Tahliye davası kiralanan mülkün bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmalıdır
Ev sahibinin kendi ihtiyaçlarını öne sürerek kiracıyı tahliye etmeyi istemesi halinde bunu mahkeme karşısında kanıtlaması gerektiğini söyleyen Avukat Ali Alper Tüfekçi, “Kiracı isterse, kontratın bitiminden 15 gün önce ev sahibine yazılı ihtarda bulunarak evden çıkabiliyor. Bazen de ev sahibi kendi ihtiyacı sebebiyle kiraya verdiği konuttaki kiracının tahliyesini isteyebiliyor. Bu gibi durumlarda ev sahibinin gerçekten evine ihtiyacı olduğunu mahkemede kanıtlaması gerekiyor. Örnek verecek olursak, bakıma muhtaç yaşlı bir annesi olmasını veya hali hazırda başka bir evinin olmamasını ispat etmesi yeterlidir. Açılacak tahliye davasının kiralanan mülkün bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesinde açılması gerekmektedir. Değinilmesi gereken bir diğer husus ise kira taahhütnamesidir. Kira sözleşmesinin imzalandığı tarih ile aynı tarihli olan kira taahhütnamelerinin, yerleşik Yargıtay içtihatlarında da kabul edildiği üzere herhangi bir geçerliliği bulunmamaktadır” dedi.
Dava yoluyla kiracının tahliyesi ve kira sözleşmesinin fesih halleri bazı haller ile sınırlıdır
Kiracının tahliyesine ilişkin süreçle ilgili de konuşan Tüfekçi, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Kiracının tahliyesine ilişkin düzenlemeler TBK’da temel iki ana başlık altında düzenlenmiş ve bildirim yoluyla tahliye davaları ve dava yoluyla tahliye davaları olmak üzere ikiye ayrılmıştır. TBK 347 ve devamı maddelerinde bildirim yoluyla tahliyeye ilişkin hükümler, TBK 350 ve devamı maddelerinde ise dava yolu ile tahliyeye ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Kiracının bildirim yolu tahliye edilebilmesi için taraflar arasındaki kira sözleşmesinin en az 10 yıldır devam ediyor olması ve TBK 347’de düzenlenen diğer şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Dava yoluyla tahliye davaları için ise kanunda sayılan tahliye sebeplerinin gerçekleşmesi gerekmektedir. Ayrıca belirli bir sürenin geçmesi aranmamaktadır. Kira sözleşmesi bildirim yoluyla fesih edilebileceği gibi TBK 350 ve devamı maddelerinde düzenlenen şartların oluşması durumunda dava yolu ile fesih edilebilir. Ancak dava yoluyla tahliye de kira sözleşmesinin fesih halleri kanunda sayılan haller ile sınırlıdır. Diğer bir deyişle kanunda yer almayan özel bir sebebe dayanarak dava açılarak kiracının tahliye edilmesi mümkün değildir. Kiraya verenin konut ihtiyacı veya iş yeri ihtiyacı, yeni malik ihtiyaç, yeniden inşa veya imar, tahliye taahhütnamesine dayalı tahliye, kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle iki haklı ihtar sonrası tahliye, kiracının veya eşinin aynı ilçede konutunun bulunması sebebi ile kiracının tahliyesi dava yoluyla kiracının tahliyesi kanunda sınırlı olarak sayılmıştır.”