19 Kasım 2024 Salı
Ana SayfaManşetKentsel dönüşüm "KHK" ile hızlanacak

Kentsel dönüşüm “KHK” ile hızlanacak

Türkiye'nin önemli gündem maddelerinden kentsel dönüşüm konusunda sorunların çözümü için Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) devreye alınmasına karar verildi.

Türkiye’nin önemli gündem maddelerinden kentsel dönüşüm konusunda sorunların çözümü için Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) devreye alınmasına karar verildi.

Buna göre, kentsel dönüşüm kapsamında bulunan riskli binaların dönüşümüne engel olmak için yasal boşluklardan yararlanan ve süreci kilitlediği belirtilen art niyetli kişilere karşı KHK kozu kullanılacak. Ayrıca “tabut konut”lardan kurtulmanın ve depreme karşı dayanıksız yapıların dönüşümü önündeki engeller kaldırılmış olacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, sektörün önde gelen temsilcileri İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER), Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) ve Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) ile kentsel dönüşümü ele aldı. Bakanlık tarafından alınan kararla, kentsel dönüşüm çalışmalarının önündeki engeller KHK ile daha rahat ve hızlı şekilde aşılacak.

Dernek başkanları, son zamanlarda bazı art niyetli kişilerin kentsel dönüşüm sürecini kesintiye uğratmak için uyguladıkları yöntemleri rapor halinde bakanlığa sunmuştu. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Şehircilik Şurası’nda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de “kentsel dönüşümün önündeki engellerin kaldırılması için çalışma yapılıyor” demişti.

Sektör temsilcileri yaptıkları temasların ardından, arsa payı düzeltim davası, tereke davası, gaiplik hali, hisselerin küçük miktarlara bölünmesiyle muhatap sayısının artırılması, yurt dışında mukim veya adresi belli olmayan maliklere satış yaparak tebligatın imkansızlaştırılma hali ve benzeri koşulların oluşturulmasıyla kanun boşluklarından yararlanan ve süreci sekteye uğratanlara karşı KHK ile çözüm bulunacağının müjdesini almış oldu.

“Yasal boşlukları kullanmaları engellenecek”

İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, deprem riski taşıyan binalardan kurtulmak için hazırlanan 6306 sayılı yasanın, bazı kişilerin tarafından art niyetli şekilde kullanıldığını söyledi.

Deprem riski olan binaların dönüşümüne engel olmak isteyenlere karşı herkesin bu seferberliğe katılmasını isteyen Durbakayım, “Bakanlık, bu art niyetli kişilerin çıkardığı engelleri bertaraf etmek için bir dizi kararlar aldı. Ancak yasal boşluklardan yararlanan bu zihniyet, yeni yöntemler buldu. Art niyetli arsa sahipleri, ilk olarak dönüşüm başladıktan sonra ‘arsa payı düzeltim’ davası açıyor. Bu şekilde arsa paylarının hatalı olduğunu öne süren kişiler açtığı bu davayla süreci kilitliyor. Ayrıca dönüşecek binadaki hak sahipleri tereke davası açarak, miras kalan malların bölüştürülmesini veya yeniden hesaplanmasını talep edebiliyor. Bu da süreci uzunca bir süre tıkıyor.” dedi.

Durbakayım,  mülkün hissesinin belli bir bölümünün yurt dışında oturan kişilere satılması şeklinde de bir yöntem kullanıldığını belirterek, “Bu sayede müteahhitler de yurt dışındaki hisse sahibinden onay almak veya tebligat yapmak için epeyce uğraşmak zorunda kalıyor. Böylece süreç uzayıp gidiyor. Bağdat Caddesi ve Fikirtepe gibi bölgelerde yapılan bu uygulamalar, hem dönüşümün önünü tıkıyor hem de mağduriyetler ortaya çıkarıyor” diye konuştu.

“Deprem bizi beklemez”

Bugüne kadar sadece 550 bin konutun dönüştürüldüğünü aktaran Durbakayım, şöyle devam etti:

“Yasanın yürürlüğe girdiği yıldan bu yana, yılda 100 bin konut dönüştürebilmişiz. Hali hazırda yaklaşık 7,5 milyon riskli konutun yenilenmesi göz önüne alınırsa, bu hızla bütün riskli yapıların dönüşümü için 70-80 yıl gerekmektedir. Peki deprem bizi bekleyecek mi? Beklemeyeceği apaçık ortada. Fay hatlarıyla dolu ve sarsıntılarla hareket eden dünyamızın deprem kuşağındaki ülkemizde, hemen hemen her gün deprem uzmanları tarafından depreme ne kadar yakın olduğumuzu açıklayan beyanatlar gelmektedir. Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakanımızın deprem riskini dile getiren konuşmalarını duyuyoruz.  Bu ve bunun gibi engellemelerin bertaraf edilmesi için KHK’ler ve torba kanuna konacak maddelerle çözüm üretilmesinin zaruri olduğunu Bakanlığa arz etmiştik. Aldığımız pozitif yönlü duyumlar, devlet erkanının da bu konuya gerekli ehemmiyeti gösterdiği yönündedir.”

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI