27 Kasım 2024 Çarşamba
Ana SayfaSektörden HaberlerKentsel dönüşüm adıyla şehirler, ucube haline getirilmesin

Kentsel dönüşüm adıyla şehirler, ucube haline getirilmesin


İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, yapılaşmada estetiğin göz ardı edilmesi nedeniyle şehirlerin yaşanamaz hale geldiğini kaydederek, "Maalesef özellikle İstanbul ve Bursa gibi kentlerin estetiği kayboluyor ve bu şehirler ucube haline getiriliyor" dedi.

İMO Bursa Şubesi, İMO İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe'yi ağırladı. ‘Mesleki Davranış İlkeleri" konusunda bir seminer veren Gökçe, yapılarda estetik, sürdürülebilirlik ve mühendislikte etik konularına değindi. Kentsel Dönüşüm sürecinin planlayıcı değil, projeci bir anlayışla yapılmasını eleştiren Gökçe, "İnşaat mühendisinin, mimarın ve şehir plancılarının birlikte çalışmadığı bir Kentsel Dönüşüm süreci düşünülemez. Ne yazık ki, akşam karar verilip, sabah yap mantığıyla hareket edilmesini sıkça yaşıyoruz ve dönüşümü planlayıcı bir anlayışla değil projeci bir anlayışla yapıyoruz. Böyle olduğu için de İstanbul ve Bursa gibi kentlere girdiğimiz zaman ucubelerle karşılaşıyoruz" diye konuştu.

Konuşmasında mühendisliği; "teknolojiyi insanla buluşturan meslek" olarak tanımlayan Gökçe, "Günümüz dünyasında mühendisler, yapabilecekleri hatalarla milyonlarca insanın yaşamını sıkıntıya sokabilir veya yaşamlarını tehlikeye atabilir. Bu nedenle mühendislerin; mesleki donanımları ve deneyimleri çok iyi olmalı, etik bir anlayışla kaliteli malzeme kullanmaları gerekir" dedi. İnşaat mühendislerinin güvenli ve ekonomik yapılar yapmanın yanında estetiğe de önem vermesi gerektiğini vurgulayan Gökçe, "Bir mühendisin işi yalnızca güvenli Yapı yapmak değildir. Şehri güzelleştirecek, yaşanabilir hale getirecek estetik yapılar yapabilecek nitelik de olmalıdır. Maalesef bakıyoruz ki özellikle İstanbul ve Bursa gibi kentlerin estetiği kayboluyor ve bu şehirler, estetik anlayıştan uzak yapılarla ucube haline getiriliyor" şeklinde konuştu.

GELECEK KUŞAKLAR DÜŞÜNÜLMELİ

İnşaat mühendisinin sürdürülebilirlik anlayışı içinde, kaynakları gelecek kuşakları da düşünerek kullanması gerektiğini belirten Gökçe şunları kaydetti: "Bu konuda akla doğal olarak kentsel dönüşüm süreci geliyor. Bu süreç Türkiye'nin 25 yılını 30 yılını gerçekten ilgilendiren çok önemli bir süreç olacaktır. Ancak bu süreç, yık yap anlayışı yani bir Müteahhitlik anlayışı üzerine dayanıyor. İnşaat mühendisinin, mimarın ve şehir plancılarının ortaklaşa hareket etmediği bir kent olmaz. Ancak akşam karar verilip, sabah yap mantığıyla hareket edilmesini sıkça yaşıyoruz ve dönüşümü planlayıcı bir anlayışla değil projeci bir anlayışla yapıyoruz. Böyle olduğu için de İstanbul ve Bursa gibi kentlere girdiğimiz zaman ucubelerle karşılaşıyoruz."
Kentsel dönüşüme sadece can güvenliği açısından bakılmaması gerektiğini vurgulayan Gökçe şöyle devam etti: "Elbette ki kentlerimizdeki yapılara sadece Deprem güvenliği çerçevesinde bakılmaz. Bir Planlama mantığıyla kentlere bakarak, yıkılması gereken yapıları uzman görüşüyle tespit edip yıkmak lazım. Bu konuda yeniden planlamak ve en riskli yerlerden başlamak gerekir. Kentsel dönüşüm bölgeleri tespit edilirken bu bölgelerden çıkacak atıkların ne yapılması gerektiği noktasında çalışmalar yapılabilir ve bunu Türkiye başarabilir. Sürdürülebilirlik anlayışıyla çıkan malzemeler dönüştürebilinir ve gelecek kuşaklara yaşama hakkı verebilir."
Üniversitelerin inşaat mühendisliği bölümlerinde fiziki koşulların, öğrenci kontenjanı, derslerin dağılımı ve içeriklerinde ciddi sorunlar olduğunu dile getiren Gökçe, "İnsanların can ve mal güvenliğinde rol oynayacak inşaat mühendislerinin daha iyi daha kaliteli eğitim alması gerekir. Ancak görüyoruz ki alt Yapı sorunları çözülmeden neredeyse her ilimize inşaat mühendisliği açılmaktadır" dedi.

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI