25 Aralık 2024 Çarşamba
Ana SayfaSektörden HaberlerKiracıdan habersiz evin kilidinin değiştirilmesi, konut dokunulmazlığı ihlal suçu sayılır..

Kiracıdan habersiz evin kilidinin değiştirilmesi, konut dokunulmazlığı ihlal suçu sayılır..

Geçtiğimiz günlerde basında yer alan haberlere göre, İstanbul Beşiktaş’ta bir ev sahibi, 2020’den beri dairesinde oturan kiracısını tahliye etmek için dava açtı. Mahkemeden istediği sonucu alamayan ev sahibi, önce dairenin doğalgaz ve suyunu kestirdi, sonra kiracının dışarıda olduğu bir gün çilingir getirerek kapı kilidini değiştirdi. Ayrıca kapıya da tahta çakarak girişi kapattı.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Gayrimenkul Hukukçusu Ümit Yasin Kısa, şunları söyledi:

“Türk Ceza Kanunu’na göre bir kimsenin konutuna ve konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, konut dokunulmazlığını ihlal suçunu işlemiş olur.

Gündeme gelen son olayda bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlalin yanında asıl ikametgâh sahibinin konutuna girişini engelleme de söz konusu… Bu nedenle burada konut dokunulmazlığını ihlal suçu yanında ‘Bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir’ hükmü uyarınca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu düşünülebilir.

Böyle bir durumda çilingirlerin de dikkatli olması gerekir. Bu gibi durumlarda kapı kilidini açmak için mesleki faaliyet gösteren kişinin ilgili konutun kendisine müracaat eden kişiye ait olduğunu veya ikamet ettiğini teyit etmesi gerekiyor.

Yargıtay’ın çeşitli kararlarında çilingirlerin konuta bu şekilde girmeleri veya kilidi değiştirmelerinde amacın bu suçu işlemek olmaması nedeniyle manevi unsur eksikliğinden beraat kararlarının verildiği görülüyor. Ancak çilingirlerin kendi hukuki güvenlikleri için müracaat eden kişiler yönünden ilgili konut veya işyerinin kime ait olduğunu teyit etmesi çok önemli.”

Böyle bir durumla karşı karşıya kalan kiracılar ne yapmalı?

“Kiracı ilk olarak durumun tespit edilmesini sağlamalı. Bunun için mahkemeden delil tespiti uzun sürebilir. Kiracının, en azından olaya tanıklık edebilecek kişilerin buna şahitlik etmesini sağlaması yararlı olabilir. Bunun dışında kiracı, vakit kaybetmeden savcılığa suç duyurusunda bulunmalı.

Türk Borçlar Kanunu’muza göre kiraya veren, kiralananı kira sözleşmesine uygun şekilde kiracının kullanımında bulundurma yükümlülüğü altındadır. Kiraya verenin kapı kilidini değiştirme, kapı girişini kapatma gibi eylemleri kiralananı kullanıma uygun şekilde bulundurma borcunu ihlal olduğundan, kiraya verenin bundan dolayı maddi sorumluluğu doğar. Bu gibi durumlarda mahkeme tarafından kiracının kiralanandan faydalanamaması hesap edilerek bu süre için tazminat kararı verilebilir.

Kiraya verenin elektrik, su ve doğalgaz aboneliklerini haklı bir sebebi yokken sonlandırma hakkı da bulunmuyor. Aslında abonelikler genellikle kiracı üzerinde oluyor. Ancak bazen kiraya veren de üzerinde bırakabiliyor. Kira sözleşmesi devam ederken, mahkemece bir karar verilmemişken, kiraya verenin bu gibi abonelikleri iptal ettirmesi halinde kiraya veren suç işlemiş olur ve ceza sorumluluğu doğar. Bu gibi hallerde kiracıların savcılık şikâyeti yanında, kira sözleşmeleri ile abonelikleri üzerlerine almaları daha uygun olur.

Israrlı takip ve aramanın da huzur ve sükunu bozma suçuna konu olur. Eğer bu aramalar kiracıyı rahatsız edecek düzeye gelmişse yine kiraya veren ceza sorumluluğu ile karşı karşıya kalır. Bu gibi hallerde savcılığa şikâyet başvurusu yapılabilir. Ayrıca gürültü yaparak kiracıyı rahatsız etmek de suç olarak görülüyor. Bu gibi durumlar kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturuyor. Bu da kiraya verenin ceza sorumluluğunu doğuracak eylemlerdir.”

(Haber kaynağı: İsmail Sarı – Hürriyet)

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI