Pandemi sonrası dönemde değişen yaşam alışkanlıkları, gayrimenkul sektörünü yeniden şekillendirdi. Şehir merkezlerindeki yoğunluk ve yaşam maliyetlerinin artmasıyla birlikte, daha sakin ve doğayla iç içe yaşam alanlarına olan talep her geçen gün artıyor. Türkiye’de kırsal alanlar ve küçük kasabalar, bu yeni yaşam tercihlerinin odak noktası haline gelmiş durumda.
Kırsal Bölgelere Göç Hızlandı
Perlanest Gayrimenkul Kurucu Ortağı Birsen Engin, kırsal bölgelere olan talep artışını değerlendirdi. Engin, “Pandemi sonrası birçok insanın öncelikleri değişti. Artık insanlar daha ferah, doğayla iç içe ve kalabalıktan uzak yaşam alanlarını tercih ediyor. Bu durum, kırsal bölgelere olan göçü hızlandırdı,” dedi.
Özellikle büyükşehirlerde yaşayan ve şehir hayatının getirdiği yoğun stresten uzaklaşmak isteyenler, daha küçük yerleşim yerlerine yöneliyor.
Yeni Yatırım Alanları: Tarım Arazileri ve Köy Evleri
Engin, bu eğilimin aynı zamanda gayrimenkul yatırımcılarına da yeni fırsatlar sunduğunu belirtti. “Kırsal bölgelerde arsa ve tarım arazilerine olan ilgi artıyor. Yatırımcılar, bu alanlarda uygun fiyatlı mülkler edinerek, gelecekte değer kazanma potansiyeli olan yatırımlar yapıyorlar. Ayrıca köy evlerine olan talep de hızla artmakta. Özellikle doğa turizmine yönelik projeler bu bölgelerde büyük ilgi görüyor,” şeklinde konuştu.
Altyapı ve Ulaşım İyileştirmeleri Etkili Oluyor
Birsen Engin ayrıca, Kırsal alanlara yapılan altyapı yatırımlarının ve ulaşım ağlarındaki iyileştirmelerin bu bölgelerdeki gayrimenkul piyasasını canlandırdığını söyleyen Engin, “Devletin kırsal bölgelere yaptığı altyapı ve ulaşım yatırımları, bu alanların hem yaşamak hem de yatırım yapmak için daha cazip hale gelmesine katkı sağlıyor. Bu da şehir dışı alanlara olan ilgiyi artıran önemli bir faktör” diyerek açıklamalarını sürdürdü.
Yeni Bir Yaşam Tarzı: Minimalist ve Sade
Kırsal bölgelere yönelen bu eğilimin, daha minimalist ve sade bir yaşam tarzını benimseyenler tarafından tercih edildiğini vurgulayan Engin, “Kırsal yaşam, sadece bir kaçış değil, aynı zamanda sade ve daha anlamlı bir yaşam biçimi arayanlar için de bir fırsat. Şehir hayatının getirdiği tüketim alışkanlıklarından uzaklaşarak, doğanın sunduğu basit ve huzurlu bir yaşamı tercih edenler giderek artıyor,” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.