, yetersiz ve hatalı bir teknik raporla buranın riskli alan ilan edildiğinin ortaya çıktığını söyledi.
Davalar devam ederken 6 Ocak 2018’de, maliklere önceden bildirim yapılmadan ve zaman tanınmadan bir gecede zorla tahliye ve yıkım yapıldığını anlatan Çelik, “Bakanlık tarafından bu alanda yapılan uygulamalar ağır mülkiyet hakkı ihlallerine neden oldu” dedi. Hukuka aykırılıklara sebep olanlar ve yetkililer hakkında tazminat davası açacaklarını kaydeden Çelik, “Yürütmeyi durdurma kararına karşı itiraz hakkı yok. Alınan karar da iptal kararının sonuçlarını doğurur ve herkes tarafından uyulması zorunludur” dedi.
“Karar projemi etkilemez”
Akzirve Gayrimenkul CEO’su İbrahim Maasfeh, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararının projenin geliştirmesini etkilemeyeceğini savundu.
Maasfeh, “Mevcut imar planlarına göre yapı ruhsatlarımızı alıp çalışmalara başladık. Nihayetinde karar aleyhimize sonuçlanırsa tapu ve belediye harçları yönünden bir sonucu olacaktır. İnşaatı veya projeyi etkileyen bir durum yok. 1 milyar TL yatırım öngörülen projede toplam 492 bin metrekare inşaat yapılmacak ve 2 bin 182 bağımsız bölüm üreteceğiz.” diye konuştu.
Kaynak: Sözcü