Gayrimenkul Sektöründe proje teknik tanıtım olgusunu geliştiren, 1994 yılında Acarkent projesinde uygulamaya başlayan biri olarak “Deprem Gerçeğini“ yıllardan beri hizmet projelerimde vurguluyorum… dile getiriyorum… yazıyorum; reklam yapıyorsun diyorlar.
Ne yazık ki 99’u yaşadık, doğal afetler kadar yapıların “ölüm tehditini“ gördük. Rant için, menfaatlerimiz için Kentsel dönüşüme direndik, 7 tepeli İstanbul ile yarışacak dikey tepeler oluşturduk.
24 Eylül Saat:11:00 Silivri – Büyükçekmece açıkları 4,7!.. kabul etseniz de / etmeseniz de depremin İstanbul’da ayak sesleri geliyor…
Yabancı – Yerli Bilim adamları son dönemlerde açıklamalarını sıklaştırıyor
Alman Bilim adamları ve yeni nesil deprem tahmincisi Frank Hoogerbeets olası Marmara / İstanbul depremi için aylardan beri uyarıyor…
Hocalarımız 2019 – 2026 yılları arasında 2,5 dakika sürebilecek 7,5 büyüklüğünde Deprem öngörüyor.
Deprem; yaşam – yerleşim – ekonomik kayıp demek. Bürokrasinin Yerel yönetimlerin görevi eski İstanbul ile iç içe geçmiş yeni İstanbul’un kent ölçeğinde planlama ve uygulamasını yapmak.
Yerleşim alanları ile Sanayi yapıları kendileri ve çevresi için çok büyük tehditler oluşturuyor.
Deprem sonrası sadece “konutları“ sorguluyoruz, neden “ticari – sanayi yapıları – fabrikaları“ gündeme getirmiyoruz…. Korkmayın tüm yapıları sorgulayın !… Toplanma yerleri deyip duruyoruz; olmasın demiyorum, ama önce toplanabilecek sağ insan olabilmeli.
Deprem gerçeğine göre soruyorum;
- Sanayi yapılarının – fabrikaların risk analizlerine göre depremin yıkıcı etkisine göre çevreye verebileceği etkiler değerlendirildi mi? Ne önlemler alınıyor?
- Sanayinin dönüşümüne yönelik alınan önlemler ve planlar nelerdir?
- Kentsel dönüşümde İstanbul için planlanan adetsel dönüşüm bu uyarı ile artırılacak mı?
- İstanbul artık “yatay“ gelişecek mi ?
- Sahil şeritlerinde “tsunami“ risk analizlerine göre sahil şeridi yapılaşma sınırları tekrar değerlendirilecek mi?
Bu hafta depremin psikolojik etkisi ile; eski yapılardan, yeni yapılara… dikey yapılardan, yatay yapılara… apartmanlardan, müstakil villalara yönelim göreceğiz.
EYY İSTANBUL… İSTANBULLU UYAN…
Bilge Özdemir