İnşaat sektörünün son dönemlerde üzerinde durduğu konuların başında maliyet artışları geliyor. Firmalar yaz aylarında yaşadıkları konut satışların ardından yeni projeler için kolları sıvarken maliyetlerin fahiş derecede artmış olması sektörü zora sokuyor.
İnşaat demiri ve hazır beton fiyatlarındaki yüzde 100 fiyat artışının sektörü zora soktuğunu belirten Mamak İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Hamza Can; “Demirin tonu yılbaşında 3 bin lira civarındaydı. Kasım ayında ise 4 bin 540 liraya yükseldi. Aradan bir ay geçmeden demirin tonu 5 bin 800 lira oldu. Hangi girdiler bu kadar arttı. Döviz kurundaki yükseliş bile bunun yanında devede kulak kalır. Hazır betonun metreküp fiyatı da 120 liradan 220 liraya çıktı. Türkiye’de hangi sektörde bu kadar fiyat oynaklığı var? Bunu anlamamız, bu durumu kabullenmemiz mümkün değil. Bu zamları yapanlar aslında bindikleri dalı kesiyorlar” dedi.
“BİNDİĞİNİZ DALI KESMEYİN”
Demir-çelik ve hazır beton üreticilerine seslenen Can, “Devlet sektörü canlandırmak için hem tüketiciye hem de üreticiye düşük faizli krediler verdi. Devletimiz pandemi döneminde büyük fedakârlık yaptı. 3-4 ay sektör bahar havası yaşadı. Yeni inşaat projelerinin başlamasıyla birlikte demir- çelik ve beton üreticileri yaptıkları anlamsız ve fahiş zamlar sektörü çıkmaza sürüklüyor. Buradan sesleniyorum, sektör zarar görürse herkes altında kalır. Lütfen kendinize gelin ve zamları geri alın” çağrısında bulundu.
KDV YÜZDE 1’E DÜŞÜRÜLSÜN
İnşaat sektörünü canlı tutmanın tek yolunun faiz indirimi olmadığını savunan Hamza Can, “Devletimizi yönetenlerden rica ediyorum, sektörde maliyetlerin enflasyonun üzerinde artışını denetim altına alsınlar. Demire, hazır betona ve diğer girdilere haksız bir şekilde yapılan zamları iptal etsinler. Piyasayı kontrol altında tutsunlar, başı bozukluğa son versinler. Geçici olarak inşaat demiri ve hazır betonda uygulanan KDV oranı da yüzde 1’e düşürülebilir. Zaten vergi iadesi alındığı için bu konuda devletimizin de bir zararı olmaz” şeklinde konuştu.
DEPREME KARŞI KENTSEL DÖNÜŞÜM
Konutların ucuza mal edilmesinin kentsel dönüşüme büyük avantajlar sağlayacağını kaydeden Can, “Deprem ülkemizin bir gerçeği. Özellikle İstanbul’da muhtemel büyük bir depremde binlerce can kaybından, milyarlarca lira zarardan söz ediliyor. Şimdi siz konut maliyetlerini artırırsanız, konutlar ulaşılamaz fiyatlara yükselirse bu kentsel dönüşümler nasıl gerçekleşecek? Eğer ülkemizin bina stokunun yenilenmesi, depremlere dayanıklı hale gelmesini istiyorsak, maliyet artışlarını acilen kontrol altına almamız gerekiyor. Bu sorun sadece müteahhitlerin değil, tüm ülkenin sorunudur, acilen ele alınmalıdır” diyerek açıklamasını tamamladı.
