30 ekim 2020’de İzmir’de yaşanan depremden en çok etkilenen bölgelerden biri olan Bayraklı’da 10 yeni dönüşüm projesi başlattıklarını belirten Sedimega İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Kerem Güney Avcı, kentsel dönüşümde yapılan yanlışları ve doğruları şu sözlerle açıkladı:
“Sürdürülebilir bir kent için dönüşüme bir bütün olarak bakılması şart. Doğru dönüşüm için, ada bazında mahalle bazında kapsamlı bir planlama yapılmalı. Sosyal donatılar, çocuk oyun alanları, yeşil alan ihtiyacı mutlaka karşılanmalı.
Bugüne dek kentsel dönüşüm algısı, bir parseldeki bir binayı yıkıp yenisini yapmak üzerine oluşturuldu. Bizim kentsel dönüşüme bakış açımız bu yanlış algıdan farklı. Kentsel dönüşüm, sadece deprem güvenli yeni binalar inşa etmekten ibaret değil. Güvenli binalar inşa etmek, zaten ilk sırada yükümlü olduğumuz bir standart. Ancak bir kentin bütününü düşündüğümüzde uzun vadede sürdürülebilir ve sağlıklı bir kente kavuşmak için yeterli değil. Bize gelen kentsel dönüşüm projelerini tasarlarken, depremsel gerçeklerin yanı sıra kentin sürdürülebilirliğine katkıda bulunacak fikirler üretiyoruz. Bugüne dek alışılagelmiş ‘binayı yık, yerine yenisini yap’ anlayışı yerine çevresine ve tüm kente maddi manevi değer katacak bütünsel bir bakış açısıyla hareket ediyoruz. Kentsel dönüşümde anahtar kelime içinde saklı. Konuya kent bazında bakmak gerekiyor.
Doğru bir kentsel dönüşüm için, ada bazında mahalle bazında kapsamlı bir planlama yapılması şart. Sosyal donatılar, çocuk oyun alanları, yeşil alan ihtiyacı mutlaka karşılanmalı. Bir kenti sadece betonla sürdürülebilir kılamazsınız. O kentin tarımı, ekolojik dengesi ve yaşam kalitesini yükseltecek detaylar, kentsel dönüşüm projeleri içinde yer almalı. Şehirler başta doğru planlansa da daha sonra yapılan plan tadilatları sonucunda çocuklar şehrin içinde daracık alanlarda oyun oynamaya çalışarak büyüyor. Biz insan odaklı bir iş yapıyoruz. İnsanlara yaşam alanı inşa ediyoruz. O yaşamı sadece betonla sağlamaya kalkarsak, mutsuz ve karmaşık bir kent yaratırız. Sağlıklı bir kentte yaşam da ekonomi de daha sağlıklı hale gelecektir. Bu hedefimiz Sedimega tasarımlarına da yansıyor ve bu nedenle özellikle Bayraklı bölgesinden yoğun talep alıyoruz. İzmir depreminden sonraki süreçte güvenilir inşaat firmaları öne çıktı. Çok yakında başlatacağımız ‘Sedimega Ekssen Business Center’ projemiz ve kentsel dönüşüm konut projelerimizle İzmir’de kentsel dönüşümü bina bazından çıkarıp mahalleler bazına taşıyoruz. Bu konuda İzmir’de farkındalığı bir nebze artırdığımıza inanıyorum. Tüm kentsel dönüşüm projelerimiz, bundan sonraki projelere örnek teşkil edecek ve İzmir bu şekilde daha sağlıklı, örnek bir kent haline gelecek.
Pandemiyle birlikte tüm dünyada olduğu gibi İzmir’de de kentin banliyölerine kaçış artarak devam ediyor. Bu artan talep karşısında önümüzdeki dönemde doğal yaşam projelerine yatırım yapanlar kazanacak. Klasik yazlık villa anlayışından çok, yaz-kış yaşanabilecek konseptte projeler öne çıkacak.
İzmir; iklimi itibariyle Çeşme, Dikili, Alaçatı gibi seçenekleriyle yazlık ikinci bir yaşamı içselleştirmiş bir şehir. Pandemiye kadar İzmir’de yaz kış aynı konutta yaşama kültürü ve ihtiyacı yoktu. Ancak pandemi, bunu değiştirdi ve yaz kış yaşanabilecek villa projelerine yoğun talep oluştu. Biz bu talebi sadece İzmir’den değil İstanbul ve Ankara’dan da görüyoruz. İzmir Kemalpaşa’da yer alan Loft Albero Country Club projemiz, yaz kış yaşanabilecek şekilde tasarlanmış olmasıyla ve şehir merkezine 15 dakikalık mesafede yer almasıyla diğer villa projelerinden farklı olarak öne çıktı. Şu anda İzmir’de bu özelliklerin hepsine sahip başka bir proje yok. Bu nedenle projemizden konut alanların, büyük çoğunlukla beyaz yaka çalışan aileler ve üst düzey yöneticiler olduğunu görüyoruz. Bizim ardımızdan benzer projelerin başlaması kaçınılmaz. Ancak bir inşaatın 1.5-2 yılda tamamlanabildiği ve şu anda İzmir’de bu konseptte yeterli yapı stoku olmadığı düşünüldüğünde, Loft Albero Country Club bu alanda yatırım yapmak isteyenlere daima kazandıracak bir proje.
Projelerimizde çocuklara öncelik veriyoruz. Alışılagelmiş villa site projelerinde yıllardır çocuklar için ayrılmış küçük bir kum havuzu ve birkaç salıncağın ötesine geçilmedi. Biz Loft Albero’da büyüyen bir çocuğun, en azından 7 yaşına kadar eğitim ihtiyacını projenin içinde karşılamasını istedik. Bu nedenle projemiz içine bir anaokulu dahil ettik. Bunun dışında çocukların çiftlik hayvanlarıyla bir arada büyüyecekleri, organik ürünlerle beslenecekleri bir doğal yaşam alanı yarattık. Proje alanımız içinde yer alan binicilik ve okçuluk spor kulübü, açık ve kapalı spor alanları, mesire alanları, gölet, sanat atölyesi, yürüyüş ve koşu parkuru ve parklarımızı tasarlarken önce çocukları düşündük. Çocuklardan sonra elbette yetişkinleri de düşünerek projemizi şekillendirdik. Proje alanı içinde, evlerine yürüme mesafesinde alışveriş, kafe, restoran, açık ve kapalı havuzların yanı sıra konutlarına özel havuz, özel sauna, özel hamam, yerden ısıtma sistemi, şömine ve akıllı ev teknolojisi konforunu da sağladık. Projemize doğalgazı getirdik. Maliyetlerimizi artırmasına rağmen projemizin tüm ince iş detaylarında A+ malzeme ve ürün kullandık.“