Günümüzde var olan kavram ve uygulamalardan biri olarak ön plana çıkan iktisap tarihi, menkul kıymetlerin elden çıkarılması sonrasında kazanç değerini simgeleyen vergilendirmeleri kapsayan bir terim olarak karşımıza çıkıyor.
Taşınmazlarla ilgili mal ve haklar bedelsiz olarak edinilmişse bu mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı olarak vergilendirilemiyor.Bunun dışında, iktisap şekli ne olursa olsun söz konusu mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı olarak vergilendiriliyor.
Gayrimenkullerde iktisap tarihinin nasıl belirlenmesi gerektiği, 25/03/2011 tarihli Gayrimenkullerin Elden Çıkarılması Halinde, Değer Artışı Kazancının Hesaplanmasında, İktisap Tarihi Olarak Hangi Tarihin Esas Alınacağına İlişkin Açıklamalar kapsamında yer alıyor.
Gayrimenkul satışları sırası ve kiraya verilmesi durumlarında yaşanan yüzde 5 gibi bir gider indirimlerinin gerçekleşmesi ise 5 yıl gibi bir süreyi kapsamaktadır. Yüzde 5’lik indirim durumu yalnızca gayrimenkul hasılatlarında uygulanan bir durumdur. Buna göre iktisap bedeli hakkında 88. madenin 3. fıkrasına göre açıklandığında iktisap tarihinin her yıl süreyle yaklaşık yüzde 5’lik bir indirimle 5 yıl içerisinde devam edeceği verilen hükümler arasında da yer alıyor.
İktisap şekli nasıl olursa olsun yazılı beyan ile gayrimenkullerin değerlendirilmesi ve kazanç yolunun elde edilmesi adına elden çıkarılması sırasında yüzde 5’lik kısım 5 yıl bir süre zarfında devam ediyor.
Gayrimenkulün ihale veya icra yoluyla alındığı durumlarda da fiilen kullanıma hazır şekilde teslim alındığının gerekli belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, tapu tescil işlemi olmasa dahi fiilen kullanıma bırakıldığı tarihin iktisap tarihi olarak kabul edilmesi gerekiyor.