Bu yıl yatırımların yönü ve alanının da değiştiği ve bu kapsamda gayrimenkul yatırımlarında Asya’nın yeni fırsatlar sunduğu belirtiliyor.
Cushman&Wakefield, global gayrimenkul yatırımlarına yön veren ‘Yatırım Atlası 2018’ raporunun sonuçlarına göre gayrimenkul sektöründe yatırım bölgeleri de yatırım alanları da değişiyor.
Rapora göre Türkiye, ofis yatırımlarında yüzde 7.25, perakendede yüzde 6.5 ve sanayide yüzde 9’luk yıllık yatırım getirisine sahip.
“Yatırım seviyesi rekor kırdı”
Raporu değerlendiren Cushman&Wakefield Yönetici Ortağı Tuğra Gönden, gayrimenkul yatırım seviyesinin 2017’de rekor kırdığını söyledi.
Küresel gayrimenkul yatırım seviyesinin 2017’de 1.62 trilyon doları geçtiğini anlatan Gönden, “2015 seviyesi 1.45 trilyon dolardı. Zirvenin aşılmasının en önemli sebeplerinden biri Asya’daki yükselen performans. 2018 ve sonrasında da yatırımlar batıdan doğuya yönelecek” dedi.
Gönden, 2017 yılında ülkeler arası ticari gayrimenkul yatırım hacminin 158.1 milyar dolar olduğunu ve bunun yaklaşık yüzde 75’inin sadece Avrupa bölgesine gerçekleştiğini anlatarak, “Türkiye’nin payı ne yazık ki kısıtlı kaldı. Türkiye, küresel ticari gayrimenkul pastasından 2016’da 206 milyon dolar, 2017’de ise 355 milyon dolar pay aldı. Yatırımdan aldığımız pay düşük ama önümüzde örneğin yurt ve veri merkezleri alanında çok büyük fırsatlar var” şeklinde konuştu.
“Trump gayrimenkulü olumsuz etkiliyor”
Politik faktörlerin İngiltere, İspanya, İtalya, Rusya ve Türkiye dahil birçok ülkede etkili olacağını vurgulayan Gönden “Fransa ise, 2024 Olimpiyatları nedeniyle farklı bir şekilde takip edilecek. Amerika’da Başkan Trump’ın politikaları gayrimenkul yatırımlarını olumsuz etkilemeye başladı. Yıllık yüzde 96 artış gösteren Asya kaynaklı yatırımların Kuzey Amerika’nın kaybı, Avrupa’nın kazancı haline dönüşeceği düşünülüyor” diye konuştu.
Rapordaki verilere göre yükselişe geçen paylaşım ekonomisiyle birlikte önümüzdeki yıllarda üreticilerin de yatırımcıların da farklı gayrimenkul konseptlerine ilgi duyacak.
Alternatifler
Gönden, ofis ve rezidans pazarının tahtına aday alternatifleri şu şekilde sıralıyor:
Öğrenci yurtları: Yatırımcıların alternatif konut faaliyeti alanlarının başında öğrenci konaklaması var. Özellikle küresel çapta popülaritesi artan üniversiteler sayesinde öğrenci konaklamalarının hacmindeki hızlı artış yatırımcıları hem bu konsepte hem de üniversite şehirlerine itiyor.
Oteller: Güçlenen turizm ve global ekonomideki yükseliş, küresel ölçekte otel yatırım hacimlerini koruyor. Bu alternatif yatırım için de en güçlü aday Asya. Avrupa seviyesini korurken, Kuzey Amerika’da hacimler azalıyor.
Sağlık ve bakım evleri: Yaşlanan küresel nüfus ile birlikte yakın gelecekte, yaşlı bakım hizmet yelpazesinde yer alan sağlık ve bakım tesisleri için güçlü talep bekleniyor.
Veri merkezi: Tüm dünyada veri merkezi yatırımları yükselişte. Küresel çapta hacimler yüzde 20 artmış durumda. Verideki artışla birlikte 2018’de, veri merkezleri inşa ve işletmesine talep yükselecek.
“Asya fırsatlar sunacak”
Küresel gayrimenkul pazarında yatırımcıların hedeflerini bölgeler arasında değiştireceğini dile getiren Gönden, “Bu nedenle 2018’de daha dinamik bir pazara tanık olacağız. Asya’ya karşı artan bir sınır ötesi ilgi bekliyoruz. Sektörün gelişmesi durumunda Hindistan da fırsatlar sunacak. Tayland, Vietnam, Filipinler ve Çin dahil tüm Asya fırsatlar konusunda iddialı. Rusya ve Brezilya’nın da tekrar oyunun bir parçası olma yolunda ilerleyecek.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Hürriyet