Çimento fiyatlarında son bir yılda yüzde 200’e varan artışın inşaat sektörüne etkilerini değerlendiren Rekabet Kurumu Kurucu Başkanı Prof. Dr. Aydın Ayaydın, “Rekabet Kurulu bu işe dur demeli” dedi.
Sözcü’ye açıklamalarda bulunan Ayaydın, Türkiye’de rekabetin en çok ihlal edildiği sektörün çimento sektörü olduğuna dikkat çekerek bu ihlal ile halkın cebinden haksız yere daha fazla para çıktığını, rekabeti açıkça ihlal ederek kasalarını dolduran çimento sektörünün ise keyfinin yerinde olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Ayaydın’ın açıklamaları şöyle:
“Asli görevi rekabeti ihlal eden teşebbüs veya teşebbüs birliklerinin bu ihlallerini soruşturarak, soruşturma sonucunda rekabeti ihlal eden işletmelere (teşebbüslere) cirolarının yüzde 10 una kadar para cezası verme görevi Rekabet Kuruluna aittir. Ne yazık ki rekabeti ihlal eden bazı çimento üreticilerine zaman zaman Rekabet Kurulu’nca soruşturma açılmasına rağmen, izlenen düşük ceza politikası nedeniyle caydırıcı olmadığı için sektörde ihlallerin önünü alınmıyor..
İnşaat sektörünü bugün iflas noktasına getiren en önemli faktör, çimento fabrikalarının birbirleri ile anlaşarak pazarı paylaşarak birlikte fiyat artışı yapmalarından kaynaklanıyor.
Çimento sektörü son bir yılda hangi maliyet artışı ile çimento fiyatını yüzde 200 arttırdı. Bunu soran yok. Kalker, kil ve marn hammaddesinden oluşan çimentonun hangi hammaddesi dolarla alınıyor. Yoksa çalıştırdığı personele mi dolarla ücret veriliyor?
Hammadde veya personel ücret artışının hangisinin bir yıldaki fiyat artışı yüzde 40’ı aştı. Kaldı ki dövizle bile alsa döviz bu oranda artmadı.
Çimentoda bir yılda yüzde 200’e kadar zamlanan bu fiyat politikası ile ne yazık ki inşaat sektörü iflas noktasına geldi. Aslında çimentocular bindiği dalı kesiyor farkında değil. İnşaat sektörünü iflasa sürüklersen sadece ihracatla ayakta kalabilir misin?
Sektörde sınırlı sayıdaki oyuncu rekabeti ihlal ederek karını maksimum düzeye çıkarıyor. Sektör oyuncuları arasında TSK mensuplarının paraları ile kurulmuş OYAK ta var. Ne yazık ki OYAK’ta modaya uymuş ve diğer oyuncularla kol kola girmiş.
Piyasanın malum büyük oyuncuları var. Çimentoyu aynı fiyattan satıyor. Aynı gün aynı oranda zam yapıyor. Nedense aynı müşteriye hep aynı firma aynı fiyattan çimento satar. Kimse diğer oyuncunun müşterisini kapmaya çalışmaz. Çünkü pazar paylaşılmış.
Örneğin Ankara’da 4 büyük oyuncu var. İzmir’de, Denizli’de, Söke’de, İstanbul’da, Mersin’de, Balıkesir’de, Adana’da, Mardin’de ve diğer yerlerdeki oyuncular hep aynı. Sektör öyle bir hale gelmiş ki, her isteyen oyuncu bu sektöre giremez.
Bu sektöre girmeye çalışan yeni oyuncuların önüne öyle bir duvar çekiliyor ki, bunu aşmak her babayiğidin hakkı değil. İddia o ki, çimento üreticilerinin kurduğu bir havuz var. O havuzun görevi yeni oyuncuların sektöre girmesinin önünün kesilmesini sağlayacak önlemleri almak. Bu iddia ne kadar doğru bilemem. Bu iddia da araştırılmaya değer gibi duruyor.
Rekabet Kurulu çimento sektörü ile ilgili arada bir yapılan ihlallerle ilgili şikayetler veya dostlar alışverişte görsün diye sözde res’en soruşturma açıyor. Ancak ya soruşturma sonunda ihlal yoktur kararı çıkıyor ya da soruşturma sonunda verilen cezalar komik oranda. Yani caydırıcı değil.
Rekabet Kanunu’nun, aynı sektörde faaliyet gösteren teşebbüslerin, birbirleri ile anlaşarak fiyat ve arz miktarını belirlemesini yasaklayan 4. Madde ile, hakim gücünün kötüye kullanılmasını yasaklayan 6. Madde ortada.
Bu maddeleri ihlal ettiği iddia edilen sabıkalı çimento sektörüne, laf yerini bulsun şeklinde bir soruşturma değil, Bugünkü fiyat artışları da masaya yatırılacak şekilde geniş kapsamlı bir soruşturma açılmalı (ihtiyati tedbir kararı ile birlikte) ve soruşturma sonunda rekabet ihlali var ise, en üstten bir ceza uygulanmalı ki, başta çimento sektörü olmak üzere hiçbir sektör rekabeti ihlal ederek milletin cebindeki parayı kasasına sokma cesaretini göstermesin.
Diğer taraftan özellikle konut fiyatlarının artışına sebebiyet vererek enflasyon artışına katkı sağlamasın ki, enflasyon ile halkın karşısına yeni faturalar çıkmasın“