Artan kira anlaşmazlıkları davaları mahkemeleri kilitleyince 1 Eylül itibarıyla ‘arabuluculuk dönemi’ başlatıldı. Yapılan düzenlemeye göre ev sahibi ya da kiracı dava açmak isterse önce arabulucuya gitmek zorunda. Her iki tarafın da uzlaşacakları anlamına gelmeyen bu sistemde aradan geçen beş haftalık süreçte anlaşma oranı yaklaşık yüzde 55 oldu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un önceki gün yaptığı açıklamaya göre 1 Eylül’den itibaren yapılan kira anlaşmazlığı başvurusu 30 bine yaklaştı. Tunç, kira uyuşmazlıklarında anlaşma sayısının 2 bin 817, anlaşamama sayısının ise 2 bin 157 olduğunu belirtti.
Ev sahipleri ile kiracıların uzlaşamamalarının başlıca sebebi şöyle özetleniyor:
- İstenen yeni bedelle ödenen arasında uçurum olduğu için de kira tespit görüşmeleri sonuçsuz kalıyor.
- Kiracılar evden çıktığında aynı rakama yeni bir seçenek bulamayacağı için tahliyeye yanaşmıyor.
- Her iki talepte de kiracılar dava süreçlerinin ortalama üç yılı bulduğunu bildiği için zaman avantajını kullanıyor ve ‘Dava açın’ diyor.
Konuyu, tahliye ve kira tespit davaları olarak ikiye ayırmak gerektiğini belirten Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kiracı evini tahliye etmemek, mal sahibi tahliye edip ya kendisi kullanmak ya da daha yüksek bedele kiralamak istiyor. Bu durumlarda arabuluculuk sistemin başarısı yüzde 10-20’lere düşüyor. Kiracı tahliye sonrası ödediğinden çok daha yüksek kira ile karşılaşacağını biliyor. Yargı sürecinin de 2.5-3.5 yılda sonuçlanacağını bilmesi uzlaşmayı engelliyor.
5 yılı dolduran kiracılara açılan kira tespit davalarında ise yüzde 30-40 başarı seviyesine çıkılıyor. Burada da uzun süren yargı süreci ve mal sahibinin geriye dönük fark için faiz işletememesi kiracının elini kuvvetlendiriyor. Örneğin 5 bin TL ödeyen bir kiracı yasal oranda yüzde 25 artış yapıp 6.250 TL ödeyeceği yerde, mal sahibinin 20 bin TL talebiyle karşılaşıyor. ‘Dava 3 yıl sürecek, sonrasında mahkemede kiracı lehine indirimle rakam 15-16 bin TL’ye inecek ve aradaki fark için de faiz işlemeyecek’ diyen kiracı uzlaşmaya yanaşmıyor. Yani her iki durumda da uzlaşma sağlanması hiç kolay değil. Ancak kimi durumlarda mevcut rakamla, istenen yeni bedel arasındaki uçurum görüşmelerde kapanıyor ve tarafların karşılıklı anlayışı ile uzlaşma gerçekleşiyor.”
(Haber kaynağı: Hürriyet)