Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Dumankaya, Cumhuriyet tarihimizin en büyük doğal afetlerinden biri olan Marmara Depremi’nin 14 yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, depremin bir Türkiye gerçeği olduğunun altını çizdi ve depremin yıkıcı etkilerinden kurtulmanın önceliğinin güvenli binalar inşa etmekten geçtiğini belirtti. Kentsel Dönüşüm çalışmalarının önemine dikkat çekti.
Dumankaya sözlerine şöyle devam etti. “Depremde hayatını kaybeden binlerce vatandaşımızı anıyor, ailelerinin ve yakınlarının tazelenen acılarını paylaşıyorum. Umudum ve dileğim, bu ve benzeri acıların bir daha yaşanmaması. Ülkemiz coğrafi konum olarak şiddetli depremler üretme potansiyeline sahip fay hatları üzerinde bulunuyor.
Başta İstanbul olmak üzere tüm şehirlerimiz dünyanın deprem riski en yüksek kentleri arasında yer almaktadır. Bu sebeple depremlerden en az hasarla çıkabilmek için toplumun her kesimine büyük sorumluluklar düşüyor. İstanbul'daki binaların yüzde 50’si 30 yaşını aşmış. Nitelikli konut çok az. Var olan konutların 4/3’ü ise niteliksiz ve depreme dayanıklı değil. Bu tablo bize adeta bir saatli bombanın üzerinde yaşadığımızı gösteriyor. Kötü yapı stoğunun değişiminde süreç bundan sonra hızla ilerlemelidir.
Söz konusu olan seçilmiş ilçelerde başlayan çalışmalar bir sistem içinde hızlıca diğer ilçeler için de uygulanmalıdır. Kentsel dönüşüm konusunda İstanbul ve Türkiye’de bir seferberlik ilan edilmelidir. Tüm ilgili kurum ve kuruluşlar bu dönüşüme destek vermelidir. Ancak bu şekilde hızlıca ilerleme kaydedebiliriz. Biz de, bize görev verildiği sürece bu dönüşüm içinde yer almayı ister ve bu kentsel dönüşümde bir payımızın olmasını arzu ederiz. Kentsel dönüşüm yasası ile birlikte yapılacak çalışmalar ve projeler ile birlikte İstanbul dünya başkentleri arasında hak ettiği değeri kazanacaktır.”