Dünyanın en büyük Uluslararası Gayrimenkul Fuarlarından biri olan ve 13 Mart tarihine kadar açık kalacak MIPIM 2015’e Türkiye’den gayrimenkul firmalarının yanı sıra markalaşma hedefindeki şehirlerin katılımı damga vurdu.
Cushman & Wakefield Yönetim Kurulu Başkanı, ULI Türkiye Başkanı Haluk Sur, Türkiye açısından bu senenin diğer yıllara kıyasla en önemli farkının yalnızca gayrimenkul firmaları değil İstanbul dışında birçok kent ve belediyenin MIPIM’de yer alması olduğunu vurguladı.
İstanbul, Beyoğlu dışında Ankara, Antalya, Balıkesir gibi kentlerin artık biz de bu yarışın içindeyiz; kendimizi dünyaya açmak ve tanıtmak istiyoruz mesajını vermeye başladıklarını ifade eden Sur, ‘’ Bu çok önemli bir mesaj. Gönül Türkiye adına bu çapta bir katılımın özellikle 2000 – 2008 yılları yani küresel ekonomik krize gelinceye kadar sürede, paranın akacak yer aradığı dönemde olmasını isterdi. Mevcut konjonktüre baktığımızda Avrupa’nın kendi kriziyle baş başa olduğunu görüyoruz ama hiçbir şey için geç değil. Önemli olan herhangi bir beklentiye girmeden, doğru projelerle kentlerimizin hatta gayrimenkul şirketlerimizin kendilerini bu tür önemli organizasyonlarda tanıtması ve bunun süreklilik kazanması. Türkiye’nin gayrimenkul sektörüne daha fazla kaynak çekeceği zamanlar mutlaka gelecek. Geçmişle mukayese edildiğinde çok da iyi bir noktada olduğumuzu biliyoruz ama Türkiye’nin bunun daha ötesini yapmaya potansiyeli olduğunu da biliyoruz. Gelecek yılların daha iyi olacağına inanıyorum.’’ dedi.
Etkinliklerin arkasında duracak bir kurumsal güç şart!
2013 ve 2014 yıllarında 2 kez üst üste ‘’Onur Ülke’’ seçilerek pek çok etkinlik düzenleyen Türkiye bu sene de maketi ve gerçekleştirdiği özel şovla ilgileri üzerine çekti.
Önemli olan bütün bu etkinliklerin arkasında duracak bir kurumsal gücün olması diyen Sur sözlerine şöyle devam etti ‘’ Geçmişte zaman zaman İstanbul Büyükşehir Belediyesi bunu yaptı ama ne yazık ki sürdürülebilir olamadı. Şimdi İstanbul Ticaret Odasının bu işe aklı, gönlü ve kaynaklarını yatırdığını görüyoruz. Bu sürekli hale gelirse, her zaman olduğu gibi Türkiye, İstanbul ve diğer kentlerimiz bu tür fuarların yıldızı olmaya devam edecek. Hep iddia ile geldiğimiz bir şey var; Türkiye İstanbul’dan ibaret değil, Türkiye’nin diğer kentleri de markalaşmalı, bilinmeli. Bunun için de kendilerini dünyaya açmalı. Bu yıl ki fuar bunun habercisiydi.
Arzu edilen 20.000’den fazla ziyaretçinin katılımıyla gerçekleşen ve gayrimenkul firmaları kadar sektöre yatırım yapmak isteyen global yatırım fonlarının da buluşma noktası olan bu tür önemli fuarlara daha hazır gelinmesi, projelerin önceden belli olması ve yatırımcılarla aylar öncesinden irtibatlar kurularak daha verimli görüşmeler yapılması. Bunların hepsi olacak; yaptıkça öğrenip daha iyi yerlere varacağız.’’