26 Aralık 2024 Perşembe
Ana SayfaManşetKonutlar "Değerli - Değersiz" Diye Sınıflanmalı mı?

Konutlar “Değerli – Değersiz” Diye Sınıflanmalı mı?

Acarlar Şirketler Topluluğu Pazarlama ve Satış Grup Başkanı Bilge Özdemir; uzun süre uygulaması ertelendikten sonra, yeniden düzenlenerek uygulamaya geçen DEĞERLİ KONUT VERGİSİNİ olası pazar yansımalarını emlakdream.com’a özel değerlendirdi.

Ülkemiz ölçeğinde nüfus yapımızın %1’ini etkileyen; etki alanı kısıtlı, ancak etkilediği kesim irtibatı ile “sesi yüksek“ bir uygulama olan;
 
Birden fazla mesken nitelikli taşınmaza sahip olanlara uygulanmaya başlayan değerli/lüks konut vergi düzenlemesi“ beraberinde bazı alışkanlıkların değişmesine sebep olabilir.
 
İstanbul – Ankara – İzmir – Bursa – Manisa – Antalya gibi metropollerin konut yapısının %5’ine karşılık gelen vergi uygulamasını sosyal adalet yönü ile birlikte doğru buluyorum.
 
Ancak; uygulamanın tüketici ve üretici yönü ile çok iyi anlatılması gerektiğine inanıyorum. Çünkü; bu tarz sonradan gelen yeni uygulamaların anlaşılabilmesi… tedirginliğin azaltılması için zamana ihtiyaç duyuluyor. İşte bu dönemler de gayrimenkul pazarı kilitlenebiliyor, durabiliyor.
 
Aslında gayrimenkulün doğası gereği lüks konut üretimi ile normal standart konut üretimi arasında maliyet kıyaslaması yaptığımızda “yerli malzeme yönü“ ile bir “ithal malzeme yönü“ ile iki katı fark olduğunu kabul bile etsek vergisel fark olmayacaktır. Burada ortaya çıkan fark; yapı/binanın değeri değil… arsanın kazandığı değerin yansımasıdır. Arsanın kazandığı değer, çevrenin – bölgenin kazandığı değer paralelindedir.
 
Değerli konut diye kabul ettiğimiz gayrimenkuller zamana karşı eskiyen – yıpranan ancak çevresel gelişim ile değerlenen yapılardır. İşte bu yapılarda miras yolu ile edinimde bulunanlar, eski gelirlerini kaybedenlerin bu vergileri ödemede zorlayabileceğini öngörüyorum.
 
ŞİMDİ NELER YAŞANABİLİR ?
 
Yatırımcı Yönü İle; lüks – değerli konut yönü ile kazanca yönelik villa, köşk, PH, Yalı tercihlerinde yerli ve yabancı talep de pazara yönelik durağan bir süreç yaşanabilir.
 
Alıcı Yönü İle; birinci konut muafiyeti anlaşılıncaya kadar birden fazla gayrimenkulleri olan potansiyel alıcıların mevcut gayrimenkullerini satarak alıma yönelimlerini izleyebiliriz.
Değerli konut Alımlarının aile bireyleri arasında paylaşıldığı yapıya doğru geçiş yaşayabiliriz.
 
Müteahhit/Proje Geliştirici Yönü İle; Farklı sebepler ile aile bireylerine geçişleri yapılan gayrimenkuller vergilendirme sıkıntısı getirebilir.
 
Ağırlıklı Lüks – Değerli Konut üretimi yapan müteahhit/proje geliştiriciler üretim çeşitliliğini orta – alt segmenler ile alternatiflendirebilirler.
 
Değerli konut m2’lerinde hacimsel – tipsel – metrekaresel kısıtlamalara yönelebilirler.
 
Mal Sahipleri Yönü İle; değerli / lüks kategoriden bir kaçış, mülkü elden çıkarma, satma eğilimleri görebiliriz.
 
Kirada Lüks – Değerli Konut Yönü aile; vergi yükünü kiracıya yansıtma eğilimi içine girebilecek mal sahiplerinden kaynaklı kira artış süreçleri yaşanabilir.
 
Toprak Sahipleri Yönü İle; ülkemizde geliştirilen projelerde toprak sahipliği kamu veya farklı ailelere aittir, müteahhit/proje sahiplerinin toprak sahipliği yok denecek kadar azdır.
 
İşte bu durum; toprak sahiplerini kat karşılığından gelecek konut sayılarında ve vergilerinde sıkıntıya sokabilecektir.
 
Kat Karşılığı proje geliştirme modeli yerine; arsanın satışı, hasılat paylaşımı veya toprak sahibinin Müteahhitlerin henüz satış ve devrini yapmadığı, kiraya vermediği konutlar vergiden muaf sayılacak“ istisnasından faydalanmak için ortak girişimlere başlayacağı bir yapılar oluşabilir.
 
Geliştirilmekte Olan Projeler Yönü İle;
 
Vergi uygulaması tapu devrini kapsadığı için “satış vaadi“ ile yapılan satışlarda tapu devri öncesi devirler, iptaller, iadeler yaşanabilir.
 
Bu vesile ile; Emlakdream ailesine, takipçilerimize ve sektör paydaşlarımıza sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yıl dilerim.

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI