İki yıl işlenmeyen tarım arazilerinin bakanlık eliyle kiralanmasına ilişkin yönetmelik, gıda ihracatçılarını harekete geçirdi. TİM Tarım Kurulu Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu, pandemi sonrasında bu sisteme talebin arttığını belirterek, “Senelerdir bunu talep ediyorduk. Sanayici üretim planlarını yapıyor. Kiralayacağı araziyi tespit ediyor” dedi. Sektör temsilcileri kiralamada kazan-kazan dengesi olması gerektiğinin altını çizdi.
Tarım arazilerinin daha verimli değerlendirilmesi amacıyla uzun süredir konuşulan kiralama uygulamasına ilişkin yönetmelik, önceki gün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre 2025’in son çeyreğinden itibaren iki yıl üst üste işlenmediği tespit edilen tarım arazileri, Tarım ve Orman Bakanlığı eliyle kiralanabilecek. Arazi tespitleri il ve ilçe müdürlüklerinde kurulacak komisyonlar ile yapılacak.
Yönetmeliğin yayımlanmasının ardından gözler sahadaki uygulamaya çevrildi. Hürriyet’in sorularını yanıtlayan sektör temsilcileri, yönetmeliği uzun süredir beklediklerini belirtirken üretim maliyetlerinde denge sağlanmasına dikkati çekti.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Tarım Kurulu Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu, özellikle pandeminin ardından tüm dünyada tarımsal üretimi artıracak yöntemlerin tartışılmaya başlandığını ve sektör olarak uzun süredir kiralama uygulamasıyla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı’na taleplerini ilettiklerini vurguladı.
TEK SENELİK KİRALAMA ÖNEMLİ
Melisa Tokgöz Mutlu, artan dünya nüfusunun uzun ömürlü gıdaya erişimi daha önemli hale getirdiğinin altını çizdi. “Dondurulmuş ve konserve gıdalar pandemide daha önemli hale geldi. Bunun sürdürülebilirliği için tarım arazilerinde üretim ve ürünleri el değmeden işlemek öne çıkıyor. Belli özelliklerde ürünlerin tarlada üretilmesi gerekiyor” diyen Mutlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu anlamda tarım arazilerinin kiralanması, özellikle tek senelik kiralama önem arz ediyor. Çünkü köylü revaçta ürün ekmek istiyor. Bu da gıdada arz-talep dengesini bozduğundan tarıma zarar veriyor. Bu yıl domates, patates gibi birçok üründe sorun var. Köylü sözleşmeli tarım yapmaktan uzaklaşıyor. Sonuçta gıda fiyatları da giderek artıyor. Bunun suçlusu köylü değil, sanayici de değil. Planlama yapılmalı. Türkiye’de taze sebze-meyve üretimi hâlâ mümkün ama dünya uzun ömürlü gıdaya doğru gidiyor. Çünkü daha tasarruflu. Bu nedenle sektörün büyümesi söz konusu.”
ARAZİ TESPİTLERİ BAŞLADI
Mutlu, sözleşmeli tarıma dayalı olan ürün gruplarında sanayi tarafından bu arazilerin kiralanmasının çok önemli bir konu olduğunun altını çizdi. “Bu yüzden senelerdir arazi kiralanmasını talep ediyoruz” dedi.
Değişen iklim koşulları nedeniyle tarım ürünlerinde ekim alanlarının değiştiğini, kaydığını da söyleyen Mutlu, “Bakanlık bizlerle yakın irtibat halinde. Arazinin sahibini de mutlu edecek bir fiyat modeli olması gerekiyor. Her iki tarafında da kazan-kazan anlayışıyla ilerlediği bir sistemin oluşması lazım. Sayın bakan her iki tarafı da destekleyecek politikalar yürütmek istiyor. Bakanlık iklim krizinin başımıza çıkaracağı dertlerin çok farkında” diye konuştu.
Sanayicinin kiralayacağı arazilerin tespitine başladığını belirten Mutlu, şu bilgileri verdi: “Benim bu sene belirlenmiş ürünlerim var. Bu yıl ektirecek ürünlerim var, seneye ektireceklerim var. Bunları belirliyoruz önceden. Ne kadar hammaddeye ihtiyacım olduğunu biliyorum. İki ayda hasadın gelişimine göre aldığınız malı işliyorsunuz. Soğuk hava depolarında muhafaza ediyorsunuz. Sonra 14 ay o stokun üzerinde oturuyorsunuz. Kontratları önceden yapıyorsunuz. Ona göre ürün planlamamı yapmam lazım. O yüzden sektörün kafasında belirlediği araziler var. Hangi arazinin hangi ürün için uygun olduğunu belirlemek gerekiyor.”
ÇUKUROVA’DA BOŞ ARAZİ YOK
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, arazi kiralamada saha maliyetlerinin etkili olacağını belirtti. “Çiftçi kazanırsa o tarlayı neden ekmesin? Kendisi ekmeyecekse de eken birine verir. O arazi zaten boş kalmaz. Eğer çiftçi ekiyor ama kazanamıyorsa, kiralayan nasıl para kazanacak” diyen Doğru, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kendileriyle görüştüğünü ve fikir aldığını vurguladı. Doğru, “Çukurova’da zaten araziler ekilmiyorsa kiralanıyor. Bir dönüm bile boş kalmaz. Çukurova’da, Ege’de, Antalya’da, Bafra Ovası’nda ekilmeyen bir karış arazi bulamazsınız. İç Anadolu’da verimsiz araziler ekilmiyorsa eğer, birileri gelip ekecek, ben ekerim para da kazanırım diyecek. Bunun ekonomiye de katkısı olur” diye konuştu.
KİRALAMAYA SICAK BAKIYORUZ
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçı Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, yönetmeliği Hürriyet’e değerlendirdi. Arazi kiralama uygulamasına sektör olarak sıcak baktıklarını belirten Taycı, “Burada önemli olan gıda ihracatçısının fiyat tutturması. Şimdi elbette bizim üretmemiz lazım ama doğru maliyetlerle, doğru üretimle bunu yapmalıyız. Ekilmeyen toprak elbette kalmamalı ama burayı ekip biçerken harcadığımız enerji gibi maliyet kalemleri önemli. Genel olarak biz bu arazilerin ekime tahsis edilebilmesini doğru buluyoruz ama her şeyden önemlisi çiftçinin maliyetlerini oluşturan unsurların gözden geçirilmesi. Kiralama fiyatlarının da doğru belirlenmesi gerekiyor” yorumunu yaptı.
‘ENVANTERİ BİLMEK LAZIM’
Yeniçiftçi Platfor-mu Kurucusu Emrah İnce’ye göre arazi kiralama ihtiyaç olan, teoride bu ihtiyacı karşılayabilecek bir yönetmelik. Pratikte ise sahada bazı eksikliklerin giderilmesi gerektiğinin altını çizen İnce, “O arazi iki yıl ekilmiyorsa verimlilikle ilgili bir sorun olabilir. Envanteri bilmek lazım. Bakanlığın insan kaynağı olarak bu sistemin işleyişini sağlayacak altyapısı da önemli. Toprak sağlığı konusu da önemli. Felsefe doğru ama eksikler giderilmeli” dedi.
ENDÜSTRİYEL TARIMA YARAR
Türkiye Ziraat-çılar Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş, uygulamanın küçük değil endüstriyel tarım şirketlerine daha çok yarar getireceğini iddia etti. Demirtaş, “Biz de istiyorduk yönetmeliğin çıkmasını. Ülke ekonomisi açısından elbette arazi boş kalmasın ama endüstriyel üretici bu işi yapabilir. Küçük ve orta ölçekliler için zor. Küçük üretici kendi arazisinde işçi haline gelebilir. Sahaya iyi bakılmalı” dedi.