Dünya Gazetesi köşe yazarı Kerim Ülker, 3 ekimde yayınlanan “Türk şirketlerden yurtdışında altına hücum yarışı” başlıklı yazısında Koç Grubu’ndan Kalyon Holding’e Türk şirketlerinin yeni gözdesinin altın madenciliği olduğuna dikkat çekti.
Ülker’in köşe yazısı şöyle:
“Orta Asya, Afrika ve Avrupa’da altın arayan Türk devlerine Türkerler Grubu da eklendi. Türkerler, 2 milyar TL’ye Bulgaristan’dan altın madeni satın alarak, ülkeye bu alanda giren ilk Türk şirketi oldu. Madende, 100 milyon dolardan fazla değerde altın üretilmesi bekleniyor.
Türk şirketlerinin son dönemde en fazla ilgi gösterdiği alanlardan biri madencilik sektörü. Geçtiğimiz hafta Doğan Holding’in adım attığı madencilikte ise gözde alan altın ve değerli madenler. Bu konuda da Türkiye’de elde edilen birikim ve deneyimi, yurtdışına açan Türk şirketleri, Orta Asya’dan Afrika’ya, Avrupa’dan Ortadoğu’ya kadar çeşitli coğrafyalarda altın madeni arıyor.
Deyim yerindeyse, 19’uncu yüzyılda ABD’de yaşanan “Altına Hücum” deyimini Türk şirketleri, yeni yatırımlarla gerçekleştiriyor. Koç Grubu’ndan MNG Holding’e kadar Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin ilgi gösterdiği altın madenciliğinin son oyuncusu ise inşaat projeleriyle tanıdığımız Türkerler Grubu.
Ankara merkezli Türkerler, Bulgaristan’da altın madenciliğine giren ilk büyük Türk şirketi oldu. Türkerler, Bulgaristan’daki Velocity Minerals’ın en önemli varlığı olan Rozino’daki altın projesini ve çeşitli diğer madencilik varlıklarını toplam 59 milyon dolar nakit karşılığında Türklerler tarafından satın alındı. Türklerler, günümüz kuruyla 2 milyar TL’yi aşan 59 milyon dolarlık ödemeyi iki taksitte yapacak. Bunun 15 milyon doları, satın alma işleminin kapanışında, geri kalan 44 milyon doları da 18 ay içerisinde ödenecek.
Belirtilen şirketin maden yatağı, ton başına 1,22 gram altınla 11,8 milyon tonluk olası bir mineral rezervine sahip. Madende, 7 yıllık bir maden ömrü boyunca 465 bin ons altın üretilmesi bekleniyor. 2021 yılında hazırlanan raporda bunun değerinin ise 123 milyon doların üzerinde olması bekleniyor. Velocity CEO’su Keith Henderson, “Rozino projesine yapılan bu yatırım, özellikle Ivaylovgrad bölgesi sakinleri için memnuniyet verici bir haber olacak, çünkü kaynak sektörüne yapılan yatırımlar genellikle yerel sakinler ve yerel işletmeler için geniş kapsamlı ekonomik faydalar sağlama eğiliminde” dedi.
Peki, dünyanın çeşitli coğrafyalarında altın madeni arayan Türkler kim. Gelin, o şirketleri ve aldıkları projelere bakalım.
İstanbul Havalimanı’nı yapan firmalardan MNG, son birkaç yıldır Afrika’da altına yönelen Türk şirketlerinden biri. Holdingin çatısı altındaki Avesoro Resources, Afrika kıtasında faaliyet gösteriyor. 2013 yılından bu yana faaliyet gösteren şirket, Liberya’da iki, Burkona Faso’da da bir madene sahip. Şirket, 2017 yılının ilk yarısında 120 bin ons altın üretti.
Şu anda üretimin 320 bin onsun üzerinde olduğu tahmin ediliyor. MNG son olarak 2016’da sahibi olduğu MNG Orko adlı firma aracılığıyla Kanada merkezli Aureus Mining şirketinin yüzde 55’ini 30 milyon dolara satın almıştı. Bunun karşılığı MNG, şu ana kadar 4 satın alma dahil, 400 milyon dolarlık bir harcama yaptı.”
Sudan hükümeti Türk şirkete ruhsat verdi
“Afrika’da maden arayışındaki rotalarından biri de Sudan. 2018’de Türk Denizli şirketi, Sudan’ın Kızıldeniz eyaletinde altın aramak için adım attı. Sudan Maden Bakanlığı’nın duyurduğu açıklamada, Denizli Şirketi’nin, altın araştırma ve çıkarma konusunda Sudanlı “Business Haidar Mining” şirketi ile ortaklık anlaşması imzaladığı kaydedildi. Ardından Sudan’ın Ankara Büyükelçisi Majok Guandong, “Madenlerimizle de ilgilenen Türk şirketleri var. Bir Türk şirketi 5 bölgede altın arama ve çıkarma ruhsatı aldı. Yakın zamanda çalışmalara da başlayacaklar” açıklamasında bulundu.”
Cengiz ve Kalyon’un Azerbaycan’da 3 ruhsatı var
“3’üncü havalimanı projesinde yer alan ve ana işi inşaat olan Cengiz Holding, son birkaç yıldır özelleştirmeden aldığı madencilik projeleriyle dikkat çekiyor. Yılda 100 bin metreden fazla sondaj çalışması yapan Cengiz Holding, bakır, alüminyum, antimuan ve fosfat kayası alanlarında yatırımlarıyla biliniyor. 2004 yılında özelleştirme kapsamına alınan Eti Bakır Küre Tesisleri ve Eti Bakır Samsun Tesisleri ile bu alana adım atan, ardından 2005’te yine özelleştirme kapsamındaki Eti Alüminyum’u bünyesine katan Cengiz Holding, 2006’da da Murgul Bakır Tesisleri’ni devraldı.
2007 yılında Halıköy Antimuan Tesisleri’ni, 2013’te de Eti Bakır Mazıdağı Tesisleri’ni alan Cengiz Holding, Eti Alüminyum ile Türkiye’nin yıllık ihtiyacının yüzde 10’u olan 82 bin tonluk bir üretim gerçekleştiriyor. Cengiz Holding, ayrıca geçtiğimiz yıllarda Sırbistan’ın en büyük madencilik şirketi RTB Bor’un ihalesiyle ilgilenmişti. İhaleye çıkan şirketin yıllık üretimi 700 kilogram altın, 5 bin ton gümüş, 43 bin ton bakırdı. Sırp firmayı Çinlilere kaptıran Cengiz Holding, Avrupa’daki arayışını olumlu tamamlayamadı ve yönünü Asya’ya çevirdi.
Azerbaycan’ın 44 günlük Karabağ’ı Ermeni güçlerinden aldığı dönemin hemen ardından Cengiz Holding, Bakü ile ilk resmi projelere imza atan şirketlerin arasında yer almıştı. 17 Mart 2021’de Azerbaycan’da bakır ve altın üretmek için görüşmelere başlayan Cengiz, aynı yılın mayıs ayında Azergold yönetimi ile görüşmüştü. Gashgaçay, Elbeidash ve Ağduzdağ maden yataklarının etüdü, araştırılması, geliştirilmesi ve işletilmesi ile ilgili bazı sorunların çözümüne ilişkin bir kararnameyi imzalamasının ardından Cengiz Holding, ilk adımı attı.
Cengiz Holding, Gashgaçay’ı iştiraki ait Eti Maden kanalıyla, diğer iki altın madeni olan Elbeidash ve Ağduzdağ yataklarını ise Kalyon Grubu’yla ortak olduğu Artvin Madencilik A.Ş adlı şirketle birlikte işletecek. İşletme süresi ise her iki projede de 30 yıl. Öte yandan Cengiz Holding’in Özbekistan’da da altın madeni için davet aldığını hatırlatalım.”
Taşyapı ve MTA, Özbekistan’da altın arıyor
“Altına yönelen şirketlerden biri de Taşyapı İnşaat. Trump Towers, Mashattan, Almondhill projeleriyle öne çıkan, Türkmenistan’dan Libya’ya birçok ülkede inşaat projesi yürüten Taşyapı’nın patronu Emrullah Turanlı, geçtiğimiz yıllarda Özbekistan’a giderek Devlet Jeoloji Komitesi ile görüşmüştü. Görüşme sonunda Turanlı’nın şirketi Taşyapı, Özbekistan Devleti ile iki altın madeni ocağı kurulması için anlaşmayı imzalamıştı. Taşyapı’nın imzaladığı anlaşmayla şirket, Semerkant eyaletinde bulunan Gallabulak ve Kuştepe madenlerinde altın üretmeyi hedeflenmişti.
Özbekistan ile ilgilenen bir başka kuruluş ise Maden Tetkik ve Arama (MTA). Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Mithat Cansız başkanlığındaki heyet, temaslarda bulunmak üzere gittiği Özbekistan’da Jeoloji ve Mineral Kaynaklar Devlet Komitesi Başkanı Babur İslamov ile toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, iki kurum arasında Özbekistan’ın Nevai ve Cizzah vilayetlerindeki Saritau, Hurob ve Aydım-Jetimtau sahalarında altın ve volfram yataklarının tespitine ilişkin jeolojik çalışmalar ve pilot ölçekli üretim gerçekleştirme anlaşması” imzalandı.”
Kazakistan için geçen yıl anlaşma imzalandı
“Orta Asya’nın en zengin ülkesi Kazakistan’da da altın arama faaliyetlerine Türk şirketler katılıyor. Geçtiğimiz yıl bununla ilgili önemli bir anlaşma imzalandı. Kazakistan ulusal madencilik şirketi Tau-Ken Samruk ile Türk şirketi D Mineral ile ortak bir altın arama projesi başlatılıyor.
Kazakistan Sanayi ve Altyapı Geliştirme Bakan Yardımcısı Iran Sharkhan, Tau-Ken Samruk Başkanı Bakyt Chirchikbayev ve D Mineral Başkan Yardımcısı İlkhan Poyraz ile yapılan görüşe sonrasında anlaşma imzalandı. Türk ve Kazak şirketler, jeolojik keşif açısından gelecek vaat eden alanları belirledikten sonra ortak girişim oluşturmayı planlıyor. Ortak girişim, altın arama faaliyetlerine odaklanacak. Türk tarafı çalışmala rı finanse edecek. Kazak Varlık Fonu’nun bir yan kuruluşu olan Tau-Ken Samruk, katı minerallerin keşfi, geliştirilmesi, üretimi, işlenmesi ve pazarlanması konusunda projeler yürütüyor Ankara merkezli D Mineral ise madencilik sektöründe 30 yılı aşkın deneyime sahip.”
Koç, dışarıda altına Ada’da başladı
“Koç Holding’in şirketlerinden Demir Export. 2006’da Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nden ihale yoluyla Bakırtepe Altın sahasını alarak sektöre girdi. Demir Export, 2007 yılında çalışmalara başladı, 2016’da da ilk altın dökümünü gerçekleştirdi. İşletmede toplam 93 bin ons altın üretimi gerçekleştiren şirketin, 150 bin ons yani 4 bin 800 kilo altın üretmesi planlanıyor. Bir yandan da rotasını yurtdışına çeviren Demir Export, 2022’de İrlanda’da Conroy adlı bir firmayla görüşmelerde bulunmuş, ön mutabakat anlaşmasını imzalamıştı.
O anlaşma geçen yıl tamamlandı Koç Holding, ortağıyla İrlanda Cumhuriyeti ve Kuzey İrlanda’da maden aramaya başladı. Anlaşma ile Demir Export, şirkete ait ruhsat ve madenlerin yüzde 57.5’ini kademeli olarak satın aldı. Demir Export’un ortak olduğu maden sayısı 11, bunun 9 tanesi İrlanda Cumhuriyeti’nde, ikisi de Kuzey İrlanda’da bulunuyor. İlk aşamada devreye alınacak olan Clontibret ruhsatında 517 bin ons kaynak bulunuyor.
2005 yılında kurulan Conroy Gold & Natural Rexources’un hisseleri İrlanda Borsası’nda işlem görüyor. Alaska’da Pogo altın yatağını keşfeden Stoneboy konsorsiyumunda yer alan Conroy, Finlandiya’da altın, elmas ve diğer madenlerde büyük fırsatlar gördüğü için de Conroy Diamonds and Gold plc’yi firmasını kurdu. Ardından elmas işinden çıkan Conroy, İrlanda’da altın madenciliğine yoğunlaştı. Şirket adını da daha sonra Conroy Gold and Natural Resources plc olarak değiştirdi.”