Management Plus tarafından bu yıl 11’incisi İzmir’de düzenlenen “Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi”nin sonuç bildirgesi açıklandı.
Zirvede, kentsel dönüşümün Türkiye için en büyük ve önemli projelerinden olduğu, İzmir’in akıllı şehirlere yatırımı arttırmasının özellikle enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik açısından çok önemli olduğu belirtildi.
Ayrıca, İzmir’in deprem riski altında olmasından dolayı ve kentsel dönüşümün acil bir
zorunluluk olduğu, revize planlarla kentsel dönüşüm yapılamayacağı ve bir faciaya gidilebileceği, herhangi bir afet durumunda İzmir’ de ekonomik kayıpların 30 milyar dolara
çıkabileceği, İzmir’ de yılda 25 bin bina dönüştürülebilirse yaşanacak olumsuzlukların
önüne geçilebileceği kaydedildi.
Kentsel dönüşüm her yönüyle ele alındı
Rant anlayışıyla İzmir’de kentsel dönüşümün gelişemeyeceği vurgulanan programda ayrıca şu sonuçlara ulaşıldı:
“İzmir de kentsel dönüşüm çalışmaları diğer şehirlere göre gecikse de bunun bir fırsat olduğu ve diğer şehirlerde yapılan hataların yapılmasını önleyeceği. Yeşil alanı, donatısı olmayan, insanların sosyo-psikolojik ihtiyaçlarını gözetmeyen ve gidermeyen projelere kentsel dönüşüm projeleri denemeyeceği, insan ve toplum sağlığının iyileştirilmesi, yüksek yaşam kalitesi sunan mekanların üretilmesi, yeni iş alanlarının geliştirilmesi, azalan komşuluk ilişkilerinin güçlendirilmesinin kentsel dönüşümün önemli bir boyutunu
oluşturduğu, kentsel strateji ve master plan yaklaşımın kentsel dönüşümün ana felsefesi
olması gerektiği ve İzmir için hayati öneminin olduğu, entsel dönüşüm sürecinde İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerin yerel yönetimlerin vizyon planı, stratejik planlama ve master plan peşinde koşması gerektiği,
Yatay mimari koşullarını yaratabilmek için ada bazlı dönüşümün İzmir’de motive etmek gerektiği, estetik tasarımlarla kentsel dönüşümün yapılması ve İzmir şehir dokusunun
korunarak entegre edilmesi gerektiği, akıllı şehir çalışmalarının kentsel dönüşüm çalışmalarıyla entegre edilmesi gerektiği, sanayi alanlarının dönüştürülmesinin önündeki yasal engellerin bir an önce kaldırılarak İzmir’in gelişimine önünün açılması gerektiği
25 İzmir Büyükşehir ve ilçe Belediyelerin yapacağı çalışmalarla tarihi dokuyu öne
çıkarmasının gerektiği, İzmir İlçe Belediyelerinin kentsel dönüşümün içine daha fazla girmelerinin gerektiği, sosyal ve ekonomik boyutun kentsel dönüşümde ön plana alınması, insan ve mekan kavramı ekseni üzerine oturtulması gerektiği, kentsel dönüşüm sürecinin hızlanması için halkla ilişkiler ve iletişim sürecinin geliştirilmesi gerektiği, 6306 nolu yasa ile diğer belediye yasalarının entegre edilmesi gerekliliği…”
Zirvede, kentsel dönüşüm kanununun inovatif bir hale getirilmesi için karbon salımının
azaltılması ve enerji verimliliğinin arttırılması konularının 6306 nolu yasanın
içine koyulması gerektiğinin altı çizildi.
Tüm paydaşların işbirliği içinde olması gerektiğinin altı çizilerek, “otopark ve donatı alanlarını projede çözemeyenlerin ruhsatlarının verilmemesi gerektiği, İzmir’e olan göçün yönetilmesi için gerekli çalışmaların acil başlatılması gerektiği, tip sözleşmelerin geliştirilmesi gerektiği, maliklerinde haklarını koruyabilecek ama süreci hızlandıracak bir tebligat yönetmeliğinin çıkarılması gerektiği, kentsel dönüşüm projeleri için çok daha düşük faizli kredi imkanlarının devlet desteği ile sağlanması gerekliliği, kentsel dönüşümde garantör kredisi tesis ederek projelere finansman sağlanabileceği” vurgusu yapılı.
Zirvenin sonuç bildirgesi
Zirvenin sonuç bildirgesinde ise kentsel dönüşüm sürecini güçlü kılacak hususun, halkı sürecin içine dahil etmekten geçtiğini aktardı.
Dolayısıyla, kentleri kentsel ölçekte, sosyal yapısı ve yaşayan dokusu da düşünülerek, yapısal olarak dönüştürmek gerektiğinin altı çizilen bildirgede, şunlara yer verildi:
“Süreci, kenti tanımlayan değer haritaları, yoğunluk haritaları, yoksulluk haritaları, yoksunluk haritaları ve siluet haritaları gibi stratejik haritaların hazırlanması takip eder. Aşama aşama ilerleyen bu süreçte üzerinde durulması gereken üç önemli odak vardır.
Birincisi, stratejik vizyon olarak tanımlanan, dönüşümün parsel ya da proje bazında değil, daha geniş bir vizyonla yapılmasıdır. İkincisi, Stratejik Kentsel Planlamadır. Sürecin bir kentsel vizyon kurgusu temelinde yürütülmesi gerekmektedir.
Üçüncü odak ise Stratejik Kentsel Tasarımdır. Tasarım ilkelerinin, tasarımdan etkilenecek insanlarla belirlenmesi esastır. Bunun için, tartışmaların yapılabileceği platformlar oluşturulmalı ve katılımlar sağlanmalıdır. Bu aşamalar sonucunda elde edilen analizlerle beraber, İzmir’ de nerelerin dönüşüm, nerelerin gelişim alanı olduğu, yaşayan insanların ne ölçüde etkileneceği konusunda bilimsel kararlar alınabilecektir. Hedefimiz, dünyadaki kentsel tasarım ilkeleri ile uygulanmış başarılı kentsel dönüşüm projelerini ve bu alandaki gelişmeleri özümseyen, parsel bazında değil kentsel ölçekte ele alınmış, yaşayan sosyal yapıyı da önemseyen, akıllı ve sürdürülebilir kentler planlamaktır.”
