17 Kasım 2024 Pazar
Ana SayfaSektörden HaberlerTayyip Erdoğan "Dikey yapılanmayı onaylamıyorum"

Tayyip Erdoğan “Dikey yapılanmayı onaylamıyorum”

 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da yükselen gökdelenlere yönelik eleştirileri, gayrimenkul sektöründe de yankı buldu. Erdoğan son olarak sert bir üslupla tarihi yarımadanın silüetini bozan 16/9 projesine ağır eleştiri getirmişti.
 
ERDOĞAN her ne kadar kırgınlığını tek bir proje üzerinden dile getirse de aslında konuşmasında sektöre de ciddi bir uyarı vermiş oldu: "Dikey yapılanmayı onaylamıyorum, bizim kültürel yapımıza uygun mimarinin uygulanmasından yanayım."
 
GAYRİMENKUL sektörü son 5 yıldır stratejisini yüksek binalar üzerine kurmuş durumda. 5 sene öncesine kadar sayısı 2 elin parmaklarını geçmeyen İstanbul'daki gökdelen sayısı, şimdi saymakla bitmiyor.
 
TARİHİ YARIMADA HASSASİYETİ
 
PEKİ, pazarlama stratejilerini bile 'yükseklik' üzerine kuran, sektör şimdi ne yapacak' Sektör temsilcileri Tarihi Yarımada konusunda Başbakan Erdoğan'ın hassasiyetini paylaşıyor. Genel kanı, inşaatların tarihi dokuyu gölgelemeyecek şekilde tasarlanması, gökdelenlerin kentin belli bölgelerinde kümelenmesi yönünde. Ancak yüksek binalardan tamamen vazgeçmeyi kentsel dönüşümle bağdaştıramıyor müteahhitler. Yerel mimari, modernin klasikle birleştirilmesi, yapılarda Osmanlı, Selçuklu dokunuşlarının olması gerektiğinde ise hemen herkes hemfikir.
 
ÇÖZÜM NEO-KLASİK MİMARİDE
 
VARYAP Yönetim Kurulu Başkanı Süleymen Varlıbaş yerel mimari için "Yurtdışında ülkeye has mimari anlayışı görüyorsunuz, İstanbul'da da böyle olmalı. Osmanlı, Selçuklu mimarilerinden yola çıkarak, modernle klasiği harmanlayıp neoklasik tarz oluşturulabilir" diye konuştu. Varlıbaş, yüksek binalar konusunda ise "Tarihi eserlerin olduğu bölgelerde bu eserleri gölgeleyecek yapılara izin verilmemeli" dedi.
 
YENİ PROJEDE 'SÜRMENE MİMARİSİNİ' KULLANACAK
 
DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, tarihi yarımadayı da kapsayan İstanbul'un belli bölgelerinde 'yüksek bina' dikilmesini doğru bulmayanlardan.
 
YILMAZ "Tarihi doku konusunda hassasiyet gösterilmeli. Eminönü, Beşiktaş gibi bölgelerde yapılanma yatay olmalı. Ancak 6.5 milyon konutun dönüştürülmesinin planlandığı bir şehirde, yukarı çıkmadan kentsel dönüşüm de yapılamaz. Bu yüzden gökdelenler için bölgesellik önem kazanıyor" diyor. DAP Yapı'nın son projesi Vazo Kule'nin Hitit esintileri taşıdığını hatırlatan Ziya Yılmaz, yerel mimari konusunda ise "Çağdaş mimariyi yerel öğelerle birleştirmek gerekiyor. Ben Sürmeneliyim. Biz de Osmanlı ve Sürmene mimarisinden yola çıkarak proje hayata geçirmeyi planlıyoruz" dedi.
 
HEDEFİMİZ EN YÜKSEĞİNİ DEĞİL EN KALİTELİSİNİ YAPMAK
 
AĞAOĞLU Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu 'yükseklik yarışının' aslında bütün dünyada süregeldiğini söyledi. Grup olarak hiçbir zaman 'en yüksek binayı biz yapalım' mantığında olmadıklarını ifade eden Ağaoğlu, "Biz en güzeli, kalitelisi için yola çıkıyoruz' dedi. Ağaoğlu, yerel mimari konusunda ise "İnşa ettiğimiz İstanbul Finans Merkezi projesi Selçuklu ve Osmanlı mimarisiyle yapılıyor" diye konuştu.
 
ŞEHİR PLANLAMACILARINDAN DESTEK
 
ŞEHİR Planlamacıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman: "Müteahhitlerin "gökdelenler belirli yerlerde kümelensin" önerisine katılıyorum. Kent içerisinde yüksek katlı yapı olmaz diye bir kriter yok. Kent içinde belirli bölgelerde yüksek yapılara izin verilmesi o bölgelerdeki alt yapının, ulaşımın önceden belirlenmesiyle İstanbul'un slüetinin ve alt yapısının bozulmasının önüne geçilebilir. Bu bölgeler belirlenirken olumsuz etkilerden olabildiğince uzak kapsamlı bir çalışma yapılmalı."

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI