Ispartakule mevkiinde hayata geçirdiği BANU EVLERİ markalı konut projeleriyle tanıdığımız Hasanoğlu Şirketler Grubu, bu yılın ilk çeyreğinde, özellikle Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarına ve Türkiye’de konut yatırımı yapmayı planlayan yabancı yatırımcılara yönelik olarak düzenlenen fuarlara katılarak yabancıya konut satışına verdiği önemi gösteriyor.
2019 Şubat ayında Almanya’nın Düsseldorf kentinde düzenlenen “Evim Türkiye”, Mart ayında Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen “MIPIM 2019” ve Nisan ayında Almanya’nın Frankfurt şehrinde MÜSİAD tarafından düzenlenen Hessen İnşaat ve Emlak Fuarı’na katılan Hasanoğlu Şirketler Grubu bu fuarlarda yapımını tamamladıkları ve satışları devam eden BANU EVLERİ projeleri ile bu yıl başlayacakları 4 yeni konut projesini gurbetçi vatandaşlarımıza ve yabancı yatırımcılara tanıttı.
“İç piyasada şimdilik potansiyel yok”
Emlakdream.com Genel Yayın Yönetmeni Ayla Özer’e gayrimenkul sektörü ile ilgili görüşlerini anlatan Haluk Hasanoğlu, mevduat faizlerinin bu kadar yüksek olduğu sürece kimsenin konut alamayacağını söyledi.
Yatırımcı açısından parasını mevduat faizlerinde değerlendirenler için yıllık yüzde 20’ler seviyesinde kesin bir kazanç söz konusu olduğunu belirten Hasanoğlu, gayrimenkulde bugün bitmiş bir konutu bile satın alsanız veya kiraya verseniz dahi mevduat faizlerinin altında kaldığına dikkat çekt. Hasanoğlu, iç piyasaya dönük pazarlama faaliyetleri yapabilmeleri açısından iç piyasada potansiyel olmadığını kaydederek uzun zamandır rotalarını yabancı yatırımcıya satışa çevirdiklerini ve bu konuda da oldukça başarılı olduklarını ifade etti.
“Konut stoklarımızın yarısını yabancılara sattık”
Son dönemde tamamladıkları BANU EVLERİ Ispartakule 2 ve 3 projelerindeki stokların yarısını yabancı yatırımcıya sattıklarını dile getiren Hasanoğlu, bu dönemde yurt dışında yaşayan Türkleri hedefledikleri çalışmalar yaptıklarını belirtti.
“Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarının güven sorunu var”
Bu yılın ilk çeyreğinde ikisi Almanya’da ve biri de Fransa’da olmak üzere 3 gayrimenkul fuarına katıldıklarını hatırlatan Hasanoğlu, bu fuarlara ziyaretçi olarak gelen ve ana yurtlarında bir yatırım arayışı içinde olan gurbetçi vatandaşlarımızın Türkiye’deki projelere ve inşaat şirketlerine karşı bir güven sorunu olduğunu kaydederek “Türkiye’deki bazı firmalar yüzünden daha önce mağdur olanlar oldu. Bu mağduriyetlere rağmen Ortadoğu’dan gelen, dil bilmeyen, buradaki hukuku bilmeyen yatırımcılar tüm risklere rağmen 250 bin dolarlık yatırım yapıyor. Biz kendi vatandaşımızı ikna edemiyoruz. Bizim elimizde bitmiş konut var hemen teslim tapu, ona rağmen zorlanıyoruz. İkinci konu da işin matematik tarafı. Avrupa’da yaptığı bir yatırımın geri dönüş süresi örneğin 15 yıl Türkiye’de aynı sermaye ile yatırım yaptığında 30 yılda geri alabiliyor ya da geri alamıyor. Onun için de fiyatların düşmesi lazım ancak düşük fiyatların geri gelmesi mümkün değil. İnşaat malzeme fiyatları her geçen gün artıyor” dedi.
Avrupa’da düzenlenen fuarlara ilgi ve alakanın yüksek olduğunu ama netice alma konusunda çok verimli olmadığını aktaran Hasanoğlu, yurt dışında yaşayan Türklerin ülkedeki firmalara bakış açısı ve ekonomik şartlar nedeniyle uzun vadede karar verdiklerini ve bu fuarlara katılan gurbetçi vatandaşlardan Ramazan ayının sonunda geri dönüş beklediklerini söyledi.
“Konut yatırımı şimdi olmasa da birkaç yıl içinde çok kazandıracak”
Son projelerinde 2+1 daireyi hemen teslim 500 bin liraya sattıklarını belirten Hasanoğlu, hemen yan parselde yeni başlayacakları projelerinde emsal daireyi o fiyata mal edemediklerine dikkat çekerek “Bir miktar konut stoğu var doğru ama bunlar eridiğinde fiyatlar yüzde 20, yüzde 25 yükselmeye başlayacak. Şu dönem gayrimenkul yatırımı çok cazip değil gibi görünüyor ama çok uzun değil birkaç sene gibi bir vadede kazandıracak bir yatırım olacak” şeklinde sözlerine devam etti.
“Vatandaşlık düzenlemesi yabancı alımlarını canlandırdı”
Türkiye’de 250 bin dolarlık gayrimenkul alımına vatandaşlık veriliyor olmasının özellikle Ortadoğulu yatırımcılar açısından canlanmaya neden olduğunu dile getiren Hasanoğlu, bu düzenlemenin kendileri için de iyi olduğunu vurguladı. Hasanoğlu bitmiş konutlarına olan talepte hemen ekspertiz yaptırdıklarını, ertesi gün hemen tapuya gittiklerini, bu konuda birlikte çalıştıkları şirketler olduğunu ve onlarla birlikte hareket ettiklerini söyledi.
“Ispartakule ve Bahçekent’te 4 yeni proje”
Hasanoğlu, katıldıkları fuarlarda bitmiş konutlarının yanı sıra bu sene içinde Bahçeşehir ve Bahçekent’te başlamayı planladıkları 4 yeni projelerini de tanıttıklarını anımsatarak bu projelerin tamamının kendi arsaları üzerinde 120 bin metrekare inşaat alanına ve 75 bin metrekare satılabilir alana sahip olacağını ve yaklaşık 750 konuttan meydana geleceğini, dört projenin toplam 450 milyon liralık yatırım değeri olduğunu aktardı.
Bahçeşehir’e komşu Bahçekent bölgesinde millet bahçesinin tam karşısında yer alan iki arsa üzerine yapılacak yeni projelerde ortalama metrekare fiyatının 4 bin 750 lira olacağını belirten Hasanoğlu, bölgede inşaatı devam eden biten projelerde de fiyatların 4 bin lira seviyelerinden başladığını, biten projelerde metrekare fiyatlarının 5 bin 500 lira ile 6 bin lira arasında değiştiğini kaydetti.
“Emin adımlarla büyüyoruz”
Öz kaynaklarıyla ve sıfır bankakredisiyle proje geliştirdikleri için aynı anda çok proje üretmediklerini ifade eden Haluk Hasanoğlu; “Sektördeki büyük firmaların en büyük sorunu ciddi miktardaki döviz ve TL cinsindeki banka kredi borçları. Biz öz kaynaklarımızla hareket ettiğimiz için böyle risklerimiz yok, hatta borçlarımızın aktiflerimize oranı yüzde 3-4 seviyesinde. Emin adımlarla gidiyoruz, aynı anda çok proje yapmıyoruz, en fazla 250 konut üretiyoruz. Bizde küçük metrekareli daire yok. Aile konsepti üzerinden ilerliyoruz. En küçük dairemiz 120 metrekare, o yüzden metrekare olarak söylemek gerekirse yılda 25 bin ile 30 bin metrekare arasında inşaat yapıyoruz” dedi.
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sektörel bazlı düzenlemeleri çok önemli”
Sektörel bazda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın müteahhitleri sınıflandırmasının çok önemli bir adım olduğuna dikkat çeken Hasanoğlu; “5-10 yıl önce bu adımlar atılsaydı şimdi sektör bu sıkıntıları yaşamayacaktı. Çok fazla üretici var. Bu dönem sonradan inşaata giren yatırımcılar için de ayıklanma dönemi oldu. İnşaatta çok kâr var diye inşaata girenlerde bunun böyle olmadığını gördüler. Arsa sahipleri için de bir düzeltme dönemi oldu. Şimdi gerçekten inşaatı yapabilecek inşaatçı arıyorlar.” açıklamasında bulundu.
Kentsel dönüşüm konusundaki düzenlemelerin de çok önemli olduğunu kaydeden Haluk Hasanoğlu; “Ciddi bir düzenleme geldi. Artık müteahhitlik sınıflandırmasına göre 30 bin metrekare inşaat yapabilecekken kentsel dönüşümde 15 bin metrekare proje inşaatı yapabilecekler. Ayrıca teminat mektubu ve bazı mali şartları sağlamaları gerekecek. Bu süreçten herkes bir çıkarım aldı” diyerek sözlerini tamamladı.
