Tüm zamanların en önemli 4 gurusundan biri, pazarlamanın stratejik uygulaması konusunda dünyanın en önemli uzmanı, dijital pazarlamanın öncüsü, pazarlama kutsal kitabının yazarı gibi sayısız özelliği ile “Pazarlamanın Dehası” olarak bilinen Profesör Philip Kotler, pazarlamayı pazarlama yapan, bu konuya hak ettiği prestiji ve vizyonunu kazandıran, sektörün duayeni olarak kabul gören bir akademisyen.
Pazarlama konusunda dünyanın en önemli yayın kuruluşlarında sayısız makalesi bulunan Philip Kotler, Covid 19 salgınından sonra dünya ve işletmelerin geleceği hakkında görüşlerini bildirdi. Kotler, aralarında Expo Haber’in de olduğu çok sayıda medya organına gönderdiği soru cevap röportajında, işletmelerin salgından sonra kâr odaklı olmanın yanı sıra insan ve dünyaya daha faydalı faaliyetlerde bulunması gerektiğinin önemini vurguladı.
Dünya Bankası raporunda şu ifadeler yer aldı: “Türkiye zorlu bir ekonomik dönemden çıktı ancak reel sektör bu zorlu dönemin etkilerini hissetmeye devam ediyor. Son 12 ay içerisinde, daralan cari dengesizlikler, bankaların azalan dış borçları ve küresel parasal genişleme dışsal risklerin azaltılmasına yardımcı oldu.
Dünyaya yayılan Covid 19 salgını konusunda ne düşünüyorsunuz?
Günümüz insanı doğayı zapt edebileceğine inanarak yetiştirildi. Ancak esasında, hayata hükmeden, yeryüzündeki devamlılığı sağlayan doğanın ta kendisidir. Dünyada yaşayan her varlık gibi mikrop ve virüsler de hayatın bir parçasıdır. Bizim tam da bu aşamada onlarla yaşamayı, aynı zamanda onları kontrol altında tutmayı öğrenmemiz gerekiyor.
Covid 19 salgını hayatımızı öyle etkiledi ki, yeryüzündeki hemen her insanın eski hayatına özlem duymasını sağladı. Düşünün, bu insanların pek çoğu, salgından önceki hayatlarından o kadar da memnun değildi. Birçoğu fakirdi, karınları açtı ve çok çalışıyorlardı. Elbette bu salgından kurtulacağız fakat neticesinde insanlara daha tatmin edici ve mutlu bir yaşam sürme imkânı yaratmamız gerekiyor.
Salgınının şirket yönetimleri üzerindeki etkisi nedir?
Covid 19 salgını yüzünden işletmelerin nedeyse tamamı müşteri kaybetme riski taşıyor. Ayrıca bu işletmelerin ödeme yapmaları gereken fakat iş gücünden faydalanamadığı çalışanların olması, ödenmesi gereken fatura, vergi ile ödeme bekleyen bankaların sabırsızlanması gibi durumlara karşı ayakta kalabilmeleri için ciddi önlemler almaları gerekiyor.
Şirketlerin müşterilerini ellerinde nasıl tutunmaları, hangi çalışanlara ücretsiz izin vermeleri veya hangi çalışanları işten çıkarmaları, ne kadar tedarikçi ve dağıtıcıya ödeme yapmaları ve fiyat düşürmeleri gerektiğine karar vermeleri ve bu kararları marka ve itibarlarının uzun vadedeki değerini zedelemeden almaları gerekiyor.
Yöneticiler şirketin hayatta kalmasını sağlamak için ne yapmalıdır? Geleceğe yönelik stratejilerini gözden geçiren/yeniden değerlendiren yöneticiler için bu dönemdeki önemli hususlar nelerdir?
Tüm dünyanın salgınla uğraştığı bu dönemde şirketlerin; yapmakta olduğu şeye devam etmek, yeni bir stratejiye yönelmek ya da şirketi satmak veya iflasa gitmekten oluşan üç seçeneği var. Ben olsam bunların arasından ikinci seçeneği tercih ederim. Uyum sağlayın, esnek ve yaratıcı olun. Olası tüm eylem planlarını ortaya çıkarmak için beyin fırtınası grubu oluşturun. Müşterilerinize ve çalışanlarınıza en iyi hizmeti veren planı seçin. Pazarlama programınızda, fiyatlarınızda ve dağıtım kanallarınızda işler düzeldiğinde ve gücünüzü tekrar kazandığınızda en iyi durumda bulunmanızı sağlayacak düzenlemeler yapın.
Bu zor zamanlarla karşı karşıya gelen yöneticiler için bir mesaj vermenizi rica ediyoruz. Esneklik sağlayabilmeleri için fikir/öneri verebilir misiniz?
Bir şirket liderinin ve her kademeden yöneticinin, çalışanlarına gerçeği yansıtması gerekir. Gerçek durumu açıklayın ve şirketi kurtarıp tekrar refaha kavuşmak için gerçekçi bir plan sunun.
Fujifilm CEO’su Shigetaka Komari’nin, ana ürünü – fotoğraf filmi – olan şirketini nasıl kurtarmayı başardığını gözlemleme şansım oldu. Gerçeği çalışanları ile paylaştı ve gemiyi terk etmemelerini önerdi; çünkü Fujifilm’in yeni işlere dönüşebilecek çok sayıda gizli hazinesi vardı. Ben ve CEO Komari, Fujifilm’in kendisinin liderliğiyle nasıl daha da büyüdüğüne dair mucizevi öyküyü “Never Stop—Winning through Innovation” adlı yeni kitabımızda yayınladık.
Pazarlama böyle bir kriz döneminde nasıl bir rol oynar? Pazarlama faaliyetlerinin normal zamandan farkı nasıl olmalı?
Tüketici ve rakip davranışlarındaki ve hükümet düzenlemelerindeki büyük değişimler göz önüne alındığında, şirketlerin ürün ve hizmet stratejileri ile medya planlama ve ilişkilerini yeniden değerlendirmeleri gerekecek. Değer önerilerini, ürün gruplarını, piyasa segmentlerini, fiyatlandırmayı, kanalları ve coğrafi alanları gözden geçirmeleri gerekiyor. Şirketler, sadık müşterileri çekmek ve elde tutmak için sosyal programlara ve kişiselleştirmeye yatırım yapmaya sürekli bir ihtiyaç duyacak.
Kaynak: Expo Haber
