Çılgın proje Kanal İstanbul’un hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunun ilk aşaması İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından 28 kasımda ele alınacak. Takip eden 10 gün içinde son şeklini alan ÇED raporu ikinci aşamasını tamamlamış olacak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na raporun son halinin sunulmasıyla birlikte üçüncü sürecin de tamamlanmasından sonra nihai rapora gelecek eleştiriler sonrasında Kanal İstanbul projesi son şeklini alacak.
ÇED raporunun ilk aşamasına göre Marmara Denizi ile Küçükçekmece Gölü’nü birbirinden ayıran köprü pozisyonundaki kara parçası yaklaşık bir kilometre açılacak.
45 kilometre uzunluğa sahip olacak kanalın 7 yılda tamamlanması ve 75 milyar liraya mal olması planlanıyor.
ÇED Raporu, “Kanal İstanbul gerekli mi?” sorusuna da yanıt veriyor
Raporda ticari gemilerin 20 temmuz 1936 tarihinde imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi kapamında geçiş yaptığı ve o tarihlerde boğazlardan gelen yıllık gemi sayısının 3 binlerde olduğu hatırlatılarak günümüzde geçen gemi sayısının yılda 50 bine ulaştığı ve 2070 yılında boğazlardan geçecek gemi sayısının 86 binli adetlere yükseleceği ve özellikle, akaryakıt ve benzeri diğer tehlikeli/zehirli maddeleri taşıyan gemi ve tanker geçişlerinin artmasıyla birlikte İstanbul’un risk altına gireceği belirtilerek İstanbul Boğazı’na alternatif bir geçiş güzergahının planlanmasını zorunlu hale geldiğine dikkat çekildi.