Konut satışlarında yüzde 12’lik yükseliş

Periskop Analiz’in 2017 Şubat verilerini değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, 2017 Ocak sonu itibariyle Türkiye genelinde toplam konut satışlarının geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 12,81 artış gösterdiğini, ipotekli konut satışlarının ise yaklaşık %35,4 oranında yükseldiğini açıkladı.
EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık A.Ş., her ay gayrimenkul sektörünün nabzını tuttuğu Periskop Analiz'in 2017 Şubat ayı raporu verilerini açıkladı. 
Rapora göre Ocak ayı itibariyle son bir yıllık süreçte, konut kredisi kümülatif değişimi %15,1 artış gösteriyor.
Geçen yılın aynı döneminde %14 büyüyen konut kredileri bu yıl %15,1 büyümüş bulunuyor. Raporda kredi miktarının 2017’nin ilk çeyreğinde hareketleneceği öngörülüyor. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, 2016 Ocak sonu itibariyle 2015'in aynı dönemine göre %1,68 artıs? gösteren konut satıs?larının, 2017 Ocak sonu itibariyle 2015'in aynı dönemine göre yaklas?ık %10,7 artıs? gösterdiğini ifade ediyor. İstanbul'da konut satıs?larının 2017 yılı Ocak sonu itibariyle 2016 senesinin aynı dönemine göre yaklas?ık %1,8 arttığını kaydeden Yazıcı, aynı tarihler arasında Ankara'da %18,6 İzmir’de ise %8 oranlarında artış görüldüğünü belirtiyor. Yazıcı, 2017 Şubat verileri itibariyle konut satışlarının biraz daha artması ya da aynı seviyelerde seyretmesinin beklendiğini kaydediyor.
Rapora göre kullanıcı için konut kredisindeki maliyetlere bakıldığında, Mart ayında 10 yıllık vadede kredi maliyetlerinin aylık %0,88 ila %1,25 arasında değiştiği görülüyor. Bankalar arasında farklılık olmakla birlikte 100 bin TL tutarında kredi için aylık ödemelerin 10 yıllık vadede 1.352 TL, 5 yıllık vadede ise 2.152 TL dolayında seyrettiği belirleniyor. Takipteki kredilerdeki değişime bakıldığında ise 2017 Ocak ayında, konut kredileri içinde takipteki konut kredi miktarının sadece %0,53 düzeyinde olduğu, söz konusu oranın 2016 Ocak ayında %0,48 olduğu kaydediliyor. Periskop Analiz’in verilerine göre takipteki kredilerin toplam kredi hacmi içindeki büyüklüğünün kredi miktarıyla aynı hızda büyümemesi Türkiye için olumlu bir gösterge olarak değerlendiriliyor.