8 haziran 2018’de başlayan ve 2 kere uzatıldıktan sonra 15 haziran 2019’da sona eren imar barışı sürecine 10 milyon 079 bin kişi başvurdu.
Antalya’da en çok başvurular Kepez, Manavgat ve Alanya’dan yapılırken en az başvuru da kentin en küçük ilçesi İbradı’dan geldi. Antalya genelinden bugüne kadar yatırılan harç tutarı 1 milyar 160 milyon lira oldu. Para yatırma süresi 30 hazirana kadar devam edeceği için bu ödenen miktarda artışlar bekleniyor.
Manavgat’tan yapılan başvurular sorgulanmalı..
Kepez’de çok fazla sayıda gecekondu olduğunu bu nedenle de imar barışına çok fazla başvuru gelmesinin normal olduğunu ifade eden Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Başkanı Ufuk Aydın, Manavgat’ın yeni gelişen bir ilçe olmasına karşın bu kadar yüksek sayıda imar barışı başvurusunun gelmesinin dikkat çekici olduğunu ve bunun sorgulanması gerektiğini söyledi.
İmar Barışı mühendisleri yok saydı..
İmar barışının kamu zararı, can ve mal kaybına yol açacak bir model olduğunu dile getiren Aydın, sürecin mühendisleri yok saydığını kaydetti.
Deprem, heyelan, erozyon ve dere yataklarına yapı yapanların da bu af kapsamında başvuru yaparak yapı kayıt belgesi aldığına dikkat çeken Aydın, meslekleri gereği imar barışı sürecinde başvuruları esnasında bile özellikle tarım arazileri, sit alanları, meralar, orman arazileri, kıyı alanlarında tespit edilmiş, depremselliği yüksek, heyelan alanlarında olup olmadığını belirleyebilecek bir seviyede olmalarına karşın kendilerinden görüş bile alınmadığını belirtti.
Bu süreç adliyelerin onlarca senesine mal olacak mülkiyet davalarına dönüşecek..
İmar barışında beyan edilen bilgilerin doğruluğu, yanlışlığı ile ilgili ne yapılacağının halen belirsiz olduğunun altını çizen Ufuk Aydın, beyanların kontrol yönetmeliği, yaptırım yönetmeliği gibi bir yazılımın ve bir kuralın da çıkmadığına işaret etti.
Sürecin 31 aralık 2017 öncesinde yapılan binaları kapsayacağı yasayla tarif edilmesine karşın başvuruların tamamlandığını ama tespitlerin başlamadığını söyleyen Aydın, yapı kayıt belgesi sonrası tapu tescil aşamalarının şu anda tam bir kaosa gebe olduğunu, alelacele yaratılmış imar barışı süreci sonrasında memleketin adliyelerinin onlarca senesine mal olacak mülkiyet davalarına dönüşeceğini ifade etti.
