İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İstanbulluların hayatının vazgeçilmezi haline gelen, hattın uzunluğu ve yoğunluğu nedeniyle fıkralara, parodilere konu olan metrobüslere neşter vuruyor.
Yoğunluğun yaşandığı istasyonların yenilenmesi projesine hız veren İBB, Başkan Ekrem İmamoğlu’nun “Geç kalınmış bir yatırım” olarak nitelendirdiği, eskiyen araçların yüksek kapasiteli ve çevreci otobüslerle yenilenmesi çalışmasında da sona yaklaşıyor. İki yeni aracın test sürüşüne katılan İmamoğlu, “Hızlı davranmak istiyoruz. En doğru kararı vererek, metrobüsün daha güvenli, daha konforlu, daha hızlı bir ulaşım aracına dönüşmesini sağlayacağız.” demişti.
Metrobüs hattının İstanbul ulaşımındaki yeri ve geleceği hakkında bilgiler veren İBB Ulaşımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Orhan Demir, şehrin en yoğun nüfusunun ve iş merkezlerinin bulunduğu E-5 Karayolu’nda kurulan ulaşım sisteminin, vatandaşlardan çok fazla talep gördüğünü söyledi. Metrobüste günlük ortalama yolculuk sayısının 1 milyona yaklaştığını, bazen aştığını belirten Demir, “Metro gibi iyi bir sistemle yönettiğimiz hatta yoğunluk, arıza ve kazalar nedeniyle zaman zaman sıkışıklıklar ve aksaklıklar yaşanabiliyor.” diye konuştu.
Yolcuların istasyondaki bekleme süresini ve yoğunluğu azaltmak amacıyla, otobüsleri üçlü katar şeklinde çalıştırdıklarını, bazı duraklarda indirmelerin istasyonun biraz daha gerisinde yapıldığını, İstanbulkart’ın metrolar gibi gişelerde basıldığını aktaran Demir, hattın iyileştirme çalışmaları hakkında ise şu bilgileri verdi:
“Günde 1 milyon yolcu, metrobüsün kapasitesinin üzerinde. Kapasiteyi daha fazla arttırabilmek için yapılabilecek şeylerden biri, araçların boyutunu büyütmek. Uzunluğu 21- 24 metre arasında olan ve 200-230 yolcu taşıyabilen 300 yeni araç almayı planlıyoruz. Yeni otobüslerle, hattın yolcu taşıma kapasitesini yaklaşık yüzde 25 arttıracağız. Ancak hatta erişmek için kullanılan üst geçit ve merdivenlerin de kapasitesini arttırmak lazım. Bu yönde de çalışmamız var. Bir başka yöntem ise araçların birbirine daha yakın gittiği otonom bir sürüş tekniği geliştirerek, yoldaki kullanılmayan alanı azaltıp kapasiteyi arttırmak. Yakın zaman önce iki ayrı marka otobüsü hatta test ettiklerini hatırlatan Orhan Demir, yeni araçların yüksek kapasiteli, konforlu ve engelli kullanımına uygun bir dizayna sahip olacak”
Demir, “Bu araçlar, maalesef otomobiller gibi önceden üretilip satışa sunulmuyor. Siz karar veriyorsunuz, hatta iç dizaynını seçiyorsunuz ondan sonra üretilmeye başlıyor. Bu nedenle yeni araçların İstanbul’da hizmete girmeleri 6 ayı bulur.” dedi.
