Türkiye’nin önümüzdeki 20 yıl içerisinde en önemli gündem maddelerinden biri olma yolunda ilerleyen kentsel dönüşüm sektörde art arda düzenlenen zirvelerle masaya yatırılıyor.Kamu görevlileri, müsteşarlar ,uzmanlar,özel sektör temsilcileri ,dernek temsilcileri nin katıldığı bu toplantılarda Kentsel Dönüşümün işleyişindeki aksaklıkları,yasadaki eksiklikleri ve zorlukları dile getiriyorlar.
Toplantılar deprem tehdidi altında bulunan, acilen 6,5 milyon konutun dönüştürülmesi gereken ülkemizde çoğu binanın depreme karşı dayanıksız ve yenilenmesi gerektiğini halka ve kamu oyuna anlatılması bakımından önemli.İstanbul’da 1999 depreminin ardından incelenen 55 bin 651 konut ve işyerinin yüzde 79’u hasarlı bulundu.Başbakan Erdoğan'ın "İktidarımıza bile mal olsa yapacağız" dediği Kentsel Dönüşüm'ün arkasında.Çevre ve Şehircilik Bakanı bu konuda özveriyle çalışıyor.
Bu süreç Türkiye için önemli bir fırsat.Türkiye’nin modernleşmesi için çok önemli bir adım.Kentsel dönüşüm olgusuna bütüncül bir yaklaşımla bakılması ve tüm sosyal paydaşların ortak katkısıyla hareket edilmesi gerekmekte.
Toplam 6.5 milyon konutu dönüştürerek 400 milyar dolarlık ekonomi yaratacak Kentsel Dönüşüm sayesinde her yıl 70 milyar dolar ödediğimiz enerjiden 12 milyar dolar tasarruf sağlayacağız .Bununla billikte dönüşüm sağlıklı binalarla birlikte , sağlıklı bir gelecek inşa etmek olduğunu aklımızdan hiç çıkarmayalım.Çocuklarımıza daha iyi ve daha güzel bir gelecek hazırlamak istiyorsak ,onlara sağlam birer ev, sağlam birer çevre ,parkından tutun kültür tesislerine, spor alanlarına, otoparkına, ısınma sistemine kadar kurulu bir miras bırakmak istiyorsak hızla kentsel dönüşüm uygulamalarının önünü tıkayan konuları çözüme kavuşturmalıyız.
Bu sorunların en önemlisi imar durumu.Ülkemizde kaçak ve izinsiz yapılaşmanın ne kadar yüksek olduğunu göz önünde bulundurursanız bu sorunu daha iyi algılayabilirsiniz.
Örneğin 30 -40 yıl önce 4 kat olarak yapılmış ama şu an ki imar durumuna göre 3 kata kadar izin verilen konutun dönüşümünün ne kadar zor olacağını siz tahmin edin.4 dairelik bina 3 daireye düşüyor bir kişi evsiz kalıyor.
Vatandaş Belediye’ye başvurup konutunun depreme duyarlılık incelenmesini yaptırdığında konutun hasarlı çıkması halinde 2 ay gibi bir süresi var.Artık o binayı boşaltması gerekiyor.Vatandaş evsiz kalmak endişesinden dolayı binasının depreme dayanıklılık incelemesini yaptırmıyor.Kaderine razı olup bekliyor.Birkaç senede bir vergi affı olan ülkemizde hayati önem taşıyan bu konuda daha hasas olunmalı , vatandaşın binası kaç katsa ona aynı şart sağlanmalı.Aksi halde Kentsel Dönüşüm kitlenir.
Çocuklarımıza daha iyi ve daha güzel bir gelecek yerine enkaz bırakmayı kimse istemez sanırım.
Sevgilerimle