Günümüzde ozelikle Avrupa ülkelerinde pasif ev trendi yaygınlaşmaya başlamıştır. Pasif ev teknolojisi özel mülklerin yanı sıra umuma açık mekanlarda da kullanılabildiğinden uygulama alanının genişletilmesi ve devlet tarafından bu tür projelerin desteklenmesi ülke ekonomisine büyük katkıda bulunacaktır. "Pasif Ev Enstitüsü"nde Halkla ilişkiler Uzmanı olarak görev yapan ve kendisi de pasif evde yaşayan Dr. Jürgen Schnieders ile konu hakkında kapsamlı bilgilere ulaştık. "Pasif Ev Standardı" 1988 yılında Dr. Feist ve Prof. Bo Adamson tarafından ilk olarak Almanya'da tasarlandı. Uygulamaya geçişi 1990 yılında oldu. 1996 yılında da Almanya'nın Darmstadt şehrinde bu teknolojiyi teşvik etmek ve kontrol etmek amacıyla "Pasif Ev Enstitüsü" kuruldu. Dr. Schnieders Almanya'daki bir pasif evin değişiklik yapılmadan Türkiye'de kullanılamayacağını belirtiyor. Sebep, iklim f arklılığı. Mevsim sıcaklıklarının Almanya'dan yüksek olması ve kıyı kesimlerindeki yoğun nem, pasif evin uygulama şartlarım etkiliyor. Sıcaklığın yüksek olması yalıtım için yapılan masrafları azaltırken, yazın ise soğutma işlemleri için daha fazla enerji harcanmasını gerektiriyor.
2006'dan beri pasif evde ikamet eden 2 çocuklu bir aile, eve yerleştikten kısa bir süre sonra evin yeteri kadar ısınmamasının nedeninin yanlış yerleştirilen sensörden kaynaklandığını bulmuş. Bu ufak hata, 10 bin avroluk zarara neden olmuş. Aile, sorunun çözülmesiyle 3 senedir huzurlu ve konforlu bir yaşam sürdürdüklerini, yaşadıkları sıkıntılara değdiğini belirtiyorlar.
Kendi iklimini yaratıyor
Pasif bir ev kendi rahat iç iklimim yaratarak başka bir ek ısıtmaya veya soğutmaya gereksinim duymaksızın ortam ısısını ayarlar, dolayısıyla "pasiftir. Bir evin pasif olarak tanımlanabilmesi için evin ısıtılmasında kullanılan yıllık enerjinin metrekare basma 15 kW saatten az olması gerekir.
Pasif evlerde kullanılacak enerjinin kayda değer bir kısmı güneş enerjisiyle karşılandığından, evin yapımı sırasında güney cephesindeki pencerelerin büyük olmasıyla güneşten en yüksek verim elde edilebilir. Özel bir havalandırma sistemi vardır.
Pasif ev dışarıdan ortamın sıcaklığını korunabilmesi için hava geçirmez olmalıdır. Bu hava geçirmezlik özelliği pencereler için de geçerlidir. Üç kat camdan oluşan bu pencereler hava geçirmemesinin yanı sıra enerimin dışarı çıkmasını da önler.
Pasif okulla ‘aktif gelecek’
Koşuşturan çocuklar, duvarlarda kartonlar… İlk bakışta sıradan görünse de bu okul Almanya’nın pasif ev teknolojisiyle inşa edilmiş ilk okulu olma özelliğine sahip. Okul müdürü Heike Finster ve teknik servisten sorumlu Rainer Laubenbacher, Riedberg İlkokulu’nun 2004 yılında eğitime başladığını söylüyor. İlk girildiğinde sınıflar biraz serin ancak bu durum içerideki insanların ve kullanılan aletlerin açığa çıkardığı ısı enerjisiyle birkaç dakikada değişiyor. Bunu mümkün kılan etken, binanın çevresinin kesintisiz bir şekilde yalıtım materyaliyle çevrelenmiş olması. 3 katlı camlar ile ısı kaybı minimuma iniyor. Güneş ışığıyla aydınlanma ile elektrik tasarrufu sağlanıyor. Okulda hiçbir ısıtıcı çalıştırılmadığında dahi sıcaklık günde sadece yarım derece düşüyor. Sıcak günlerde özel bir açıyla aralanan panjurlar sayesinde içeriyi aydınlatacak ışık içeri giriyor ancak doğrudan güneş ışığı girmediğinden içerisi ısınmıyor. Havalandırma ise okulda dolaşan havanın, bir kanal ile toplanarak temizlenmesi ve farklı bir kanaldan tekrar sınıflara verilmesi ile sağlanıyor.
Frankfurt’ta enerji yönetimi
Çağımızın en önemli ihtiyaçlarından biri olan enerji tasarrufu, her devletin başlıca politikaları arasında yer almaktadır. İstatistiklere göre, Frankfurt Almanya’da pasif evlerin en çok bulunduğu şehir. Belediyenin enerji yönetimi çalışmalarının asıl amacı enerji harcamalarını ve kayıplarını minimuma indirmek. Bu kapsamda okullar, anaokulları, spor salonları, müzeler ve belediyeye bağlı tüm binaların enerji giderleri pasif ev teknolojisiyle en aza indirgeniyor. 1990 yılından beri yapılan çalışmalar sayesinde enerji giderlerinin, teknolojinin gelişmesine bağlı olarak artan enerji kullanımına rağmen elektrikte yüzde 6, ısıda yüzde 39 ve suda yüzde 56 olmak üzere azaldığı gözleniyor. Belediye, 45 pasif ev sayısını 2013 yılına kadar 65’e çıkarmayı planlıyor.